2.BÖLÜM

130 12 19
                                    

...

"Eviniz burası mı?Çok güzelmiş.""Teşekkür ederim.Kim bilir belki bir gün ziyarete gelirsin."İkimizde gülümsemiştik.Tam kaskımı takıyordum ki...

PAMELA'DAN

"Onlarla sinemaya gitmeyeceksin,değil mi?""Gideceğim,neden sordun?"Tam o sırada evin kapısı açıldı ve annem"ÇABUK BURAYA GEL PAMELA!SANA OKULA GİTMEDEN EVİ SÜPÜRMENİ SÖYLEMİŞTİM!"Annemin bağırışından sonra 5-6 metre ötemizdeki ağaçtan kuşlar havaya uçtu.Yüzümün kızardığını hissetim.Harleen bana baktı ve "Ben artık gitsem iyi olacak""Ama-""Biraz daha beklersen annen kızacak,zaten yeterince sinirli gözüküyor."Kaskını taktı ve motoruna binip gitti.

HARLEEN'DEN

Kaskımı taktım ve motoruma binip eve doğru sürmeye başladım .Pamela'nın bana söyleyeceği şeyi merak ediyordum ama sonuçta söyleseydi annesi kızacaktı.Annesinin onu azarladığını kendimi ona yakın hissettim.Çünkü benim annem de beni sık sık azarlardı.-gereksiz yere-

...

Eve gelmeden –yaklaşık birkaç ev önce- motoru olabildiğince yavaşlattım ve evin ön bahçesine geldiğimde durdurup park ettim.Annemin ve ya 29 yaşında olmasına rağmen küçük kardeşimmiş gibi davranan –ben 16 yaşındayım- abimin geldiğimi duymasını istemedim.Çünkü eğer duyarlarsa saçma sapan konularda azarlayacaklarını(annem) ya da borç para isteyeceklerini (abim) biliyordum.Kapının önündeki beş basamaklık merdiveni tam tırmanmıştım ki bahçeden bir havlama –inleme- sesi duydum."Felix?!"Felix bahçe hortumunun yanında sağ ön bacağındaki tüyler kandan kırmızıya boyanmış şekilde yatıyordu.Sanırım annem ya da abim odamı karıştırmak için girdiğinde Felix onunla oyun oynamak için üstüne atlamış ve odama giren kişi de eline gelen ilk şeyi Felix'in bacağına atmıştı.İçinden söverken bir yandan da kaskımı geri takıp Felix'i kucağıma almaya çalışıyordum.Evet çalışıyordum çünkü hem 35 kilogramlık bir köpekti hem de bacağı yaralıydı.Dikkatli bir şekilde kucağıma aldım ve motora bindim.Bu şekilde motor sürmek biraz –bayağı- zor olacaktı ama Felix'i bir şekilde veteriner kliniğine götürmek zorundaydım.

...

Kliniğe geldiğimizde hızla motordan inip –kaskımı bile çıkarmadan- danışmanın yanına gittim.Durumu anlattım ve beni "5 no'lu muayene odası"na yönlendirdi.Odayı bulup içeri girdim.

...

Yaklaşık 25-30 dakika sonra veteriner Felix'i muayene etmiş ve bacağına bandaj sarmıştı.Motoruma bindik ve eve geldik.Hemen motorumdan indim ve eve girdim."Şu ite verdiğin değeri bir de bize versen Harleen!"Kafamı sese doğru çevirdim ve annemi gördüm.Felix'e it demesi zoruma gitmişti ama hep öyle derdi zaten."Size kahvaltı hazırladım ama.""BU YAPMAN GEREKEN BİR ŞEYDİ ZATEN!""Neden beni sevmiyorsun?"Sesim bitkin bir şekilde çıkıyordu.Cevap vermedi.Sinirimi içime atıp –her zamanki gibi- hiçbir şey demeden odama çıktım.

...

Ödevlerim çoktan bitmişti.Psikoloji kitabı okuyordum.Saate baktım.7.13.Hazırlanmaya başlasam iyi olacak.Buluşmalara geç giden insanlardan nefret ediyorum ve onlardan biri olmak istemem.(yazarnotu:ben de nefret ederim buluşmalara geç gelen insanlardan)Üzerime siyah bir kot pantolon ve siyah-kırmızı bir gömlek giydim.Ayağıma tek ayakkabım olan siyah converse imi giydim.Felix'i odamın balkonuna kilitledim.Aynı olayı 2. Kez yaşamak istemiyordum.cüzdanıma biraz para koydum ve son bir kez aynaya bakıp aşağı indim.Tam kapıdan çıkacakken PS 4 oynayan abim"Harleen 20 dolar borç verir mi- ow bizim Harls dışarı mı çıkacakmış.ANNE HARL-"Hemen azını elimle kapattım ve"Bak ne diyeceğim,sana 50 dolar vereyim karşılığında anneme dışarı çıktığımı söyleme.""Anlaştık."Cüzdanımdan 50 dolar çıkarıp verdim ve sessizce kapıdan dışarı çıktım.

