≋1≋

883 61 149
                                    

Hayal perileri, nam-ı diğer düş yapıcılar, insanların rüyalarını şekillendiren canlılardır. Bu periler farklı bir evrenden düşler kazandıracakları çocuk için gelirler. Bu perileri mutluluk besler. Mutsuz, depresif, stresli insanlar rüya değil kabus görürler çünkü periler karamsar bir beyne girme yeteneğine sahip değillerdir.

-Marinette! İlk rüyana geç kalma bence! Uyan artık! Son 11 yılını bunun için geçirmedin!

Tikki'nin yankılanan sesi pek sinir bozucuydu. Marinette uyandığını belli etmeyecek bir biçimde gözlerini araladı. Kırmızı saçlı Tikki, her stresli anında yaptığı gibi saçının favorileri ile oynuyordu.

- MARINETTE!

O sırada bir şangırtı patladı ve az önceki seslenmenin sahibi kara oğlan Plagg içeri girdi.

- Plagg, yine patlattın her yeri!

Tikki kaşlarını çatık konuma getirdi.

- Yine de minettar olmalıyım, bak Marinette uyandı!

-Hadi seni uykucu velet! Geç kalıyorsun, Tikki'yi kızdırma.

Siyah saçlı kız gözlerini devirmeden edemedi.

- Plagg, sana söyleceklerim var: Birincisi, bu unkanmış kılığınla beni azarlamaya kalkma. Anlaşılan pankek yapıyorsun. İkincisi, bunu anladım çünkü yaklaşık beş milyon iki yüz kırk üç bininci kere pankekleri yakacaksın. Kokusunu ezberledim.

-Aaaaaaa!

Oğlan koşmaya başladı.

-Üçüncüsü, o şangırtı sanırım Duusuu'nun desteği ile devirdiğiniz tavalardandı. Bahse varım, Duusuu onları yıkamamıştır.

- DUUSUU!

- İyi savuşturma Marinette, ama ben - Tikki - bunları yemem. Şimdi peri elbiseni çıkartma zamanı. Aklına gelen ilk kelimeyi haykır.

O bunları söylerken Marinette'in derya mavisi gözleri, birkaç gün önce özenle tasarlamış olduğu beyaz elbiseye takılmıştı. Üstünde siyah benekler vardı şimdi.

-Benekler mi?

O sırada bir ışık patladı ve Marinette'in vücudunu bir şeyler sardı. Kırmızı altyapılı siyah benekli etekten tüllü ve kabarık mini straplez bir elbise, aynı desende bir maske, kısa siyah bir bootieydi bu bir şeyler. Ayrıca siyah saçı zarif bir topuz olmuştu.

- Vay be Marinette! Uzun zamandır gördüğüm en zarif perisin! Çok özel bir büyün olmalı!

- Ya, öyle mi?

Tikki onaylarcasına kafasını salladı ve şefkat ile gülümsedi. O sırada gözünden bir yaş geldi. Minicik.

- Tikki, yoksa sen...

- Evet, ağlıyorum.

Marinette Tikki'nin boynuna atladı.

- Sadece 9 saat Tikki...

- Bu senin ilk ayrılışın.

Marinette, Tikki'nin kadife dokulu kıyafetini daha sıkıca kavradı.

- Marinette...

Kırmızı saçlı kız, ona sarılanın kollarından sıyırdı kendini.

- Hadi bakalım. Son bir hatırlatma yapalım. Rüyalarını yaratacığın çocuğun adı Adrien, Adrien Agreste. 13 yaşında. Bu kadar büyük bir çocuğu devralmanın sebebi eski perisinin rüyaları sebebi ile memnuyetsiz oluşu. Unutma, ne maskeni çıkartacaksın ne de ismini söyleyeceksin. Sana adapte olmasın. Ayrılmanız gerekebilir.

- Tamam, Tikki.

Tikki ön kapıyı aralayınca sert bir rüzgar içeriye girdi.

- Haydi bakalım Marinette, odaklan.

Genç kız gözlerini yumdu ve içinden defalarca tekrarladı:

"Adrien. Adrien Agreste. 13 yaşında.
Adrien. Adrien Agreste.
13ünde.
Agreste, 13, Adrien.
Odaklan Marinette.
Başaracaksın.
Başına bir şey gelmeyecek. Asla."

-Aaaaaaaaaa!

Marinette, gözlerini açtı. Boş, bomboş bir alandaydı. Ne bir hayat belirtisi, ne bir renk. Siyah da beyaz da değildi. Boşluk dedikleri bu olsaydı gerek. Boşluk...

"Burada güzel bir koru olsa fena olmazdı." diye iç geçirdi Marinette. O anda bir ağaç çıktı ortaya. Sonra bir tane daha ve bir tane daha... Yerler de çimlenivermişti. Demek düş-tech böyle çalışıyordu, tabi onun için.

Flashback, 3 years before

-Bugün rüya oluşturmanın teknolojisi hakkında konuşalım istiyorum. Aranızda ismini bilen var mı?

-...

-Ah, yok mu? Biz bu teknolojiye düş-tech deriz ve her bir peri için farklı bir işleyişi vardır. Bu sebeple bu teknolojiyi nasıl kullanacağınızı anlatamıyoruz. Kiminiz zorlanacak, kiminiz anında bulacaktır.

Flashback's end

Marinette, 9 saat boyu bir orman macerası ile eğlendirdi oğlanı. Bir süre sonra koru ortadan yarılmaya başladı. Marinette, bu evreye hakimdi. Adrien uyanmaktaydı. Şimdi burayı terk etmeliydi. Yukarı baktı. Tam da düşündüğü ve öğrendiği gibi kapı oradaydı. Tüm gücü ile zıpladı ve kapıya doğru ilerledi.

- Kyaaaaaa!

Ama kapıdan geri sekmişti.

- Niye çıkamıyorum!?

𝓛𝓾𝓵𝓵𝓪𝓫𝔂 | ladrienHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin