[14ఌ︎

4K 209 81
                                    

Sanki uçurumun kenarındayım, ama aşağısı nasıl da güzel.

ఌ︎

"Adamları hazırla."

"Ne?"

Tae'nin bir anda vermiş olduğu emirle birlikte genç dalgın ve bir o kadarda hüzünlü bakışlarını ona yöneltti.

"Adamları hazır et dedim. Yoongi'yi o pislikten alacağım."

Bu söylediğiyle Jungkook ikiletmeden baş sallayıp apar topar odadan çıkmıştı.

ఌ︎

"Neden bu kadar streslisin?"

Jimin sırf jungkook'u görebilmek için yeni taşınmış olduğu evden çıkıp buraya kadar gelmişti fakat onu telaş içerisinde etrafda koşuşturmacanın arasında görünce endişelenmeden edemedi.

"Burada ne işin var?"

"Seni görmek için geldi-"

"Şu an yoğunum. Beni burada bekle."

Duygu barındırmayan sese karşı bir an ürperdi. İlk defa kendisine karşı bu kadar ciddi davrandığını görüyordu. Daha fazla boş çene yapmamak adına başıyla jungkook'u onaylayarak koltuklardan birine geçip oturdu. Jungkook'da duvarda dizilen korumaların yanına giderek son derece ciddi bir üslup ile konuşmuştu.

"Yanınıza yüklü miktarda silah alın. Baskına gideceğiz."

"Tamam efendim."

Adamlar jungkook'un dediğiyle vakit kaybetmeden yanından ayrılırken, onu izlemekte olan çocuk hayranlıkla bu tavır ve hareketlerini dikkatle seyrediyordu.

"Gidelim."

Merdivenlerden emin adımlarla inen tae, sıkmış olduğu kravatını gevşeterek yüzündeki ciddiyetle jungkook'a baktığı sıra genç çocuk baş sallayıp sessizce onunla bahçeye çıkmıştı.

ఌ︎

"Geldik efendim."

Şöför iki katlı lüks bir evin yakınındaki ağaçlık bir alanda arabayı park ederken, Jungkook elini  tae'nin omzuna atıp güç verircesine sıkarak gülümsedi.

"Moralini bozma. Onu bu pislik yerden kurtaracağız."

Tae tek dostunun dedikleriyle minnetar bakışlarla gülümsedi. Bu güne kadar sorgu sualsiz, her daima yanında destekçisi olan birisinin olması onu bir nebzede olsa mutlu ediyordu.

Kapısını açan adamıyla vakit kaybetmeden arabadan indi. Şimdi  aynı cehenneol'un kendi bahçesine kadar girip, ahkam kestiği gibi korumaları eşliğinde onun bahçesinde dikiliyordu.

Bu sefer tehditlerine korkaklık etmeyecekti. Kaybedeceği bir şey de yoktu. Ya yoongi'yi alacak, ya da canını riske atacaktı.

Soğuk esen rüzgar ruhsuz çehresine çarpanken, yerce kurumuş dudaklarını bir dil darbesiyle ıslatıp arkasında yüzlerce ondan emir beklemekte olan korumalarına yüzünü dönerek duygusuz ses tonu eşliğinde konuştu.

"Kapıyı kırın."

dediğiyle adamlar kapıyı saniyesin de kurşun yağmuruna tutmuştu. Kapı daha fazla dayanamayarak yemiş olduğu hasarlar yüzünden yere düştü.

"Evi kontrol edin."

hazır ve tetikde bekleyen adamlar işittikleri emirin ardından teker teker eve girmeye başladı.

O sırada ise jungkook ve taehyung olayları kontrolleri altında izliyordu. Planları şu an içerisinde sorunsuz bir şekilde işlemekteydi.

Genç adam önündeki ev de yoongi'nin olma gerçeğiyle yanıp tutuşuyordu. Günlerce üzerindeki sıkıntı yüzünden ne yatabiliyordu nede ağzından bir lokma geçebiliyordu.

𝐿𝐸𝐾𝐸 ఌ︎ 𝑇𝐴𝐸𝐺𝐼̇ Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin