~16~Kaybolan Kolye

1.6K 89 0
                                    

Keyifli okumalar..

Yavaşça gözlerimi açtım. Burası tanımadığım bir oda. Oda karanlık ve sadece yanımdaki küçük işık odayı aydınlatıyordu. Yatakda oturur pozisyona geçtim. Bir anda gözlerim karardı ve o geçmişim film şeriti gibi gözümün önünden geçti. Bir anda ağlamaya başladım. Ben bunları yaşadığıma hala inanamıyorum. Bundan sonra ne yapacağım? Ayaklarımı kendime çektim kafamı dizlerime yasladım ve ağlamaya devam etdim. Ben ağlarken kapının açıldığını bile duymamışım. Bir anda Jungkook endişe dolu gözlerle yanıma koştu
Jungkook-"Mia iyimisin?" diye sordu. Kafamı kaldırmadan başımı olumsuz anlamda salladım.
Jungkook-"Biri sana birşeymi yaptı? Neden ağlıyorsun?" diye sorular yöneltince cevap veremedim. Ne yapacağımı hiç bilmiyorum.
Jungkook konuşmadığımı görünce birşey yapamadı. Bana dikkatle bakıp birşeyler düşünmeğe başladı. (Yazardan: arkadaşlar yüzü Jungkooka dönük olduğundan yaptığı haraketleri bacaklarının arasındaki ufak yerden görüyor)
Anladığım üzere zihnimi okumaya çalışıyor. Ama bilmediği birşey var. Ben melez olduğum için onun zihnimi okumasını engelleyebilirim.
Daha doğrusu kara melez. Neyse.
Jungkook bir anda kafasını tutunca yapamadığını anladım.
Jungkook-"Mia gerçekten beni endişelendiriyorsun neden ağlıyorsun?"
Benim ağlamam her geçen dakikada sanki daha mümkünmüş şiddetleniyordu. Bir anda omzumda ağırlık hissetdim. Bana sarılmıştı. Ben daha ne kadar ağladığımı bilmiyorum. Ama yarım saat falan ola bilir. Ağlamam artık durduğunda olduğum pozisyonda durdum. Beni bu halde görmesini istemiyorum. Ağlayan birisi olmadığım için bu yaptığıma kendim bile az-çok şaşırıyorum. Onunda şaşırdığına eminim.
Jungkook-"Şimdi daha iyimisin?" diye sorunca kafamı kaldırmadan başımı olumlu anlamda salladım.
Jungkook-"Peki neden ağlıyordun?"
Ben kafamı kaldırdım ve yüzüne baktım. Zaten oda karanlıktı benim yüzümü rahatlıkla rahatca göre bileceğini hiç sanmıyorum.
Jungkook-"Özel birşeymi? Aile meselesi falan?"
Ben-"Evet"
Jungkook-"Anladım. Peki anlatmak istermisin?"
Ben gözlerine dikkatle bakıp düşünüyordum. Acaba anlatsammı? Bence anlatıp kendimi rahatlatmalıyım. Tabiki olayı tam anlatmayacağım. Üstü kapalı anlatacağım.
Ben kafamı olumlu anlamda salladığımda gülümsedi.
Ayaklarımı tekrardan kendime çektim ve bu sefer çenemi dizlerime koydum. Gözlerimi yere sabitledim ve anlatmaya başladım.
Ben-"E şey aslında evet aile meselesi ama benim için bunu kabullenmek ve ya anlatma çok zor. Bu olayı dün öğrendim ve bir anda kendimi kötü hissetdim ve bayılmışım." Ben ona baktığımda gözlerime "devam et" gibi baktığını gördüğümde devam etdim.
Ben-" 18 yıllık ailemi tanıdığımı sanırdım ama yanılmışım. Onlar benim gerçek ailem değillermiş. Gerçek ailem bana bunu söylediğinde buna inanmadım ama kanıtlar gösterdiklerinde çok şaşırdım ve kabullenmek istemedim"
Gözlerimi yüzüne çevirdiğimde bana çok derin baktığını gördüm. Gözlerimi tekrardan yere sabitledim.
Ben-"En kötüsüde ne biliyormusun?"
diye sorduğumda cevap çok beklemeden geldi
Jungkook-"Ne?"
Alayla gülümsedim o an gözümden bir damla yere düştü.
Ben-"18 yıldır tanıdığım ailem benim gerçek ailemin ve en önemliside benim düşmanımmış"
Ona baktığımda şaşkın bir şekilde bana bakıyordu. Gülümsedim ve tekrardan gözlerim yere kaydı.
Ben-"Ama o an onlara karşı bunun doğru olduğunu asla düşünemedim. Bana karşı o kadar iyi o kadar tatlı kişilerdiki buna inanmak mümkün değildi. "
Devam etdim.
Ben-"Bana bunu bir kaçyıl önce söyleseydiler bu olaya kıçımla gülerdim"
Ona tekrar baktığımda onunda benim gibi yere baktığını gördüm bakışları hemen gözlerimi buldu. Gözlerimi kaçırdım ve devam etdim.
Ben-"Peki sence Jungkook ne yapayım?"
Jungkooka baktığımda gözleri gözlerimdeydi.
Jungkook-"Zor şeyler yaşamışsın ama bana sorarsan en doğru kararı senin vereceğine eminim" dedi ve o sıcak gülümsemesini bana sundu.

