8.BÖLÜM

291 23 31
                                    

"Draco..." dedi Hermione. "Beni duyuyor musun? ""Evet Mione'm burdayım bak . Bana doğru gel. "Dedi Draco melodi gibi sesiyle. Hermione korkuyordu bunun yine bir rüya olmasından korkuyordu. Ama bu sefer değildi. Bu sefer her şey tüm gerçekliği ile karşısındaydı.

- Sen gerçek misin? Lütfen bana bunun bir rüya olduğunu söyleme.

-Evet Hermione bütün gerçekliğim ile buradayım.

- Seni çok özledim Draco. Neden böyle bir şey yaptın? Ben sırf sen üzülme diye hastalığımı sana söylememiştim ama sen kendi canına,  o güzel bedenine, kalbine nasıl kıydın da bir kalemde hepsini silip atabildin?  

- Bunları konuşmak için daha erken. Biliyor musun? Dediğin gibi ben seni görmeden dayanamadım bu bir sene boyunca işte bu yüzden ben hep seni izledim. Ama sen ağlayınca ben de ağladım ve sen sürekli ağlıyordun. Neden bu kadar yüklendin kendine? Senin bir suçun yoktu.

- En büyük suç zaten benim Draco. En başta söyleseydim sana bunların hiçbiri olmazdı.

Dedi Hermione. O sırada Draco dayanamadı ve kaç zamandır özlem duyduğu kişiye, ruhuna sarıldı. "Geçti Mione. Bak artık ikimiz de buradayız. Ve bizi engelleyen hiçbir şey yok.

"Gerçekten her şey bitti mi yani? Bütün bu çektiğimiz acılar bir anda dinecekse biz neden o dünya denilen cehennemde yaşıyorduk ki."dedi Hermione.

"Evet Mione her şey geçti. "


 (Şuan böyleler )

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.


(Şuan böyleler )

"Draco." "İlk tanıştığımız günü hatırlıyor musun? " dedi Hermione. "Tabii ki Hermione hiçbir zaman unutmadım ki."

~FLASHBACK ~

Bahar aylarıydı. Heryer günlük güneşlik. Kısacası güzel günlerdi. Hermione mini eteğini aşağı çekip duruyordu. Pek sevmiyordu etek giymeyi ama okul forması olduğu için mecburen giyiyordu.

Herşey çok sıkıcıydı Hermione'ye göre. Her şey aynıydı. Okula gidiyor , eve geliyor ödev yapıp tekrar yatıyordu. Bu okula geleli daha bir hafta yeni olmuştu. Bu yüzden herkes tanımıyordu Hermione'yi ki bu hoşuna da gidiyordu. Herkes tarafından tanınıp popüler olmak hiç ona göre bir şey değildi. O sadece bir iki dost istiyordu her daim yanında olacak. Şuana kadar birkaç kişi ile tanışmıştı. Harry, Ron, Ginny, Luna ve bir de Neville . Hepsi iyi insanlara benziyordu ve hiç yabancılık çekmemişti onlar yanındayken.
■■■■■■■■■
İkinci derstelerdi ve birazdan beden dersleri vardı. Nihayet zil çalınca dışarı çıktı. Okul dolabının yanına gitti ve şifresini girip spor çantasını aldı. Soyunma odasına girdiğinde yanlış bir yere geldiğini anladı. Çünkü bir erkek üstüne tişörtünü geçiriyordu. Hermione ' Tanrıya şükür en azından sadece tişörtünü giymemişti. ' dedi içinden.

Genç adam tişörtünü giydikten sonra karşısındaki güzel, çekici ve bir o kadar da tatlı olan kıza baktı. Okula yeni geldiği her halinden belliydi.

"Daha orada ne kadar bekleyeceksin. " dedi genç adam. Kızın yanakları kızarmaya başladığında daha çok keyif aldı . Ama genç kız arkasını dönüp gidiyordu ki çocuk onu durdurdu. "Merhaba. Sanırım pek iyi bir karşılaşma olmadı. Ben Draco. Draco Malfoy." Dedi ve elini uzattı. Hermione'de elini uzattı ve tokalaşırken "Hermione Granger " dedi .  İkisi de aynı anda  Tanıştığıma memnun oldum dediler ve bir anda gülmeye başladılar.

~FLASHBACK SONU~

"İyi ki o gün soyunma odalarını karıştırmışsın Hermione. Yoksa seni tanıma şansım olmazdı. " 

Umarım hoşunuza gitmiştir.

Oy vermeyi unutmayın. 😘

BAĞIMLILIK AUWhere stories live. Discover now