Mavi Yarabandı

2K 154 49
                                    

"anne, kahvaltı edemem okula geç kalacam"

İşte herzaman anne klasikleri

"oğlum ye güçsüz kalırsın, zaten ilaçların yüzünden bir deri bir kemiksin, öğretmenlerin okula çağısa eti sizin kemiği benim diyemiyeceğim. ( Türk sözleri kkk)

Annemin yaptığı espri ile yüzümü buruşturdum.

" anne yaaa moodum eksi oldu. Dayım ın kime çektiği belli oldu. Kim Kardeşler kkk"

Dediğim şey ile gülerken dayımın cız sesi kulaklarıma ezip geçti

" Ben Kim Seokjin in muhteşemliğine nasıl laf edersin bücürr"

Evet dayımla aynı evde kalıyorduk. Babam annemi aldattıktan sonra dayımın yanına gelmiştik. Aslında dayı denmez ben ona wwh hyung diyordum kısacası hyung işte.

"anne ben wwh hyung dan dayak yemeden kaçar"  deyip evden bir hışım ile çıktım

Okula herzaman bisiklet ile gidiyordum. Mavi bisiklete binip sokağın başına kadar sürdüm. Sokağın başında jeon Jungkook u bekliyordum.

" bir gün benden önce gel yaaa"

Bisikleti ile bana doğru gelirken uzaktan ona bağırıyordum.

"sen çok erkencisin yani senin yüzünden kahvaltı bile edemiyorum jim"

dediği şey ile sırıtıp bisikletlerimizi okula sürdük. Okula gelince bisikletleri demirlere bağlayıp sınıfa çıktık.

Sınıfa girer girmez sıramızda yoongi i gördük. Bize bakıp gülümsemişti.

" uff ben bu çocuğu öpmek istiyorum jim. Çok tatlı"

Jungkook un söyledikleri ile gözlerimi devirip sıraya doğru ilerledik.

" selam sonunda gelebildiniz."

Dediği şeye gülüp kolumu Jungkook un omuzuna atmıştım.

"maalesef birileri kahvaltı derdinden tutuşuyorda" dediğimde Jungkook ikimize göz devirmişti. O sırada yoongi ile ben gülmek ile meşgulüm.

"neyse kook öğle arası bir ödev için kütüphane ye gelir misin? Bildiğim üzere sen İngilizce biliyorsun ben onu tek yapamam da"

Jungkook olumlu anlamda kafa sallayıp "tabi gelirim" demişti.

Yoongi kafa sallayıp Jungkook un yanağını sıkmış ve sallamıştı

"hadi görüşürüz o zaman"

Jungkook şoktan çıkıp yoongi nin arkasından hayran hayran bakıyordu.

"JİM ben çok beter oldum. Eli yanağıma deydi."

Jungkook sahraş gibi söylerken karnına dirseğimi geçirdim.

" kook sakın geçenki gibi yapma, saçına elledi diye kafanı yıkamadan ve saçlarını kestirmemiştin zorla biz yapınca trip atmıştın. Şimdiden uyarıyorum yüzünü de yıkamazsan bitersin okeyy"

Bana göz devirip

" bana bunu Bay egolu defterine elledi diye defteri kasada saklayan mı söylüyor"

Kookun kafasına sert bir şekilde vurunca acıdan inledi

"bağırmadan konuş, taehyung popüler biri sonra biri duyar fialan ne olur haberin var mı"

Jungkook derin bir nefes alıp

"şu çocuğu üzmemek için kendinden vazgeçtin Jim, kusura bakma onun yüzünden ilaç kullanıyorsun. Keşke o gün ödev konusunu açmasaydım. En azından-"

Dediği şeyi tamamlatmadan lafa atladım

" evet ilaç kullanıyorum ama kötü şey için değil,  ona aşıknolduğum için kook, sen yoongi ile arkadaşsın ama ben onunla değilim, ona sadece ödevler ile yakın olabiliyorum"

"saçmalama Jim ödevleri bile başkası ile yolluyor neyden bahsediyorsun. O takıntılı egoist suzy nın peşinden ayrılmıyor. Bir kere adam olsa onu umursamayanın peşinden gitmez."

Dediği şey ile alaycı bir şekilde güldüm.

" taehyung da beni umursamıyor ama"

Jungkook kendini suçlayarak tamamen bana dönmüştü

"Jim öyle demek istemedim biliyorsun değil mi"

Bana pişmanlık dolu gözler ile bakmıştı.

Sorun yok dercesine kafamı sallayıp ayağa kalktım. Sınıftan çıkıp hemen tuvalete doğru koştum. Daha yeni okula gelindiği için boştu. Elimi yüzümü yıkayıp. Derin bir nefes aldım.

İçeri giren okulun malları diye adlandırdığım  Tao ve tayfası. Tao beni görünce sinsice gülümsedi.

"oooo inek çimiin de buradaymış"

Hepsi bir ağızdan gülmeye başladı. Onları takmamak için dışarı çıkacakken biri ayağıma çelme çakıp, kafamı kapıya çarpmamı sağladı.

Kendimi toparlayıp dışarı çıktım ne kavga etmek istiyordum nede tartışmak. Saatime bakıp daha zamana olduğunu öğrendikten sonra koşarak yangın merdivenlerine koştum.  Yangın çıkış kapısını açıp koşarak merdivenleri çıkmaya başladım.

Kolumda hissettiğim eller ile durdum. Karşımda dalgalı saçlarının altından bana bakan bir adet kim taehyung ve yoongi.

"jimin iyi misin, yüzünün halimi görünce seslendim ama duymadın peşinden geldim. Ne oldu yüzüne."

Yoonginin dediği şey ile daha yeni acısını farkettiğim yaraya dokundum.
Kapıya çarpınca kaşım patlamıştı. Merdiven arasındaki aynadan kendime baktım. Gözümün kenarında küçük bir de morluk oluşmuştu.

Yoongi ye dönüp

" sorun yok sadece kapıya çarptım ayağım tökezleyince"

Taehyung lafımı bitirince yanıma yaklaşıp elini yaramı üzerine koydu. Acı ile tısladığım zaman ilk gözlerime sonra yine yaraya baktı.

Ceketinin cebinden mavi bir yarabandı çıkardı. Bana uzatıp

"çok derin gözükmüyor bunu yapıştır mikrop kapmaz.... hadi yoongi gidelim" deyip merdivenleri inmişlerdi.

"bu arada ödevi aldım. Haberin olsun"deyip çıktı.

Elimdeki yara bandını morlukları kapatacak şekilde yapıştırdım. Dersin başlamasına az kaldığı için sınıfa doğru ilerledim.

" offf ilk ders matematik mi olur yaaa" diye söylene söylene sınıfa girdim.




Lise hayatı shipler ile daha güzel oluyor kkkk. İkinci bölüm. İyi okumalar

Oy+yorum









Unrequited Love ~VminWhere stories live. Discover now