15. Bölüm || Zarf

11.8K 424 315
                                    

Medya: Mirza Kurt

Eveett, kaldığımız yerden tam gaz devam etmeyelim mi gençleeeer..

O zamaaaaan..

İyi okumalar 🖤🖤

...

Hatırlatma

Arkamda kalan kadını daha fazla bekletmeden söylediğim, "Kenan beye de benden çok selam söyleyin Ecrin Hanım.." sözlerim kadının gözlerini açılmasına sebep olurken ona gülümseyerek omzumun üzerinden baktığım yüzümü önüme çevirerek ileriye doğru adımladım.

Gözlerimi, başından beri üzerimden çekmeyen mavi gözlere çevirdiğimde gerek yoktu artık sözlere.

Bir bakış bin söz ediyordu bakıştan anlayana...

...

Ona doğru attığım her adım da, arkamda bıraktığım tüm yol da ardımdan bir bir çöküyordu.

Birbirimize değen bakışlarımız, attığımız her adım da, birbirimizin içine işliyorduk ama arkamızda da büyük bir enkaza sebep oluyorduk.

Belime dolanan el ile düşüncelerimden sıyrıldığımda ne zaman yanlarına geldiğimi bile anlayamamıştım.

Gözlerim ilk önce Mirza'nın sahiplenircesine tuttuğu karnımdaki eline gittiğinde, yüzümde oluşan tebessümü geri çevirmeden bedenimin arkasında kalan sağ tarafına kendimi yaslandığımda tutuşu daha da sıkılaşmıştı.

Dudaklarımı düz bir hale getirerek, omzumun üzerinden sol tarafımda kalan sert çehresini inceledim.

Bana dönmeyen bakışları, karşısında iş ile alakalı bir şeyler söyleyen adamda olmasına rağmen karnımın üstündeki eli ile elbisenin üzerinden hafif bir şekilde vücudumu okşadığında asıl ilgisinin bende olduğunu anlamıştım.

Şu zamana kadar konuşmamıza gerek kalmamıştı, şu saatten sonra da gerek olmayacaktı.

Çünkü biz zaten bakışlarımızdan, duruşumuzdan birbirimize ne demek istediğimizi, ne hissettiğimizi anlatabiliyorduk.

Bunun için yıllarca birbirimizi tanımaya gerek yoktu ya da saatlerce vakit geçermeye..

İkimizde birbirimizi ilk gördüğümüz an anlamıştık bunu, ilk bakışlarımız konuşmuş daha sonra tenlerimiz birbirine çekilmişti.

Açıkçası ikimizde bu duruma itiraz etmediğimiz için söylemeye veya dile getirmeye gerek duymadan içimizden geldiği gibi hareket etmiştik.

Ve bu durum böyle de devam edecek gibiydi..

Düşüncelerimi bölen, aniden Mirza'nın bana doğru dönen bakışları olurken hala adamın yüzüne baktığımı o zaman anlamıştım ama gözlerimi gözlerinden çekme gereği duymadan ona karşılık vermiştim.

Yanımızdan gelen öksürük sesi ile bakışlarımın odağına giren dedeme döndüğümde bize gülümseyerek bakıyordu. "Bir sıkıntı yok değil mi gençler?" diyen dedemle ben cevap veremeden dedemin arkasında dikilen bana gözlerini kısarak bakan Aras'ın "Ne sıkıntıları olacak Mustafa dede, baksana.." dediğinde Mirza ile bizim samimi şekilde olan duruşumuza ettiği ima yüklü cümleyi anlamamak saçmalık olurdu.

𝒜𝓁𝒶𝓃ç𝒶 (Düzenleniyor)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin