Töre

Bölüm 20

Töre
Bölüm 20
Songül: Damla kurtuldun galiba
Damla: Ama ben gidemem ki. Onların Hayatını mahv edemem ben
Songül: Saçmalama! Burda kalarak kendi Hayatını mahv edersin sadece! Git kurtul burdan
Neslihan: Sen kimin evine nasıl girdiğini sanıyorsun? Çabuk çık git burdan!
Aras: Damlayı almadan şurdan şuraya gitmem!
Hayat: Sen kimsin de Damlayı almaya geliyorsun?
Aras: Arkadaşıyım!
Damla: Ya onlara birşey yaparlarsa?
Songül: Söz veriyorum onlara birşey olmayacak. Hadi koş git!
Damla: Teşekkür ederim der gülümseyip Arasın yanına koşup sımsıkı sarılır
Damla: Aras!
Aras: Canım...
Mert: Hop! Siz Hayırdır ya? Sevgili misiniz?
Aras Damlayı arkasına alır
Aras: Sanane! Ister Sevgili oluruz ister başka birşey! Damla zorla evlendi zaten siz vicdansız Insanlar yüzünden
Mert: Bana bak! Benimle doğru düzgün konuş!
Aras: Konuşmazsam ne olacak? Ne yapacaksın?
Mert sinirlenip elini Havaya kaldırır. Tam vuracakken Ali gelip kolundan tutar
Ali: Sakın deneme!
Mert: Demek sende burdasın!
Eylül: Siz nasıl vicdansız Insanlarsiniz ya? Onlar daha Çocuk!
Mert: Eylül karışma istiyorsan!
Eylül: Neden? Burda böyle olaylar olduktan beri ben zaten karıştım bile!
Ali: Ben Damlayı alıp gidiyorum! Hiç kimse bana engel olmaya kalkmasın! Der arkasını dönüp Arasla, Damlayla ve Eylülle yürürler
Hayat: Ali! Yapma! Yanlış yoldasın!
Ali: Kusura bakma ama yanlış yolda olan sizsiniz! Der Konaktan giderler
Songül camdan bakıp gülümser
Hayat: Mert! Kardeşini çağır bana!
Mert: Ama Hayat Anne!
Hayat: Mert! Hadi!
Mert Songülün yanına gider
Mert: Songül. Hayat Anne seni çağırıyor
Songül: Neden? Ne istiyor benden?
Mert: Gayet iyi biliyorsun
Songül Hayatın yanına gider
Songül: Buyur Hayat Anne
Hayat Songüle tokat atar
Hayat: Yazıklar olsun sana! Sen nasıl Damla'nın gitmesine izin verirsin?
Songül: Ben gayet mutluyum...
Hayat tekrar vurur
Hayat: Yazıklar olsun!
Güney Konağa gelir ve Hayatın Songüle vurduğunu görüp Songüle arkasına alır
Güney: Yeter! Neler oluyor burda ya? Ne yaptığınızı sanıyorsunuz?
Hayat: Güney! Çekil! Seninlede uğraşmayalım!
Güney: Çekilmiyorum! Siz benim Karıma nasıl vurursunuz ya? Yeter artık!
Mert: Haddini açma Güney!
Güney: Yazık...
Eylül, Aras, Ali ve Damla Eylülün evine tekrar dönerler ve herkes oturur
Damla: Beni neden orda bırakmadınız? Keşke önce Aras iyileşseydi
Ali: Damlacım biz zaten seni sonra almak istedik Aras için ama Aras illa almak istedi seni
Damla gülümseyerek Arasa bakar
Damla: Sağol der Gülümser
Aras: Her zaman
Eylül: Damla sana birşey yapmadılar değil mi?
Damla: Şey... Yok...
Damla Denizden dayak yerken kolunda morluk olmuştur
Eylül: Damla? Sen bizden birşey mi saklıyorsun?
Aras Damlanın koluna bakar
Aras: Damla? Bu Ne?
Damla: Yok birşey. Düşmüştüm...
Aras: Yalan söyleme! Kim yaptı bunu?
Ali: Hayat Anne mi?
Damla: H-Hayır...
Aras: Damla söylesene kim
Damla: Deniz...
Ali: Deniz mi? Neden?
Damla: Sinirlendi
Aras: Ben ona bunu gösteririm der dışarı çıkar ve Konağa gider
Ali: Aras! Der arkasından bağırır
Damla: Ben giderim onunla der peşinden gider
Damla: Aras! Dur lütfen!
Aras: Damla! Beni durduramazsın!
Güney: Songül. Hadi gidelim burdan
Songül: Sen benimle boşanmak istemiyor muydun? Neden seninle geleyim şimdi?
Güney: Songül. Burda kalmaya izin veremem. Gel benimle der elini uzatır
Songül: Güney? Belki gerçekten bitmiştir bu iş? Olamaz mı? Belki bu eli tutmamam lazım
Güney: Songül... Saçmalama
Deniz Konak'tan dışarı çıkar ve Arası karşısında bulur. Aras Denizi bir yere kapatır
Damla kapıya vurur
Damla: Aras aç şu kapıyı!
Deniz: Aras Noluyor?
Aras: Deniz sen nasıl Damla'ya vurursun ya? Sen kimsin de Damlaya vuruyorsun
Deniz: Mesele bu mu?
Aras: Evet mesele bu! Adam mısın lan sen?
Deniz: Lan sanane! İster Severim ister döverim! Sanane!
Aras: Bana bak! Eğer bir daha Damla'ya vurduğunu görürsem seni bitiririm Deniz!
Deniz: Hayırdır? Sana noluyor? Yoksa...
Aras: Yoksa ne?
Deniz: Sen Damla'ya mı aşıksın Aras?
Aras bir an durup sadece Denize bakar
Son
Vote ve Yorum bırakmayı unutmayın
Sınır Vote 10 Yorum 15