Dağ Başında Aşk (Tamamlandı)

Bölüm 8 / 👨‍✈️👩‍💼

"Abim aradı akşam alışverişe çıkacakmışsınız, listeyi yapsın dedi."

Söyleyeceklerimi söyleyip montumu çıkarttım ve mutfağa geçtim. Akşama yemek gerekiyordu ne de olsa. Dolaptan çıkarttığım patlıcan ve kıyma ile karnıyarık yapmaya karar verdim. Hızla işe başlayıp, kollarımı sıvadım. Yemek bittiğinde yağdan dolayı, rahatsız hissettim.

Dün de alamadığım duşu almak için banyoya geçtim. Suyu açıp ısınmasını beklerken, üstümü hazırladım. Sıcak bir duştan sonra hasta olmamak için hızla üstümü giyip, saçlarımı kuruttum. Abimin geliş saati olduğu için aşağı indim. Tam zamanında inmem ile kapı çaldı. Seda oturduğu yerden kalkarak ilk defa bir şey yaptı ve kapıyı açtı.

Mutfağa doğru geçtim çünkü bana nispet yapar gibi abartılı hoş geldin faslını görmek istemiyordum. Sanki kumasıydım, hamilelik psikolojisini iyice bozmuş saçmalamaya başlamıştı.

"Prensesim ne yapıyorsun?" dedi abim mutfağa girerek.

"Hoş geldin abi. Sofrayı hazırlıyorum." dedim gülümseyerek.

"Tamam abim üstümü değiştireyim geliyorum" dedi ve mutfaktan çıktı.

Bende sofrayı tamamen hazırlayıp, yemekleri servis ettim. Pilav yapmıştım her ihtimale karşı ikinci bir tavuklu patates vakası yaşamamak için. Abim ve Seda da geldiğin de yemek için oturduk.

"Yaptın mı listeyi?" diye sordu abim.

"Yaptım. Ama Gamze ile ikiniz gidin ben pek iyi hissetmiyorum" dedi. Gerçekten şaşırmıştım, beni evde bırakıp gitmek daha çok ona göreydi.

"Tamam dinlen sen o zaman. Gideriz değil mi Gamze?" dedi abim bana dönerek.

"Gideriz abi tabi" dedim sonunda insan içine çıkmak iyi gelecekti benim içinde.

Yemeklerimizi yiyince mutfağı hızlı bir şekilde topladım. Üst kata çıkıp üstüne kalın siyah bir kazak ve siyah bir kot pantolon giydim. Saçlarımı tepeden toplayıp bir haftadan sonra ilk kez hafif bir makyaj yaptım. Aşağı inip, montumu ve beremi taktım. Hava akşamları gerçekten de dondurucu oluyordu. Abimde hazır olunca botlarımızı giyip Seda'yı evde bırakıp çıktık.

"Gamze, Seda seni çok zorluyor mu?" diye sordu abim arabaya bindiğimizde.

"Her zaman ki Seda abi alıştım artık" dedim. Seda'yı abime şikayet etsem sadece araları açılacaktı. Üstelik hamile olduğu için vicdanım elvermiyordu.

"Gerçekten geldiğin için minnettarım prenses. Annesi ile halen küs, ablaları ile de pek anlaştığı söylenemez gerçi. Kimse gelmek istemedi, seni buraya sürüklemek istemezdim abim" dedi abim. Durumu ikimiz de biliyorduk ve olayın üstüne gitmek sadece herkesin yıpranmasına yol açardı.

"Sorun değil abi bilirsin kardeşin dayanıklıdır" dedim gülerek.

"Sağol prensesim" dedi abimde gülümseyerek.

Yol boyunca Ankara'dan, akrabalardan ve eski okulumuzdan konuştuk. Sonunda 45 dakikalık yol bitmiş, en yakın kasabadaki markete gelmiştik. Burada zaten iki market vardı. Arabadan inip markete doğru ilerledik. Market arabası alıp, listede olanları koyuyorduk. Genelde market uzak olduğu için, toplu alışveriş yapılıyordu.

Market arabasını iterken, raflara bakıyordum. Abim tıraş malzemelerini almak için diğer reyonlara bakıyordu. Market arabası tak diye bir sesle çarpınca reyonu devirdim sandım. Karşıma baktığım da ise dudağının hafif kenarı kalkmış zümrüt gözlü adam duruyordu.

"Pardon hanimefedi görmedim" dedi gözlerindeki parıltılardan bile bilerek yaptığına emin olmuştum.

"Sorun değil" dedim sesimi düz tutarak.

"Emre ne yapıyorsun kardeşim?" dedi abim yanımıza gelerek.

"Ne yapayım abi işte alışveriş, tek olunca herşeyi kendin yapıyorsun" dedi bana bir bakış atarak. Tabi ki de abime çaktırmamıştı.

"Anladım kardeşim, kolay gelsin" dedi abim. Telefonu çalınca bekletmeden açtı.

"Efendim Seda eksik birşey mi var?" dedi. Seda konuşunca abimin kaşları çatıldı.

"Tamam hemen geliyorum, hastaneye gideriz" dedi abim ardından telefonu kapattı.

"Hayırdı abi?" dedim merak ederek.

" Seda rahatsızlanmış biraz hastaneye götüreceğim" dedi.

"Alışverişiniz de bitmemiş" dedi Emre bir iki tane paket olan market arabasına bakıp.

"Evet alınması da gerekiyor yarın nöbetim var. Emre sen bırakır mısın Gamze'yi alışveriş bitince. Belki market kapanır biz geri dönene kadar" dedi benim gözlerim şaşkınlıkla büyürken Emre hemen;

"Tabiki abi sorun değil" dedi. Abim bana dönüp cüzdanından kredi kartını çıkartıp verdi.

"Alışverişi yaparsın Gamze bırakır seni sonra Emre. Olur değil mi abim?" dedi. Hayır diyemeyecektim artık.

"Olur abi" dedim kartı alıp. Abim kartı verince geri dönüp çıktı marketten.

"Eee başbaşa kaldık artık. Başlayalım mı alışverişe?" dedi Emre gülümseyerek.

Seda'ya sinir olduğunuz, Gamze'ye sabır dilediğinizi duyar gibiyim. :)

Siz Gamzenin yerinde olsaydınız ne yapardınız?

Seda'nın bir plânı olabilir mi bu?

Gamze ve Emre başbaşa kaldı bakalım neler olacak?

Oy vermeyi unutmayınız lütfen. ⭐