On Dördüncü Bölüm

En başından başla
                                    

-"Papatya çayı ?"

Masaya yayık bir şekilde otururken yanıma çöken Adem irkilmeme sebep olmuştu.

-"Teşekkürler." dedim biraz olsun toparlanıp.

-"Yüzünü güldürebilmek için sana bir dilim çikolatalı pasta getirecektim ama rahatlamaya ihtiyacın olduğunu düşündüm." diyince etrafımdaki insanları da kötü etkilediğimi anladım.

-"Pek keyfim yok üzgünüm. Sizi de etkiliyorum." diye mırıldandım ve çayı geniş fincana doldurdum.

-"Her zaman herkes mutlu olamaz. Bizi kötü etkilemiyorsun aksine seni mutlu etmek için yollar arıyoruz." diyerek restoranın açık bölümünde olduğumuz için sigarasını yaktı.

-"Aklım karışık. Önümü göremediğim bir tünele girmiş gibi hissediyorum." derken kaşlarımı çatmış dalgalanan denize bakıyordum.

-"Işık tutan kimse yok mu ?"

Omuz silktim.
-"Kendi yolumu kendim bulmak istiyorum." dediğim sırada masanın üzerinde duran telefonum çalmaya başladı.

Sanırım hayatıma ışık tutan adam Azad olacaktı.

Fincanı bırakıp aramasını yanıtladım.

-"Efendim ?" diyerek açtım.

Azad bu tuhaf halimden en çok şikayet eden insandı çünkü nedenini bilmiyordu. Bende söyleyemiyordum.

-"Bugün de beni delirteceksen söyle kapatırım." diyince dudaklarım kıvrıldı.

Nefes alışını bile özledim.

-"Sen böyle sadece iyi günlerde mi yanımda olacaksın ?" Sorumu sorarken alınmış gibi sormuştum.

-"Nedenini bilmediğim için böyle yalnızca sinirleniyorum." dedikten sonra sessiz kalıp çayımdan bir yudum aldım.

-"Başka bir şey söylemek için aramıştım."

-"Dinliyorum." dedim.

-"Annemle babamı genel bir kontrol için doktora getireceğiz. Yani bu akşam İstanbul'da olmuş oluruz." dediği an içim biraz huzur biraz sıkıntıyla dolmuştu.

Onu görmenin heyecanı vardı fakat ailesini görmeye hazır mıydım bilmiyorum.

-"Neden daha önce haber vermedin ki ?" dediğimde en azından birazcık olsun kendime gelmiştim.

-"Son anda ayarladık. Geldiğimizde söylemeyi düşünüyorum. Hem daha yakından birlikte vakit geçirmiş olursunuz."

Al işte o toparlanan kısmım yerle bir oldu.

-"Ne ? Hayır hayır daha değil. Hazır değilim !" diye karşı çıktım çabucak.

Kalbim ağzıma gelmişti.

-"Ne demek hayır Alisa ? Gizli saklı mı devam edecek ? En azından bana kız aramaktan vazgeçmesi gerektiğini annem anlamalı."

Elimi yüzüme bastırıp Adem'in yanımda olmasını umursamadan konuştum.

-"Azad daha çok erken değil mi ? Biraz daha birlikte vakit geçirmek istiyorum." Belirli günleri birlikte geçirerek düzenli bir ilişki yaşayıp birbirimizi tanıyamazdık !

Haksız mıyım ama ?!

-"Aileme söyleyince vakit geçiremeyecek miyiz Alisa ?"

-"Hayır öyle değil yani..." Sıkıntıyla iç geçirip masaya koyduğum koluma yüzümü yasladım.

-"Tamam Alisa sonra konuşuruz." Ve kapattı.

Tanrım yüzüme kapattı !

-"Bu adam delirmiş olmalı !" diye hayıflandığımda Adem gülmüştü.

VurgunHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin