Bölüm 15

9K 750 494
                                    

Derin Göktaş

Profesör James'in anlattıklarını dikkatle dinlerken, önemli gördüğüm noktaları not alıyordum. Ara vermeden işlediğimiz ders yavaş yavaş beynimi uyuşturmaya başlarken dikkatimi korumaya çalıştım.

Hep birlikte gittiğimiz tatilin üstünden koca 2 hafta geçmişti ve biz yeniden derslerimize odaklanmıştık

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

Hep birlikte gittiğimiz tatilin üstünden koca 2 hafta geçmişti ve biz yeniden derslerimize odaklanmıştık.

Dersler hiç durmadan devam ederken şimdiden önümüzdeki finaller için çalışmaya başlamıştım.

Bir yandan da sömestr sonunda teslim edeceğimiz ödev için çalışmayı sürdürüyorduk. Ayaz ile bulduğumuz her boşlukta kütüphaneye kapanıyor ve elimizden geldiğince en iyi ödevi yapmaya çalışıyorduk.

Sonunda makinenin yazılı anlatımını bitirmiş ve çizim aşamasına geçmiştik. Çizimleri de bitirdiğimizde dosya halinde hazırlayıp James hocaya sunacaktık.

Sanırım işin kolay kısmı buydu, ikinci dönem sunduğumuz makineyi yaparken epey bir zorlanacaktık. Yine de bu dersi ve hocanın verdiği ödevi çok seviyorum.

"Bu günlük bu kadar arkadaşlar. Dağılmadan önce bir kez daha hatırlatmakta fayda görüyorum. Projelerinizi son final sınavına girdiğiniz güne kadar teslim etmeniz gerekiyor." James hocanın dedikleri ile sınıfta uğultular oluştu.

Kimileri projesini bitirip teslim etmiş, kimileri de bizim gibi hala çalışıyordu. Ayaz da ben de mükemmeliyetçi olduğumuz için hiçbir detayı atlamadan en iyisi için uğraşıyorduk.

Birkaç öğrenci hoca ile konuşmak için yanına giderken toparlanmaya başladım.

"Gamze ve Beste derste meleğim. Biz ne yapalım?" Toplanmamı bekleyen Eray'ın konuşması ile ona döndüm.

"Sanırım acıkmaya başladım bir şeyler yer miyiz?"

"Yemeye yeriz de sen kaç zamandır kahvaltılara inmiyorsun. Neden aç bırakıyorsun kendini?" Dediğinde gülümsedim.

Eray bazen gerçekten abim gibi oluyordu. Abim de tıpkı Eray gibi devamlı beni gözlemler, en ufacık detayları bile hemen fark ederdi.

"Bu aralar sabahları pek iştahım olmuyor."

"Bu iştahsızlığın Ayaz ile bir ilgisi olabilir mi?" Ses tonunu kısarak sorduğu soru ile kısa bir an Ayaz'a baktım.

Enes ve Kerem ile bir şeyler konuşuyor ve gülüyordu. Tatilden beri kafam daha da karmaşık bir hal almıştı.

Ayaz sanki bir şeyleri ima ediyor gibiydi ama sözlerini destekleyen herhangi bir tavrı olmuyordu.

Bazen ben adım atmak istesem de cesaret edemiyor yine köşeme çekiliyordum. Ondan net bir atak görsem belki bende adım atardım ama şimdilik cesaretim yoktu.

Sonsuza Dek SenWhere stories live. Discover now