1. Bölüm "DİLHUN"

122 16 41
                                    

Merhaba ilk bölümle karşınızdayım. Bu sefer içime gerçekten sinen bir hikaye. Umarım sizlere sevdirebilirim. Umarım beğenirsiniz.


Emir Can İğrek - MeydanEmir Can İğrek - Sapa

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.


Emir Can İğrek - Meydan
Emir Can İğrek - Sapa

🏹

"Çünkü hiç kimse hiçbir zaman gereksinimlerini, düşüncelerini, acılarını tam anlamıyla anlatamaz."
-Madame Bovary, Gustave Flaubert-

🏹

Bazı anlar vardır. Karşınızda ki kişi konuşur ama siz onun söylediği tek kelimeye veya cümleye takılır ve devamını dinleyemezsiniz. O cümle sürekli aklınızda dönüp durur. Saatler ilerler, günler geçer ama o hep aklınızın bir yerinde takılı kalır. Yaptığınız işe, okuduğunuz kitaba odaklanamazsınız. Sanki sizi ele geçirmiştir. Tam da öyle hissediyorum şu an.

Elimde duran oka bakıyorum ama kaldırıp da hedefe atamıyorum onu. Bir şey boğazımı sıkıyor sanki. Nedeninin annemin evlenecek olması olduğunu biliyorum ama kabullenemiyorum.

Üç gün önce söylemişti evleneceğini. Zaman durmuştu sanki evleneceğini söyleyince. Çocukluğum onun alkol problemi ve babamın kumar sevdası yüzünden olan kavgaları sonucunda mahvolduktan sonra bana gelip evleneceğini söylüyordu. Yetmezmiş gibi bunu babama benim söylememi istiyordu. Delirecektim!

Kafamı hızla sallayıp düşüncelerimden sıyrıldım. Yayımı havaya kaldırıp pozisyon aldım ve oku özgürlüğüne kavuşturdum. Ok hızla ilerledi fakat hedefin arkasındaki duvara çarpıp yere düştü. Sinirle elimdeki yayı ve parmağımdaki zihgiri yere fırlattığımda Tuğçe'nin iğneleyici sesi kulaklarıma doldu.

"Tatlım kendini iyi hissetmiyorsan Lavin Hoca'dan senin için izin isteyeyim. Bugün erken çık."

Tuğçe'yi çocukluğundan beri tanıdığım için bu cümlenin altında yatan hırsını görebiliyordum. Benimle ne derdi vardı, bilmiyordum ama bana karşı aldığı nefret bu hırsın sebebiydi. Yüzümü buruşturmamak için kendimi tutarken Tuğçe'ye dönerek söylediğine karşılık olarak "Teşekkür ederim ama iyiyim. Kötü hissetseydim Lavin Hoca'dan ben izin alırdım," dedim. Hoşnutsuzluğunu göstermekten çekinmeyerek bana bakmaya devam etti.

Ellerimi kafama çıkararak şakaklarımı ovdum. Bu biraz iyi gelirken Tuğçe'nin hareketine sabır çekerek yerden önce zihgirimi alarak başparmağıma taktım ardından yayımı aldım. Doğrulduktan sonra kendime sakinleşmek için biraz zaman verdim. Birkaç saniye sonra sırtımı dikleştirip silkelenerek kendime geldim. Hızla sağ elimi sırtımda duran sadağıma kaldırdım. Elime ilk gelen oku alıp hızla yaya yerleştirerek pozisyon aldım ve oku bıraktım. Ok hızlı bir şekilde ilerleyerek hedefte merkezi bulduğunda elim tekrardan sadağa gitti. Bunu birkaç kez tekrarladığımda attığım bütün oklar hedefin merkezine ulaşmıştı. Gururla gülümseyerek kafamı bana bakan Tuğçe'ye çevirerek göz kırptım.

GÜNIŞIĞI SERİSİ - 1 PERESTİŞWhere stories live. Discover now