▪29▪

10.7K 717 215
                                    

Okuldan arada bir konuşsamda samimi davrandığım bir arkadaşımın yanında şarkı söyleme hatasında bulunmuştum. Sesimin güzel olduğunu düşünsem de bu konuda göz önünde olmaya uğraşmamıştım. Daha iyi olduğuma inandığım şeyler vardı. Fakat inat edip beni abisinin barında şarkı söylemeye ikna etmişti.

Beklediğimden daha fazla heyecanlanmıştım. Sadece 2 şarkı söyleyecektim oysa. Yakın olduğum tüm arkadaşlarımı çağırma heyecanı ile dolsam da utanıp sadece Defne'yi çağırmıştım.

Son 1 saattie beni şarkı söylemeye ikna eden arkadaşım Hakan ile sahne arkasında oturuyordum. "Ben arkadaşına bakayım sonra sahneye çıkarım." Diyip yerimden kalktım. Defne çoktan gelmişti.

"Hoş geldin." Diyip sarıldım. "Şimdi sahneye çıkıyorum."

"Ayy hadi iyi şanslar." Derken gülümseyip sahneye çıktım. Ben mikrofonla oynarken Defne'nin yanına oturan Çınar gözüme takıldı. Gerçekten mi?

Yutkunup şarkıyı söylemeye başladım. Gözlerimi kapatmış sadece şarkıya odaklanmış bir şekildeydim. Nakarata geldiğimde gözlerimi açtım. Anında Çınar ile göz göze gelmiştim.

"Gelemem ben, sana gelemem ben
Öperim seni, sana doyamam ben
Uzandım kaçtın, tuttum sandım
Şimdi gel desen de gelemem, sana gelemem ben
Öperim seni, sana doyamam ben."

Gelemem ben sana.

Neden gözlerimi gözlerinden ayıramıyordum? Elindeki içkiyi içerken dahi bakışlarını kesmedi.

Şarkıyı bitirdiğimde yine gözlerimi kapatma ihtiyacı duydum. Ona bakmak tuhaf hissettiriyordu. Bu sözleri söylerken daha da tuhaftı. Tuhaf hissettiğim anlar artmaya devam ediyordu. İçimde ona dair yeşeren her şeyin zehirli bir ot gibi beni öldüreceğini biliyordum. Ama yine de suluyordum.

2.şarkıyı söylemeye başladım sonra. Şarkı seçimlerime yüksek doz küfürler ediyordum çünkü kendime bu kadar etki edeceğini düşünmemiştim. Düşünmem de saçma olurdu.

"Kalbine sor
Bu kalbime zor
Şu derdimi gör canım halimi sor
Bok var gibi yüreğime düştün"

Söylediğim sözleri algılayamıyordum artık. Beynim yerine kalbim ve ağzım vücudumu devralmıştı. Açma gözlerini.

Ve yine ela gözlerine bakıyordum. Aramızdaki elektriğin gözle görülebileceğine yemin edebilirdim. Duygusal bir şey değildi. Ama bir şey vardı.

"Kavuşalım gün batışında
Belkide hapsolur aşk bu sonuçta."
Deli gibi sevişelim ay ışığında
Şehrin kuytularında."

Sanki ölmüşüm gibi aceleyle kendimi dışarı attım. Sigaramı yakıp dudaklarıma koydum. Ancak böyle sakinleşebilirdim.

Çınar'ın peşimden geldiğini gördüğümde iç geçirip sırtımı duvara yasladım. Yanıma gelip "Selam." Diye mırıldandı.

"Niye geldin?"

"Defne kovdu beni."

"Hayır yani buraya, beni dinlemeye."

"Haa Defne sürükledi." Dedi gülerek.

Sigaramı söndürüp bir adım yaklaştım. "Çok içmişsin." Diye mırıldandım gözlerine bakarak.

"Çarptı." Dedi. "Ağrı kesici içmiştim o yüzden sanırım. Olur mu o yüzden?"

"Bilmem." Dedim omuz silkerek.

"Beni öptüğünü hatırlıyor musun?" Dedi birden. Yüz ifadesi oldukça ciddiydi.

Sorusuna şaşırıp kaşlarımı kaldırdım. Sonra derin bir nefes aldım. Yalan söylememin manası yoktu zaten şimdi de o sarhoştu. "Evet."

"O zaman ödeşmemiz lazım." Diyip ellerini birden enseme sarıp yavaşça öptü. Ne yapacağımı bilemeyerek öylece durdum. Çınar beni öpüyordu. Bu sefer belli belirsiz bir anı olmayacaktı. Bu çok garipti.

Bunun olmaması gerekiyordu. 2 elimi göğsüne koydum. Yavaşça ittim.

Geri çekilip kıkırdadı. "Dudakların hatırladığımdan daha yumuşakmış."

Şaşkınca baktım. "İçeri gitmem gerek."

Kafasını sallayıp uzaklaştı. Onu beklemeden içeri girdim. Çok saçma hissediyordum.

"Tebriklerrr çok iyiydin Evren." Dedi Defne. "Çınar nerede?"

"Bilmem." Dedim yere bakarak.

Tek kaşını kaldırdı. "Emin misin?"

"Evet." Diye mırıldandım. "Lavaboya gidiyorum yüzümü yıkamam lazım." Kesinlikle iyi bir durumda değildim.

...

Kısa olabilir ama banane finallerim var benim

Hadi bay

Meseleler [boyxboy]Tempat cerita menjadi hidup. Temukan sekarang