BÖLÜM 7: DERİN'İN GÖZÜNDEN-GERÇEKLER

24.2K 1.1K 46
                                    

Aptal adam, hala ona karşı gelirsek, bizi mahvedeceğini söylüyordu ama bunu yapamayacağını kendisi de biliyordu. O sadece bir köpekti. Bütün hayatını maşalığa adamış bir köpek.

"Bu işin başında konuşmuştuk bunları Derin." diye bağırdı oturduğu koltukta biraz daha öne gelirken. Bira kokuyordu ve sararan dişlerini sürekli göstererek tehlikeli görünmeye çalışıyordu. 

"En üstteki sadece sizin hayatınızı almakla kalmaz, ailelerinize elini sürer bunuiyi biliyorsunuz."

"İşi kabul ettik çünkü o adi patronun bize, kızın basit bir sürtük olduğunu söyledi. Biz asla masum olana dokunmayız Saffet. Sen de bunu iyi bilirsin." 

"Parayı alırken iyi de iş kızı öldürmeye gelince başıma melek mi kesildiniz? Bana bakın lan. Bu işi uzatmayın yoksa patronun ağız kokusunu daha fazla çekmeden işi kendim bitiririm."  Sesi ciddi çıkmıştı, bir adım daha yaklaşarak dişlerimi gösterdim.

"Asla. Kıza sen dokunmayacaksın."

Güldü. Çenesini okşayarak ayağa kalktı.

Tam karşımdaydı ve içimden yüzüne sıkı bir yumruk sallayarak yere sermek geldi. Para için kendi ailesini bile düşünmeden öldürmüş bir katildi o. Ellerinde kendi ailesinin kanı olan birinin söylediği tek kelimeye güvenemezdiniz ama tehiditlerine kayıtsız kalmamalısınız. Ona elindeki gücü veren, en üstteki patrondu ama sonuç olarak bu güç ondaydı. Bir maşaya göre fazla kuralcı ve benmerkezciydi. Patronun kendisine daha fazla para ödemesini sağlamak için yapamayacağı şey yoktu. 

İş basitti. Kız ölecekti, patron kızın babasından intikamını alacaktı ve herkes hayatına eskisi gbi devam edecekti. Kimse, kızın bu kadar masum olacağını söylememişti. Biz, para için adam öldürürdük, ev yakardık, hastanelik edene kadar döverdik. Parayı veren amacına ulaşmış olurdu, biz de paramızı cebe indirirdik. Tek bir şartımız vardı. Masum olan hiçkimseye elimizi sürmezdik. Her zaman can yakanların canını yakardık. 

"Bir daha geldiğimde, kızı ne zaman öldüreceğinizi değil de, cesedi nereye gömeceğimizi konuşalım Derin kardeş. Yoksa dediğimi yapar, paranızı da cebinizden alırım haberiniz olsun."

Sarp ve Efe'nin gerildiğini hissdebiliyordum. Sarp, bariz bir şekilde nefes vererek sabrının taştığı sinyallerini verdi. Adam Sarp'a kısa bir bakış atıp tekrar bana döndü. 

"Görüşürüz." 

Kapıya doğru ilerlerken arkamı dönüp Sarp'a baktım. Dişlerini sımsıkı birbirine bastırmış, hızlı hızlı nefes alıp veriyordu. Bu adamdan zerre hoşlanmıyordu ve ikisine göz kulak olmak bana düşüyordu. Bir elini havaya kaldırarak, miğde bulandırıcı gülüşünü gösterdi

"Derslerinize iyi çalışın, yoksa külahları değişiriz." 

Kapı kapanır kapanmaz derin bir nefes aldım. Bazen tüm bunlar taşıyamayacağım kadar ağır geliyordu. 

"Siktir! Bu adamın suratına tükürmemek için kendimi daha ne kadar tutarım bilmiyorum."

"Sarp kendine gel. Bunun olacağını biliyorduk. Parayı peşin almak konusunda endişelerimolduğunu söylediğimde beni anlamamıştınız. Bakın. Adamların eline koz verdik, koz! Patron, üç herif, tek kızı öldüremedi demeye başlamıştır çoktan."

"Öyle olmasına izin vermeyeceğiz o zaman. Olması gerektiği gibi kızı öldürüp, başka dava için yine şehir değiştireceğiz." 

Efe hiç yorum yapmıyor, oturduğu tekli koltuktan bizi dinliyordu. Ellerini çenesinde birleştirmiş, olanları düşünüyordu. Sesini daha da yükselten Sarp'a tekrar dikkatimi verdim.

"Kız ölecek Derin. Öyle ya da böyle bu zamana kadar hep aynı şeyi yaptık. O ölecek ve biz de devam edeceğiz."

"Kendimize verdiğimiz söz ne olacak peki Sarp? Masum insanların kanı elimize bulaşırsa, uğruna bu işi yaptığımız, koruduğumuz insanların yüzüne nasıl bakarız?"

"Yapmazsak da bakamayacağız! Patron onları gözünü bile kırpmadan öldürür ve biz de hiç tanımadığımız bir kız için bütün değer verdiklerimizi yitirmiş oluruz. İstediğin bu mu?!" 

Haklıydı. Bu iş için aldığımız tonla parayı geri veremezdik. Paranın yarısı çoktan gitmişti ve bu işin içinde olanlar, bizi tanıyanlar; bize duydukları saygıyı ve korkuyu kaybedeceklerdi. Hiçbir işe yaramayan üç adam olacaktık. Saniyesinde gırtlağımıza çöküp, biriktirdiğimiztümparayı almaya bakacak tonla insan vardı. 

Bütün bunların olmaması için tek çözüm, Dünya'nın ölmesiydi. 

"Kızı kim öldürecek?"  Efe ilk defa lafa karışmıştı. Bakışları benim ve Sarp'ın arasında gidip geliyordu.

"Derin," dedi Sarp tam gözlerimin içine bakarak. "Dünya'yı, Derin öldürecek."

SİYAHHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin