Rüzgarın esiri olan soğuk dalgalar genç kızın kumda bıraktığı izleri silerken, batmak üzere olan güneşin altın hüzmeleri kızın yüzünü gıdıklıyordu. Huzurun kokusunu içine çekerken kapadığı gözlerini açtı.
Genç oğlan yanı başında beklerken tek bir kelime bile etmeden karşısındaki kıza dondurmasını uzatmıştı. Çok beklemeden kendini kumlara attığında dostu da gülümseyerek yanına oturmuştu.
Oğlan bağdaş kurup ellerini de destek alırcasına kumlara yaslarken yüzüne vuran günışığının tadını çıkarıyordu.
Yanında oturan genç kız ise dizlerini kendine çekip çıplak ayaklarını sıcacık kumların arasına daldırmıştı. Dondurmasını bitirecek kadar bir süre su gibi akıp gittiğinde sonunda dikkatini yanındaki oğlana varebilmişti.
Geldiğinden beri aynı şekilde oturan Mark'a bakmak bile huzur verirken genç kız gülümseyerek oğlanın yüz hatlarını izledi.
Öyle bir izledi ki, ezberledi.
Mark gözlerini açtığında da izlemeyi bırakmadı. Normalde olsa utanacağı bu davranışı bozamayacak kadar huzur doluydu şu an. Oğlan'ın gözleri kızın gözleriyle buluşur buluşmaz gülümsemişti.
"Arkadaşlarına ayıp oldu."
Kafasındaki düşüncelerden bambaşka bir cümle kurduğunun farkında bile değildi genç kız. Yanındaki bedenin gerçekliğine inanamıyordu.
"Boşver, hepsiyle yakın değilim."
Mark'ın kurduğu cümleyi rüzgar bölmüştü. Kuvvetli hava akımı iki bedenin de yüzüne vurarak geçtiğinde cümlesine devam etmişti.
"Taeyong'a da sonrası için söz verdim."
Genç kız kafasını sallarken, oğlan sabaha kadar konuşsa bile dünleyebileceğini farketti. Mark'ın ses tonu sürekli konuşsa bile kulak yormayacak kadar yumuşacıktı.
En azında o öyle düşünüyordu.
Kumun içindeki ayaklarını oynatıp bunu kendi çapında bir oyun haline getirirken bir anda esen rüzgar genç kızın saçlarını savurmuştu. Mark'ın güzel kahkahası havayı doldurduğunda kız saçlarıyla uğraşmakla meşguldu.
Mark hala kızın bu haline gülerken dayanamayıp dizlerinin üzerinde doğrulmuş ve kızın arkasına geçmişti.
Uzun parmaklarını genç kızın yumuşak saçlarına daldırdığında kızın saçlarını bir araya toplamış ve bileğindeki toka ile tutturmuştu.
Çok sakince yaptığı bu iş kızın şaşırmasını sağlarken çok fazla oyalanmadan eski yerine geçmişti genç oğlan.
Kızın şaşkın bakışları Mark'ın yüzünde gezinirken oğlan "Ne?" dercesine kaşlarını kaldırmıştı.
"Senin tokan. Küçükken bende kalmıştı."
Duyduğu bu kısacık cümle genç kızın kalp krizine girmesine sebep olduğunda tüm duygularını yüzüne yansıtmıştı. Oğlan kızın bu garip haline gülerken bakışlarını tekrar denize çevirmişti.
Bir süre sonra genç kız aklına bir şey geldiğini belirten bir ses çıkardığında Mark'ın meraklı bakışlarının hedefi olmuştu.
Elini boynundaki kolyeye atıp özenle çıkardığında Mark'ın yumuşacık ellerine bırakmıştı.
Oğlan'ın gördüğü şey kirpiklerini titretirken bakışlarını gülümseyen kızın yüzünden elindeki kolyeye çevirmişti. Ona gitmeden verdiği papatya varlığını hala korurken küçük bir cam tarafından korunuyordu.
Kurumuş papatyanın yapraklarını camın üzerinden okşadıktan sonra titreyen bakışları ile uzatmıştı kolyeyi genç kıza.
"Bunu saklıyacağını düşünmemiştim."
Oğlan'ın cümlesinin cevabını sanki ezberlemiş gibi vermişti genç kız.
"Senden kalan tek somut şey. Nasıl atayım ki?"
Sesindeki hüzün süzülürken ortamın ağırlaştığını fark eden genç kız çok geçmeden konuşmuştu.
"Ben tokayı verdiğimi bile hatırlamıyorum."
Gülümseyerek kurduğu cümlenin cevabını bir tebessümle almıştı.
Bulundukları havaya tekrar sessizlik hakim olurken Mark'ın derin sesi kavurmuştu yumuşak atmosferi.
"Teşekkür ederim."
Genç kız anlamayan bakışlarını oğlana çevirdiğinde dudaklarını ıslatıp devam etmişti.
"Pes etmediğin için. İlk yazdığında sana kaba davranmıştım."
Kelimeleri genç kızın tebessümüne sebepken omzuyla hafifçe omzuna vurmuştu.
"Boşver geçmişi. Yanındayım, önemli olan bu değil mi?"
Genç kız gözlerini batan güneşe doğru çevirdiğinde Mark da o an yapmayı en çok sevdiği şeyi yaptı.
Gün batımını genç kızın gözlerinden izledi.
☽☾
bluiesky: Hey Marky,
Bu sefer...
Benden gitmeyeceksin değil mi?
lleemark: Gitmeyeceğim
İnan bana, bu sefer kimse engel olamaz yanında olmama.
bluiesky: Söz mü?
lleemark: Söz.
❝𝒆𝒏𝒅❞
iyi okumalarღ
Son söz yayımlıyacağımm
love y'all
