bölüm 11

7.8K 371 15
                                    

Sabah kalktım. Durun durun o genel lanet alarmla kalkmadım kendim kalktım. Ama sanki biri beni boğuyor gibi hissediyordum. Bu gün haftasonuydu. Abilerim ve Poyrazla gezmeye çıkacaktık. Ben üstüme giyinmek için dolabın önünde ne giysem diye düşünürken hepsinin alarmı çaldı. Yavaş yavaş kalktılar. Poyraz kalkar kalkmaz yatağıma baktı. Beni göremeyince doğruldu ve etrafa göz gezdirdi. Göz göze gelince yanıma geldi ve

" Günaydın" dedi

" Günaydın" dedim. Dolabıma baktı. Sonra bana baktı. Gözlerini devirip

" Ne giyicem diye düşünüyorsun herhalde çiğdem de böyle yapar-" sanırım ne dediğini yeni farketti ve bı anda sustu. Ona sarıldım bana sarıldı ve ayrılınca şöyle bı baktı dolaba. İçinden lacivert kot üstüne Beyaz gömlek verdi. Bı de beyaz ayakkabılarımi önüme koyup

" Hadi bunları giy" dedi . Başımı sallayıp banyoya girdim. Giyinip saçlarımı saldım. Dışarı çıktığımda Poyraz a baktım. Ben gibi lacivert pantalon giymişti. Beyaz tişört beyaz ayakkabı. Ona gulumseyip yanına gittim. Beraber dışarı çıktık. Abilerim bizi bekliyordu.

" Günaydın abilerim"

" Günaydın" diyip aşağı indik. Arabaya bindik ve yola çıktık. Hepsi sessizdi. Hep neşeli olan abilerim bugün pek neşeli değildi. Ben düşünürken çarşıya vardık. Beraber arabadan indik. Çarşıda gezmeye başladık. Gezdik. Mağazalara girdik. Poyraz benim için alışveriş yaptı. Ne kadar ihtiyacım olmasa da . En son yemek yedik. Keyifleri biraz olsun yerine gelmişti. Harikaydı. Arabaya bindik. Yaklaşık 15 dakika gittikten sonra bı patlama sesi geldi. Sonra da araba salladı. Hemen aşağı indik. İnmemizle etrafımızi yaklaşık 45 adam sardı. Poyraz bana yaklaştı. Tam yanıma vardığında ağzıma bı bez kapatıldı. Gözlerim kapanırken en son gördüğüm poyraz ın ensesine vurulan sopayla yere yığılışıydı.

Poyraz ın ağzından devam

Ensemin ağrısıyla gözlerimi açtım. Bı anda olanlar aklıma gelince hemen etrafa göz gezdirdim. Hareket edemeyince ellerime baktım. Şerefsiz teröristler ellerimi yukarıdan demire bağlamıştı . Hemen Oya ya bakındım. Ama kafamı çevirmemle oya yı bayıltan adamla göz göze geldik. Ona

" Oya nerde lan ne yaptınız ona "

" Ha ha ha sakin ol asker ne acele bu prensesimiz tatlı bı uykuda"

" Kes lan görücem onu buraya getir"

" Şşş o zaten burda sessiz ol uyandıracaksin" diyip kenara çekildi. Oya bı sandalyeye bağlamıştı. Ayakları ayrı elleri ayrı bağlıydı. Ağzında da bı bez vardı. Saçları önüne gelse de gözlerinin kapalı olduğu belli oluyordu.

" Oyaaa bana bak güzelim uyan Hadi Oya"

" Uyanmaz o "

" Ne yaptınız lan "

" Biz bir şey yapmadık"

" Uyandırın onu "

" Peki " dedi ve bana yaklaştı adam.

" Söyle bakalım sıcak mı soğuk mu "

" Ne demek bu "

" Sevgilini sıcak suyla mi soğuk suyla mi uyandıralim"

" Ilık" dedim hemen

" Aaa olmaz ya sıcak ya soğuk"

" Hayır"

" E peki üst üste dökeriz o zaman"

" Dur Allah'ın cezası dur soğuk" diye bağırdım. Gitti. Beş dakika sonra yanıda üç adamla geldi. Hepsinin elinde kova vardı.

SNİPERHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin