36. GEÇMİŞİN KÜLLERİ

981K 38K 294K
                                    

Lütfen oy vermeyi ve yorum yapmayı unutmayın.

Keyifli okumalar!

Şarkılar: Evanescence, Lithium
Feridun Düzağac, Alev Alev

Koza'nın güncesinden...

05.12.2004

Bu günlüğün ilk sayfasını sana ayırıyorum, Helin.

Bana bu günlük verildiği zaman, asla unutamayacağın tarihleri kazı demişti beni büyüten kişi. Onlar öyle yapıyorlarmış, benim kazıyacak tarihim yoktu, ilk oldu.

Bugün sen kurtarıldın. Bugün, sen kurtuldun.

Ve bugün ben esir oldum.
Bu bir feda değildi, bu kimsesizlikti.

Yine de değerdi.

Bir gün gelecekte yanımda olursan eğer ve ben hâlâ bu çocuk olursam, ilk okuyacağın bu cümleler olacak. Göreceksin ki, senin çocukluğun için çabalayanlar vardı.

Ama bir gün yan yana gelirsek ve sana bu satırları okutmazsam, anlayacaksın ki, benim çocukluğum bir türlü kurtulamamış, biz, hepimiz geçmişin küllerinde yok olmuşuz.

Sadece Koza

İzlediğim bütün filmler, okuduğum bütün kitaplar, kurduğum bütün hayaller

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

İzlediğim bütün filmler, okuduğum bütün kitaplar, kurduğum bütün hayaller... Hiçbirisi ama hiçbirisi kendimi şu an kadar bir rüyanın içindeymişim gibi hissettirmemişti.

Hayatımın hiçbir döneminde ben böyle bir rüyayı da gerçek kılamamıştım.

Hiçbir rüya da Yankı Sarca kadar güzel olamazdı zaten.

İlk defa, gerçekleri mi yaşıyorum yoksa uzun bir rüyanın içinde miyim diye düşünmek zorunda bile kaldım çünkü bana bakan gözleri bunu düşündürmüştü.

Bir kitap okurdunuz, iyi ya da kötü olaylar yaşanırdı ve sonunda yazar, geçerli bir son yazamadığı için her şeyi bir rüyayla sınırlı kılardı. Tanrı, bana böyle bir acımasızlık yapmaz diye ümit ediyordum.

Ayrıca bir kitap karakteri de değildim, bir kitap karakteri olamayacak kadar kötü bir insandım. Kendi hayatımın bile başrolü değilken, bir yazarın baş karakteri olamazdım.

Kendimi küçük görmek istemiyordum artık ama insan alışkanlıklarından çok zor vazgeçerdi. Kim olduğumu biliyordum, bu hayattaki yerimi ve aynaya baktığımda asıl olan kişiliğimi. Bu aslında kendini küçük görmek de değildi, kim olduğunun farkında olmaktı.

Sokak Nöbetçileri'ni tek tek, uzun uzun, sayfalarca anlatabilirdim ama kendime bunu yapamazdım, yapamıyordum. Onlar için cilt cilt kitap yazardım, kendim için tek bir sayfa yeterdi.

SOKAK NÖBETÇİLERİWhere stories live. Discover now