TATLI RÜYALAR GÜZELİM-TEXTİNG

22.

Mola yerine geldiğimizde kulaklığımı çıkartıp etrafa göz attım. Ayağa kalktım ve lavobaya gitmek için yanımdaki kişiye musade etmesi için birşeyler söyleyecektim ki yanımda oturan kişiyi gördüğüm an şok oldum.

3 saat boyunca ben Akın ile mi oturmuştum. Akın bana bakıp sırıttı. Onu itip otobüsten indim. Sol kolumdan biri tutunca dönüp kimin tuttuğuna baktım. Akın kolumdan tutmuş yüzüme sinirli bir şekilde bakıyordu. Akına döndüm ve
"Ne var?" Diye sordum. Tam ağzını açacaktı ki diğer kolumdanda biri tuttu.
Tuna'da sinirli bir şekilde bana bakıyordu.

"Senin ne işin var lan Arca'nın yanında!"

"Sanane. Belki özel bir işimiz var." Diye cevap verdi akın. Kollarımı sert bir şekilde kendime çektim.

"Ananızı satacam artık be. Nedir bu kollarımın sizden çektiği."dedim ve tuvalete girdim.

Elime yüzüme su serpip saçımı düzelttim. Bilerek yavaştan alıyordum işimi. Kapının önünde bekliyorsalar gitsinler diye. Tuvaletten çıktım ve otobüse doğru yol aldım. Tuna beni bekliyordu ve yüzünde güller açıyordu. Şüpheli bir şekilde yüzüne baktım ve

"Ne oldu?"

"Akın gitti ona seviniyorum." Dedi.

Otobüsün oraya doğru yürüdük ama otobüs yerinde yoktu.

"Yok artık." Diye söylendim.

"Ebesinin şeyi ama yani." Dedi Tuna'da. Sonra aklına bir şey gelmiş gibi gözleri büyüdü ve telefonu çıkardı.

"Kuzen sizin otobüs dinlenme tesisine geldi mi?"

"(...)"

"Bir arkadaşla dinlenme tesisinde kaldık. Bizide alın."

"(...)"

"Tamam bby"

Tuna bana döndü ve "Kuzenim karşı kolejde okuyordu. Daha dinlenme tesisine gelmemişler. Gelince bizide alacaklar."

Yüzümde bir gülümseme oluştu. Bir kaç dakika bekledikden sonra Tuna'nın kuzeninin bulunduğu otobüs geldi. Öğrenciler birer birer inerken Tuna'nın yanına gelen iki çocuk gördüm. Tuna ikisi ilede selamlaştı ve beni tanıttı.

"Bu benim arkadaşım Arca."dedi ve cocuklardan birini gösterdi ve

"Buda benim küzenim Esat." Dedi.

Çocuk Tuna'ya benziyordu ama Tuna kahverengi saçlıyken, Esat siyah saçlıydı. Yanında ki çocuğu tanıttı.

"Merhaba Arca. Buda benim en yakın arkadaşım Eray."

İkisinede kafamla selam verdim. Yaklaşık 7 kişi olan bir grup kız bize doğru geliyordu. Pardon düzeltiyorum Tuna, Esat ve Eray'ın yanına gelmişlerdi. 3'ünü ortalarına almışlar konuşuyorlardı. Suratımı astım ve telefonumu çıkardım. Çıkardığım sırada telefonum çaldı. Marketin arkasına gittim ve cevapladım.

Serdar: NEREDESİN ULAN SEN!

Arca: Bağırma ya. Hem burda kalmamız benim suçum değil.

Serdar: KİMİN SUÇU PEKİ! BENİM Mİ?

Arca: Sakın olur musun?

Serdar: OLAMAM. SEN BANA EMANETTİN! BAŞINA BİŞEY GELSE ANNENE NE DİYECEĞİM?

Arca: Tamam Serdar karşı kolejin otobüsü ile geliyoruz. Telaşlanma görüşürüz.

Serdar: En azından yanında Tuna varda o korur seni.

Telefonu kapattım ve marketin arkasından çıkacakken kafa kafaya biriyle çakıştım. Baktığımda Esat'tı.
"Uff! Kafam." Diye sızlandım. Onunda kafası acımıştı sanırım.

"İyi misin?" Diye sordum. Hala kafasını tutuyordu. Elimi elinin üstüne koydum ve elini kafasından çektim. Sağ elimle saçlarını kaldırdım ve anlına baktım. Sol elim hala elindeyken elimi daha sıkı tuttu. Gözlerine baktığımda mutluluk akıyordu. Elimi elinden çektim ve
"Eee...otobüsü kaçırmayalım." Dedim.

Utanmıştım ve bunu belli etmek istemiyordum. Otobüse bindim. Tuna Eray'ın yanına oturduğu için benim yanımada Esat oturdu. Otobüs kalktığında telefonuma mesaj geldi.

Tuna: İkiyken, üç oldu! Ufff!

Gülümsedim ve Esatla konuşmaya devam ettim.

***

❤

️İnşallah beğenirsiniz. Oy vermeyi ve yorum yapmayı unutmayın lütfen❤️