3.BÖLÜM

399 18 7
                                    

29 OCAK 2020

Genç adam, iki gün sonra görülecek olan davanın dosyasını incelerken gözünün önüne gelip duran yeşil gözlerle dikkatini toplayamıyordu bir türlü. Hayatı boyunca hovarda biri olmamıştı ve her zaman 'o' kişiyi bekleyeceğine dair söz vermişti kendisine. O kişiyi bulduğundan emin olamasa da o kızı çıkaramıyordu aklından. Parıl parıl parlayan yeşil gözleri gördüğü anda aklını başından almaya yetmişti. En fazla bir saat aynı ortamda bulunmuşlardı ama sanki yıllardır bir aradaymışlar gibi özlemini çekiyordu. Sıkılmış bir şekilde elindeki dosyayı masanın üstüne fırlattıktan sonra parmaklarını saçlarının arasına geçirip derin bir nefes aldı ve kızı düşünmemeye çalıştı. Bunun imkansız olduğunu bile bile... Kapıya vurulması ile saçları arasındaki parmaklarını çekip oturuşunu düzelttikten sonra 

-"Gel!" diye seslendi. Yavaş bir şekilde açılan kapının görüş alanına sunduğu kişi sekreteri Seda'dan başkası değildi.

-"Karan Bey, Serkan Bey geldi." diyen kıza 

-"Gelsin." demesi üzerine tabiri caizse otuz iki diş sırıtarak içeri giren 

-"Ben bir Türk kahveni içerim, Seda. Orta şekerli." dediği gibi masasının yanındaki deri koltuğa oturan arkadaşının "Sende içersin, değil mi Karan?" sorusuna göz devirmek istesede kendisini tutup beklentiyle kendisine bakan Seda'ya çevirdi bakışlarını.

-"İki olsun, Seda." dediği gibi odadan çıkan kızın kapıyı kapatması ile bakışlarını tekrar arkadaşına çevirip "Ziyaretini neye borçluyuz, kardeşim?" diye sordu.

-"Hayatım, mükemmel gidiyordu. Bende yanına gelip biraz bozmak istedim. Sonuçta aşk acısı çekiyorsun." diyen arkadaşının sesindeki alaylı ton genç adamın kaşlarını çatmasına sebep olurken Sen kaşındın! diyen iç sesini bastırmaya çalıştı.

-"Aşk acısı çektiğim yok, Serkan! Sana anlattığıma pişman etme beni!"

-"Sakin ol! Madem aşk acısı çekmiyorsun günlerdir suratın neden asık?" 

-"Kafam karışık sadece."

-"Kafanı karıştıranın -adını bilmediğim- yeşil gözlü kız olduğunu biliyorum... Ben en son hangi kadının kafamı karıştırmasına izin verdim bir düşüneyim." dedikten sonra bir süre düşünüyormuş gibi yapan arkadaşının gözlerinin parlamasının ardından "Üç yıl önce. Bana ait olan barda. Etrafa korku dolu gözlerle bakan kız aklımı karıştırdı ve ben onunla evlendim. Darısı başına kardeşim."

-"Kızı tanımıyorum, Serkan."

-"Bunu biliyorum. İnsanlar bu yüzden flörtleşme, sevgililik ve nişanlılık dönemlerinden geçiyorlar. Birbirlerini tanımak için... Sen şuana kadar bunun için bir adım attın mı?"

-"Hayır çünkü emin olmadan bir kızın duyguları ile oynamak istemiyorum."

-"Kıza gidip direk evlenme teklifi et demiyorum zaten. Karşısına geç 'Seni tanımak istiyorum.' de ya da 'Arkadaş olalım.' de... Ne olursa olsun bir şey söyle ve şu depresif halinden çık."

-"Sen, Pınar ile nasıl çıkmaya başlamıştın?" diye sorduğu an yüzündeki tebessüme engel olamayan arkadaşına uyum sağlayan Karan 

-"Biliyorsun, ben o tarz konuşmalarda pek iyi sayılmam." diyen arkadaşını başını sallayarak onayladı. "Konuşmaya çalıştım baktım olmuyor yapıştım dudaklarına. Yirmi saniye kadar her şey yolundaydı. Sonra itti beni yüzüme tokadı geçirdi ama ne geçirmek başımın etrafında dönen yıldızları gördüm resmen."

-"Sonra?"

-"Sonrası, bana tokat attığı eli öptüm. Anında parladı gözleri."

-"Senin işin kolaymış."

Aşkımızdaki DüşmanWhere stories live. Discover now