15 - FİNAL

476 27 76
                                    

Koltukta battaniyeme sarılmış bir vaziyette yerimden kalkacak gücü kendimde bulmaya çalışıyordum.

Son zamanlarda hiç ilginç bir olay yaşanmamıştı ve canım aşırı derecede sıkılıyordu.

Tam ben esneyerek geri uyuma kararı almıştım ki polis sirenleri gelmeye başladı.

Yerimde doğrulup sonunda bu monotonluktan kurtulacak olmanın heyecanıyla battaniyemi kenara fırlatıp ayağa kalktım.

Çorabımı giyip balkondan dışarıya bakmaya gidiyordum ki kapı alacaklı gibi çalınmaya başladı.

Kaşlarımı çatıp giriş koridoruna ilerledim ve

"Kim o?!" Diye bağırdım. Kapının diğer tarafından,

"Polis!" Sesi gelince kilidi açıp kafamı kapıdan çıkardım.

"Sizi, darp, adam kaçırma, sokağa çıkma yasağına uymama, alıkoyma, çete üyesi olma, elde ruhsatsız silah bulundurma, doktoluk sertifikanız olmadığı halde ameliyat yapma, reçetesiz ilaç bulundurma ve bu ilacı izinsiz bir şekilde birinin üzerinde kullanma, toplum huzuru bozma, market soyma, sahte bal reklamı yapma, kamu malına zarar verme, tehdit, adam zehirleme, bisiklet çalma, kasten adam yaralama ve öldürme suçlarından tutukluyoruz." Dedi üniformalı polis.

Ben daha bir bok yapamadan kolumdna tuttular ve merdivenlerden sürükleyerek indirmeye başladılar.

Komşular korku ile endişe karışmı bakışlarla çığlıklar atarak çırpınışımı izliyorlardı.

Müstakvel eniştem Belediye Başkanı olduğu için en fazla bir hafta içinde serbest bırakılacak olduğumu bilsemde maksat zorluk çıkarmak ve ilgi çekmekti.

Sonunda binadan çıktığımızda Neo abi'nin polis arabasının yanında şerefsiz gibi gülerek beni izlediğini gördüm.

"SEN Mİ İHBAR ETTİN BENİ PUŞT?!" Diye capslocktan anlayacağınız üzere bağırdım.

"Evet ben ettim." Dediğinde tam yedi sülalesinden girmeye başlıyordum ki beni eliyle susturup,

"Neden ihbar etmiyeyim?" Diye sorup, kendi cevapladı;

"Buraya ilk geliğinde tabii ki ev arkadaşımın ne bok olduğunu öğrenmek için seni araştırdım. Uyuşturucu yapmaya çalıştığını öğrendiğimde ilk başlarda inkar ettim. Senin gibi küçücük bir kızın bunu yapabilecek kadar kötü olmasını beklemedim. Ama beni kafanıza tül çorap geçirip sesinizden bile olsa tanınmayacağınızı zannederek kaçırdığınız gün, senin ne kadar pislik bir insan olduğunu fark etmiştim. Kahvedeki amcalarla konuşurken sokağa çıkma yasağında da uymadığını söylediler böylece yaptığın her kötülüğü not almaya başladım. Eve getirdiğin poşetin içindeki bıçakları görmeyeceğimi mi sandın? Yada aniden uykumun gelmesini sen geldikten sonra buzdolabına eklenen uyku ilacına bağlayacağımı düşünemedin mi? Boktan televizyon kanallarında gezerken sizin boktan reklamınızı göreceğimi de düşünemedin değil mi? Spor salonuna gittiğimizde yaptıklarınızı duvarın kenarıdan izlemiş ve sen birden kıza silah çekince ayırmak zorunda kalmıştım. Orkestranın gizemli bir şekilde ortadan kayboluşuna ne demeli? Yada sen elinde silahla çatıya çıkan merdivenlere yöneldikten sonra, pencereden dışarıya bakarken gördüğüm bir bir can veren insanalara? Bu durumları polislere söyleyince biraz araştırmayla yaptığın diğer suçlarıda bulmaları zor olmadı. Seni neden bunca zaman ihbar etmediğimi soracak olursan, bilgisayar için para biriktiriyordum ve artık yeni bilgisayar alıcak param var yani görüşürüz pislik!"

Ona hayal kırıklığıyla bakıp polis arabasına bindirilirken kafamı sertçe kapıya çarptım.

Gözlerim kararırken ağzımdan şu kelimeler döküldü,

"Senin am*na koyim..."

*

Sa As!

Sonunda bu hikayeyi de bitiridim. 15. Bölümü yazarken eğlenmek için başlanılan bir kitaba göre fazla uzadığını fark ettim ve bölümü silip finale çevirdim.

Ben geldim ve gittim...

462 kelime

NEO TOPRAK İLE HAYAL ET(ME)Where stories live. Discover now