O an unutduğum çok önemli birşey aklıma geldi. Jisa nerde? Hemen kafamı kaldırdım ve elimi kolyeme götürdüm. Dur dur dur olamaz kolyem yok. Kolyem nerede? Kim almış ola bilir? Kafamı Jungkooka çevirerek telaşla yüzüne baktım.
Ben-"Jungkook kolyem nerede?"
Jungkook-"Ne kolyesi?" diye sorunca cavap verdim.
Ben-"Benim boynumda özel bir kolye vardı ama şimdi yok"
Jungkook kafasını boynuma yaklaştırdı daha sonra bana kafasını olumluz anlamda salladı.
Jungkook-"Ben seni getirdiğimde boynunda kolye falan yoktu olsaydı görürdüm." Ne? O zaman kolyem nerede ola bilirki? Bir anda kapıdan içeri ablam girdi. Ben şaşkınca ona bakarken o parmağını gülümseyerek burnuma sürdü ve
Ri Jin-"Bunu mu arıyorsun yaramaz kardeşim?" diye sordu ve sağ elindeki kolyemi gözümün tam önünde salladı. O an rahat bir nefes verdim.
Ben-"Bunu nasıl aldın abla?" diye şaşkınca sordum o gözüyle odayı kontrol etdikden sonra Jungkooka baktı ve
Ri Jin-"Odana güçlü bir büyü yapmalısın genç adam. Ben rahatlıkla gele bildim eğer büyü yapmazsan odana sevmediğin kişiler gele bilir veya karanlık taraf öğrencileri falan" diye uyardı bana baktı ve
Ri Jin-"Seni kolidora getirdiğimde kolyeni gördüm kısa süreliğine aldım"
Ben-"Neden?"
Ri Jin-"Çünki kolyene..." diye cevap vereceği sırada yüzüme dikkatle baktı ve
Ri Jin-"Bir dakika sen ağladınmı?" diye sordu. Nasıl gördüğüne her ne kadar anlamasamda bakışlarımı kaçırdım.
Ri Jin şaşkınca gözüme baktı ve şok içinde elini ağzına koydu.
Ri Jin-"Sen ağlamışsın" diye inanamaz gözlerle bana bakınca göz devirdim.
Ben-"Ne yani ben ağlayamazmıyım?"
Jungkooka baktığımda bir ona bir bana bakıyordu.
Ri Jin-"Sen ilk defa ağlıyorsun" dedi. A doğruya birde bu vardı. Ama şimdiye kadar bu kadar zor bir şey yaşamak bir kenara böyle şeyler ve ya bunun gibi şeyler aklımın ucundan bile geçmemişti. Hem küçüklüğümden şimdiye kadar hep şımarık birisi olduğumdan ağlamamıştım, hemde çok mutlu çocukluğum olduğu için ağlamamıştım.
Ben-"Boş ver" dedim.
Jungkooka baktığımda ağzı şaşkınca açıktı ve parmağıyla beni göstererek Ri Jine baktı. İnanamamış gibi
Jungkook-"Gerçekten hiç ağlamadımı?" Diye sordu. Ri Jin kafasını olumsuzca salladı.
Hey bir dakika o bunları nereden biliyor?
Ben-"Hey sen bunu nereden biliyorsun?" Diye sordum. Ri Jin alayla güldü ve ellerini göğsünde birleştirerek bana baktı ve