PAMELA'DAN

Annemin isteği ile evi süpürüp ödevlerimi yaptıktan sonra Harleen'in yazıştığı kâğıt aklıma geldi.Kağıda baktım.Robinson Parkı saat 8.00."Saat kaç?!""7.30 tamam hemen hazırlanıp çıkmalıyım."Tam evden çıkıyordum ki annem"PAMELA NEREYE?!""Ödevlerimi bitirdim anne,biraz dışarı çıkabilir miyim?" Olmaz!""Neden?""Dışarda aylak aylak geziyorsun git ders çalış!""Ama an-""Aması maması yok"Harleen'i seviyordum –her ne kadar tanımasam da- ama annemin bana kızmasına da katlanamıyordum.-Mecburen- odama gittim ve Mike'ın Harleen'e bir şey yapmamasını ummaya başladım.Eğer bir yolunu bulursam mutlaka Robinson Parkı'na gideceğim.

HARLEEN'DEN

Robinson Parkı'na geldiğimde saat 7.49'du."11 dakika erken geldiğime göre telefondan biraz müzik dinlemenin kimseye zararı olmaz."Yanımdaki ağaca yaslandım,cebimden telefonumu çıkardım ve müzik dinlemeye başladım.

I need a gangsta
To love me better
Than all the others do
To always forgive me
Ride or die with me
That's just what gangsters do

I'm fucked up, I'm black and blue
I'm built for it, all the abuse
I got secrets, that nobody, nobody knows
I'm good on, that pussy shit
I don't want, what I can get
I want someone, with secrets
That nobody, nobody, nobody knows

I need a gangsta
To love me better
Than all the others do
To always forgive me
Ride or die with me
That's just what gangsters do

My freakness is on the loose
And running, all over you
Please take me to places, that nobody, nobody knows
You got me hooked up on the feeling
You got me hanging from the ceiling
Got me up so high I'm barely breathing
So don't let me, don't let me, don't let me, don't let me go

I need a gangsta
To love me better
Than all the others do
To always forgive me
Ride or die with me
That's just what gangsters do

Şarkı bittiğinde etrafıma bakmaya başladım.Kimse yoktu.Kulaklığımı geri takıp şarkı dinlemeye devam ettim.

...

15-20 dakika boyunca şarkı dinleyip şarkı bitince etrafıma bakmaya devam ettim.Yağmur yağmaya başlamıştı.İnsanlar kafelere ya da evlerine sığınmaya başladılar.Ah şu insanlar...Yağmurda ıslanmaktan korkuyorlar...Yağmurda müzik dinleyerek sokakta dolaşmak kadar güzel bir şey yoktur.Saate baktım,8.19.Tam kulaklığımı geri takıyordum ki Mike ve yanında birkaç kişi bu tarafa gelmeye başladı.Onlara doğru hafiften kaşlarımı çatarak el salladım.Dediğim gibi,buluşmalara geç kalan insanlardan nefret ederim.Umarım geçerli bir bahanesi vardır.El salladığımı gören Mike,aynı şekilde –ama gülümseyerek- karşılık verdi.Yanıma doğru gelirken bana pek de dost canlısı gibi bakmadığını fark ettim."Mike?"Burnuma attığı yumrukla kendimi yerde buldum.Gözümü açtığımda burnumdan yere kan damladığını fark ettim."Bunu neden yaptın?"Hesap sormak için değil merakımdan sormuştum.Çabuk sinirlenmem."Neden yaptığımı mı merak ediyorsun Harls,bu sana bir hoş geldin süprizi!" Ağaçtan destek alarak kalktım."Süprizleri sevmem.""Bunu seveceksin ama."der demez karnıma bir tekme geçirdi.Karnımı tutarak yavaşça –ve istemsizce- diz üstü yere çöktüm.Beni kolumdan tutup bir hışımla kaldırdı ve "Bundan ailene bahsetmeyeceksin,tamam mı ufaklık?"Yüzünü yüzüme iyice yaklaştırıp "Annem polis,babamsa okulun müdürü.Yani,bana bulaşmak istemezsin,değil mi ufaklık?Son cümleyi aşırı sinir bozucu bir şekilde söylemişti.Cebinden bir karambit çıkardı.Boynuma bir çizik attı.Tam o sırada şimşek çaktı ve yağmur şiddetlendi."Daha devam ederdim ama yağmuru sevmem,yani şanslısın."Beni bir hışımla yere fırlattı.Gözüm kararmadan önce"Yarın görüşürüz ufaklık."dedi ve sinir bozucu bir kahkaha attı.Sonrası karanlık.

PAMELA'DAN

"Bir bardak su getir Pamela!""Tamam anne."Annemin kendi işlerini bana yaptırmasından nefret ediyordum.Ama bu seferki işime yarayacaktı.Suya biraz uyku ilacı koydum ve anneme götürdüm.Yarım saat sonra uykuya daldı.Hemen üstüme bir şeyler alıp saate baktım.8.19.Belki çoktan gitmişlerdi.Ama olsun gene de bakmakta fayda var.Evden çıktım ve Robinson Parkı'na doğru yol almaya başladım.

...

Geldiğimde Harleen'i parktaki meşe ağacının altındaydı.Yanına doğru koştum."Harleen,Harleen iyi misin?!""Ah,tabi ki de iyi değilsin ne saçmalıyorum ben!"Kollarından tutup nazikçe sarsmaya başadım."Ha?"Sesini duyunca ona tüm gücümle sarıldım."Ahh!""Şey pardon doğru ya yaralısın,özür dilerim.""Sorun değil."Kalkmasına yardımcı oldum ve onu evine kadar götürdüm.

Harley Quinn ve Poison IvyМесто, где живут истории. Откройте их для себя