Truth or Dare? - Shawn Mendes

2.6

Shawn birden bire benden ayrıldı.

"Ben özür dilerim. Şey bir an ne olduğunu anlayamadım. Birden oldu."

Hâlâ öpücüğün etkisini üzerimden atamazken Shawn'a bakmaya devam ettim.

"Sanırım bu gece biraz fazla içtim. Özür dilerim. Gerçekten."

Shawn koşar adımlarla arabasına binip yanımdan çekip giderken yağmurun altında arabasının ufukta kayboluşunu seyrettim.

*

"Ödevleriniz beklentimi yine karşılamadı."

Profesör sinirle bizlere bakarken göz devirdim.

Sanki güzel yapınca beğeniyordu.

"Camila?"

Profesöre baktım.

"Evet profesör?"

Tek kaşını kaldırdı.

"Biraz önce bana mı göz devirdin yoksa bana mı öyle geldi."

Başımı hızla iki yana salladım.

"Hayır efendim. Size öyle gelmiş."

Ağır ağır başını salladı.

"Pekala."

Tekrar sınıfa dönerek "Bir dahaki ödevde de aynı rezaleti istemiyorum." dedi ve çantasını alıp dışarı çıktı.

"Bu hoca beni katlediyor." dedi sınıftan bir kız. Ama arkamda olduğu için kim olduğunu görememiştim.

"Al benden de o kadar. Keşke ödev yapmak yerine uyusaydım. En azından şimdi başım ağrımazdı." dedi bir erkek ve hep beraber güldüler.

Elimdeki kitabı çantama koyup ben de sınıftan çıktım.

*

"Karnım çok aç."

Linda eliyle karnını ovuştururken heyecanla menüye bakıyordu.

"Ne alacağınıza karar verdiyseniz siparişlerinizi alayım."

Yanımıza gelen tahminen 20 yaşlarındaki esmer, yeşil gözlü garsona baktım.

Feci yakışıklıydı.

"Ben bolonez soslu spagetti, bol yeşillikli salata, patates kızartması ve şekerli çay istiyorum."

Linda gülümseyerek elindeki menüyü garsona uzattı.

Garson Linda'nın dediklerini not aldıktan sonra bana döndü.

"Ben tavuklu salata, sprite ve su alayım lütfen."

Garson gülümseyerek ona uzattığım menüyü aldı ve yanımızdan ayrıldı.

"Ee anlat bakalım ben erasmusa gidince başka neler oldu?"

"Anlattıklarım oldu işte Linda. Başka bir şey yok."

"Camila sen iyi bir yalancı olabilirsin ama ben bu konuda master yapmış biriyim. Yani dökül."

"2 gün önce arkadaşımızın evindeydik dedim ya."

Linda başını salladı.

"İşte o gece Shawn beni eve bıraktı."

Linda kızıl saçlarını geriye atarak yeşil gözlerini kıstı.

"Ve seni öptü değil mi?"

Başımı salladım.

"Evet."