Ri Jin-"Sana ait herşeyi bilirim ben küçüğüm" diye cevap verdi. Benmi? Tabiki şaşkınca ona bakıyordum.
Ben-"Nasıl biliyorsun?"
Ri Jin nefesini dışarı üflediğinde sıkıldığını anlamıştım. Bende sıkılmağa başlıyordum.
Ri Jin-"Bunları sonra konuşamazmıyız güzelim?" diye sordu. Ve gözlerime dikkatle baktı. Bir anda beynime ona ait bir ses geldi.
Qaliba özel birşey diyecekti. Onun için böyle konuşuyordu.
Ri Jin-"Bu konuları onun yanında neden konuşuyorsun?"
Ben-"Boşver zaten konunun yarısını biliyor"
Ri Jin-"Tamam"
Ben gözlerimi Ri Jinden çektim ve aklıma bir fikir geldi. Jungkooka baktım. Jungkookta zaten bana bakıyordu.
Ben-"E- şey saat kaç" diye sorduğumda Jungkook kafasını kolundaki saate çevirdi ve bana tekrardan baktı
Jungkook-"6 buçuk" diye cevap verdi.
Ben kafamı olumlu anlamda salladığımda Ri Jine baktım ve
Ben-"Senin herhangi bir işin varmı?" diye sordum. Kafasını olumsuz anlamda salladı ve elini göğsünden çözerek
Ri Jin-"Bugün bir işim yok boşum" dedi. Bende kafamı olumlu anlamda salladım ve ikisine de bakarak.
Ben-"Ben yarım saate hazırlanırım kafeye falan gidip sohbet edelim. Helenayada odamda haber veririm. Oda gelir. Olurmu?" dediğimde ilk Ri Jine baktım.
Ri Jin-"Benim için bir sorun yok" dedi. Hemen Jungkooka baktığımda oda gülümsedi ve kafasını olumlu salladı.
Jungkook-"Banada uygun" dedi. Sevinçle ellerimi bir birine vurdum. İlk önce Jungkookun sonrada Ri Jinin yanağından öptüm ve odadan koşarak çıktım.

Jungkook-tan

Mia bizi öptü ve koşarak çıktı.
Ri Jin gülümsedi ve arkasından oda koşarak çıktı. Ve onlar odamdan çıkınca elim bir anda Mianın öptüğü sol yanağıma dokundu. Bir dakika benim kalbim neden bu kadar hızlı atıyor? Sakinleşmeliydim. Elimi kalbime koydum ve eski haline gelmesine bekledim. Kısa sürede kalp atışlarım normal hızda atmaya başladığında ayağa kalkdım ve hazırlanmaya başladım.

Mia~dan

Bu konuda düşündüm ve bence en iyisi kim olduğumu Jungkooka söylemek. Sırrımı ona söylemek istiyorum neden bilmiyorum ama istiyorum. Aslında öğrenince benden korkup uzaklaşmak isteye bilir buna sayqı duyarım. Zaten kim beni ne yapsınki. Ama yanımda kalırsa ona güvenmek istiyorum. Bu yüzden kafeye gidip , kafede herşeyi Jungkooka anlatacağım.

~Kara Melez JJK~Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin