İki arkadaş birlikte kamp yapmak için yola çıkarlar. Fakat karanlık çökmeden kısa süre önceleri arabaları bozulur. Yardım aramak için dışarı çıksalar da orman yolundan kimse geçmez. Bir müddet yürüyen gençler, ağaçların arkasında bir ev olduğunu görür ve evin kapısını çalarlar. Ama etrafta ne bir ses, ne de bir hayat belirtisi vardır. Arka kapıdan eve giren arkadaşlar, telefon bulmak ümidiyle etrafa baksalar da çabaları boşunadır. Zaten karanlıktan pek bir şey göremezler.
Sonunda iyice yorulur ve orada uyumaya karar verirler. Bir battaniyenin altına girip birlikte yatan gençler, duvarlarda asılı olan tuhaf tablolardan dolayı uzun süre uyuyamazlar. Çünkü hepsi garip şekilde onlara bakıyor gibidir. Ayrıca görünüşleri de epeyce korkunçtur. Tablolara baka baka korkuyla uyuklayan gençler, ertesi gün yüzlerine vuran güneş ışıklarıyla uyanırlar. Ve yataktan kalktıktan kısa süre sonra etrafa korkuyla bakarlar. Çünkü duvarlarda gece onları rahatsız eden tablolar, aslında tablo değil, birkaç küçük camdır............
