Tanıtım

2.9K 298 690
                                    

Enigma - Je T'aime Till My Dying Day



Bir varmış bir yokmuş bir zamanlar genellikle karanlıklarda yaşayan korkunç bir Kurt varmış. Bu Kurt, acıktıkça ormanda avlanmaya çıkarmış. Kurt tarafından yakalanan kadınların kurtuluşu hiç yokmuş. Bu kadınlar, o gece  kurt tarafından büyük bir zevkle "Hammm" yapılırlarmış. Günün birinde Kurt'un yolu kırmızı başlıklı bir kız ile kesişmiş. Kırmızı başlıklı kız, o kadar küçükmüş ki Kurt'un dikkatini çekmemiş bile. Defalarca kesişen yollarına rağmen birbirlerinin farkında olmadan geçirmişler yıllarını.

Sonra bir gün acıktığı için av peşine düşen Kurt, varlığını belli etmeden sinsi sinsi gezinirken kahkahalarla gülen adamların sesini duymuş. Uzaktan sessiz bir şekilde gürültücü adamları izlemiş durmuş. Sonra adamların neye baktığını fark etmiş. Tıpkı Kırmızı Başlıklı Kız masalındaki gibi kırmızı bir kostüm giyen ufak kızın, zor durumda olduğunu anlamış. Kötü Kurt, yetişkin kadınlarla acımasızca davranırken asla küçük kızlara kötü davranmazmış. Kızı kurtarmak için bir adım attığında Kırmızı Başlıklı Kızın elindeki kırmızı saplı keskin bıçağı fark etmiş. Gülümsemiş keyifle.

"Vahşi küçük kırmızı."

Kurt'un tıslayarak söylediği sözler fısıltı gibi ormanı kaplamış. Az önce kahkaha ile gülen adamlar duydukları fısıltıdan ürkerek arkalarına bile bakmadan kaçmaya başlamışlar.

"Korkaklar."

Kırmızı Başlıklı Kızın bağırarak söylediği söz, kötü kalpli Kurt'u çok güldürmüş. Kurt'un sesinden korkan canlılar sağa sola kaçışmaya başlarken Kırmızı Başlıklı Kız, olduğu yerde cesurca beklemiş.

"Senden korkmuyorum."

Kurt, hiçbir şey söylemeden küçük kızdan uzaklaşmış.

"Çok küçüksün, çok."

Yıllar geçmiş ve bir zamanlar on üç yaşında olan kırmızı başlıklı küçük kız, artık genç bir kız olmuş. On sekiz yaşında olmasına rağmen tıpkı küçüklüğünde olduğu gibi kıyafetlerinde hep kırmızıyı tercih etmeye devam etmiş. Kırmızı Başlıklı Kız, büyükbabasının istediği otları toplamak için ormanın derinliklerine doğru ilerlerken yaralı bir kuş görmüş. Üstünün batacak olmasını umursamadan eline aldığı yaralı kuşla birlikte düşe kalka hiç durmadan evine koşmuş. Kötü kalpli hain Kurt ise yemeğini elinden kaçırmanın siniriyle Kırmızı Başlıklı Kızın eşyalarını bıraktığı yere doğru yürümüş. Yerde duran bez çantayı ve kırmızı saplı bıçağı görünce keyifle sırıtmış.

"Kırmızı, oldukça büyümüş. Tam da ağzıma layık bir yemek olmuş."

Gözlerini kapatan kötü kalpli Kurt, kızın ardında bıraktığı kokusuyla ciğerlerini doldurmuş. Sabırla uzaktan izlemeye başlamış Kırmızı Başlıklı Kızı ve bir gün aradığı fırsatı bulmuş. Kurt, üzümlerin hasat şenliğinde kılık değiştirip insanların arasında kaybolmuş. Her adımda biraz daha yaklaşmış Kırmızı Başlıklı Kıza.

"Bu dansı bana lütfeder misiniz?"

Bütün nezaketine rağmen Kurt'un sesindeki şehvet bütün varlığıyla kendini belli ediyormuş. Şehvetin nasıl bir şey olduğundan habersiz olan Kırmızı Başlıklı Kız, karşısındaki adamda kendini rahatsız eden duygunun adını koymakta zorlanmış. Büyükbabasının öğütlerini hiç unutmadığı için "Kusura bakmayın, ama olmaz," demiş ve yabancıdan uzaklaşmış. Kalbinin yerinden çıkacak gibi olmasının yarattığı adrenalin patlaması yüzünden dans eden insanların arasından uzaklaşıp, evine dönmeye karar vermiş Kırmızı.

Kırmızı ve Kurt +18Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin