0.5

244 13 2
                                    

Hikaye Notları: Magnus ve Alec ilişkilerinin adını koyarlar.

Magnus "Polisi Sikeyim" sözünü fazla ciddiye alır.

Magnus, Alec'e geçmişinden biraz bahseder.

Alec, Magnus'un eski sevgilisiyle tanışır.


Sıcak dudaklar, yanağına bastırdı. Omzunu bir el tuttu. Kulağına bir ses fısıldadı. "Tatlım, özel timle brifing yapmanın zamanı geldi."

Magnus yatağa tırmanmış ve yanına oturmuştu. Alec dönüp Magnus'u kollarının arasına aldı ve Magnus'u kendisine bastırarak geri çekildi. Magnus, "Görüyorsun," dedi. "Haklıydım. Şekerleme yapmak sana iyi geldi."

Alec, Magnus'un saçlarına bir öpücük kondurdu. "Beni iyi yapıyorsun."

"Keşke aşkım."

Alec, Magnus'u sırt üstü yatırdı ve kalçalarına oturdu. "Ne istersen Magnus."

Alec, Magnus'un dudaklarının sunduğu cazibeye teslim oldu. Alec diliyle dudaklarını dürttüğünde, Magnus onları hemen ayırdı. Magnus boğazının derinliklerinde hırıldama sesi çıkarıp Alec'i sırt üstü uzanması için onu çevirirken, uzun parmaklarını Alec'in saçından geçirdi. Magnus'un dudakları Alec'in boğazında ve göğsünde kayarken Alec'in uzun bacakları Magnus'un beline dolandı. Alec başını geriye atarak inledi. "Magnus," diyerek içini çekti. Parmaklarını Magnus'un sırtına gömdü, onu öpen dudakları ararken onu okşayan ellere doğru kendini bastırdı.

Alec, her ne kadar Magnus'un kendine bastırılmasından tamamen zevk alıyor olsa da yan tarafına bir acı saplanmasıyla yüzünü buruşturdu. Magnus bunu fark etti ve hemen geri çekildi.

"Hayır Magnus. Durma."

Magnus, Alec'in yüzünü ellerine aldı. "Üzgünüm sevgilim. Seni incitmeyeceğim."

"Ama-"

"Şşş. Seni istiyorum. Bence bunu sen de biliyorsun sevgilim."

Alec başını salladı, gerçekten acımayan yarasının Magnus'un tatlı işkencesini sürdürmesine engel olduğu için sinirlenmişti. Yeterince uzun süre beklemişti. Magnus'u istiyordu. Onun içinde. Çevresinde. Üzerine. Altında. Sadece Magnus'u istiyordu. Ve istediği şeye sahip olacaktı. Yaraları olsun ya da olmasın.

"Ortağın geri döndü ve federallerle brifing yapmak için hazırlanmanıza yardımcı olmanı istiyor. Terzi de bu gece prova için burada olacak."

"Prova mı?"

"Evet, Alexander. Artık benimlesin. Daha iyi bir gardıroba ihtiyacın var."

Magnus isteksizce Alec'in üstünden ve yataktan yuvarlandı. Dolabına gitti ve Ragnor'un aldığı açık mavi bir süveteri ve haki pantolonu çıkardı. Alec'in moda anlayışı... yoktu. Şimdiyse Alec iyi giyinecekti, kendisinin önemli olduğunu bilecekti. Onun olduğunu da.

Alec, Magnus'un göz alıcı "ev" giysilerini - safir broşlu zümrüt yeşili ipek gömleğine, siyah ve bol pantolonuna, siyah dumanlı göz makyajına ve ışıltılı farına işaret ederek, "Bu senin giyeceğin bir şeye benzemiyor," dedi. Alec bu adamın beklentilerini nasıl karşılayabilirdi? Bunların hiçbirini Magnus kadar iyi bir şekilde üzerinde taşıyamazdı ki.

"Ah, hayır canım. Bu benim için değil. Bunu sen giyiyorsun." Alec yataktan çıktı.

"Buraya geldiğimde buna sahip değildim ve Jace'in getirmediğini de biliyorum."

"Tabii ki yoktu. Sen almadın. Senin için ben aldım."

"Ve abartmayacağına söz vermiştin."

Mavi Melek | Mavi Çelik Serisi #1Where stories live. Discover now