0.9

2.6K 244 149
                                    

Sonunda öğlen arası geldiğinde hızlıca sınıftan çıkıp kantine ilerlemeye başlamıştım. Aşırı derecede açtım ve kantin sırası utanmasa komşu ülkeye kadar uzayacaktı.

Bu yüzden ben de hızlıca sırayı taramış ve ön sıralarda tanıdık birilerini göremeyince de alt sınıflardan birilerine aldırmaya karar vermiştim.

Kararım üzerine tam kantin sırasına doğru ilerlemeye başlamıştım ki aniden gözümün önünde kocaman bir tost belirmişti.

Ben tam açlıktan hayal görüp görmediğimi anlamak için tosta uzandığımda tost önümden çekilmiş ve onun yerini güzel bir kız almıştı.

Güzel olan kız fazlasıyla yakınımda olduğu için anında gay panic moodum açılmış ve bir adım geri çekilmiştim.

Bu da kıza uzaktan bakmama sebep olmuş ve böylece de onun Mina olduğunu anlamıştım.

Bir dakika, ne?

Ben tam ne yaptığını sormak için ağzımı açtığımda "Kantin sırası ebesinin şeyine kadar uzuyor. Bu sıraya girmek istemezsin, değil mi?" demişti.

Ben tam yine ağzımı açtığımdaysa "Ama ben mükemmel bir şey yapıp senin için de tost aldım." demişti.

Ben şokla Mina'ya bakarken o tostu elime tutuşturmuş ve kolumdan nazikçe tutarak boş olan masalardan birine doğru ilerlemeye başlamıştı.

Yaklaşık on dakikadır masada oturuyorduk ve bu sürede sadece sessizce tostlarımızı yemiş, tek kelime bile konuşmamıştık.

Ben kendi kendime düşünmeye başlamışken  Mina'nın aniden "Özür dilerim." demesiyle istemsizce bir 'ha' sesi çıkartmış ve şaşkınca ona bakmaya başlamıştım.

"Yaptığım kabacaydı ve bu yüzden senden özür dilerim. Aslında renkli giymenin beni rahatsız ettiğini söyleme sebebim seni kıskanıyor olmamdı. Yani hayatım boyunca hiçbir zaman okula formasız gidemedim, babam yüzünden...."

Mina konuşmasına küçük bir ara verdiğinde beni kıskanıyor oluşunun şokunu yaşamakla meşguldüm.

"Fakat sen her gün okul formasıyla alakası olmayan rengarek giysiler giyiyordun ve işte seni kıskandım. Sen de öyle giyineme istedim. Bu yüzden o mesajı yazdım. Ama işler pek te tahmin ettiğim gibi gelişmedi. Mesajlaştıkça daha da boka battı. Gerçekten de çok özür dilerim, fazlasıyla pişmanım."

Mina konuşmasını bitirdiğinde gerçekten de şaşkındım.

Daha önce hiç böyle garip bir konuşma yapmamıştım ve açıkçası onun adına üzülmüştüm.

Eve gidince babam okul müdürü olmadığı için Tanrı'ya teşekkür etmeyi unutmamalıydım.

colorful ↦ michaeng ✔Where stories live. Discover now