Bölüm 7- Öykü

15 5 3
                                    


Hastahane de verilen eşyaları Damla'nın evine götürecektim. Ama eve girecek cesaretim yoktu. Mert'le birlikte giderken Mert "size hediye almıştı" dedi. Ben daha çok ağlamaya başladım. Eve geldiğimizde her yer Damla'nın yaptığı tablolarla resimlerle doluydu. Yatak odasına çıkıp elbiselerini bir kenara topladım. Evinden hiçbir şeyini atıp veya bir başkasına vermeyecektik. Kızlarla konuştuğumuzda Nehir'in büyüyünce görmesi gerektiğini düşündük. Mert bize aldığı hediyelerin olduğu valizi getirdiğinde içindekileri görünce şok olmuştum. hediye paketlerinin üzerinde özel olarak isim ve soy ismi yazıyordu. Hediye paketlerini alıp arabaya koydum. Evdeki birkaç şeyi düzeltip çocukların oyuncak ve elbiselerini aldıktan sonra her yere beyaz örtü örttük ve kilitleyip çıktık. Mert bu evde kalmayacağını kalamayacağını söyledi. Beni eve bıraktıktan sonra kendine ev bakmaya gitti. Çocuklara kimin bakacağını sormadım çünkü biz bakacaktık. Burak ve ben. Nehir Ediz'le oynarken bende onlara yeni bir oda yapmaya karar verdim. Zaten boşta 3 odamız daha vardı. Nehir'e ve Görkem'e ayrı odalar hazırlayacaktım. Hem yakın arkadaşım hem de iç mimarım olan Eren Yorulmazer'i aradım. Nehir'in odasını kendi odasına benzeterek hazırlamıştık.

Görkem daha küçük olduğu için ona beşik tarzı şeyler düşündük ve daha sade bir oda hazırladık

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

Görkem daha küçük olduğu için ona beşik tarzı şeyler düşündük ve daha sade bir oda hazırladık.

Görkem daha küçük olduğu için ona beşik tarzı şeyler düşündük ve daha sade bir oda hazırladık

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

Nehir'e yeni odasını gösterecektim. Ama "Benim zaten bir odam var Öykü teyzoş" diyecekti. Ona alıştıra alıştıra burada kalacağını anlatacaktım üzmeden kırmadan. Bu benim için çok zor olacaktı ama mecburdum. Mert'e hiç sormadan odalarını da hazırlamıştım zaten Mert'te bakacak durumda değildi. Ediz'in odasına gidip Nehir'i kucağıma aldım ve oturdum. Önce Ediz'le kalmak isteyip istemediğini sordum "Nehir'cim, Dora küçük olduğu için Ediz'in oynayacak arkadaşı yok. Bir tek sen varsın ve bende düşündüm ki biz de kalırsan hem Ediz ile hem de Dora'yla istediğiniz kadar oynayabilirsiniz" dedim. Nehir ellerine çırparak. "Oleyyy! Yaşasınn." dedi. Derin bir oh çekerek rahatlamıştım diyecektim ki Nehir "Annemle babam da mı burada kalacak?" diye sordu. Cevabı düşünürken o sırada Görkem ağlamaya başladı. Görkem'in yanına giderken Nehir ve Ediz'de peşimden geldi. Nehir Görkem'in odasına hayranlıkla bakarak "Burası kardeşimin mi odası teyzoş?" dedi. Gülümseyerek kafamı salladım ve "Hadi gel şimdi de senin odana bakalım" dedim ve Nehir'in odasına gittik kapıdan girince sevinç çığlıkları koptu ve Nehir'le Ediz mutluluktan sarıldılar. Ediz "Her zaman oyun oynayabileceğiz" dedi. Nehir hemen oyuncaklarının yanına gidip "bunlar benim oyuncaklarım değil mi teyzoşş?" dedi. "Evet. Hadi şimdi oyun oynayın bende Görkem'i uyutayım" dedim ve odadan çıktım. O sıra da Ömer geldi. Bana sarıldığında sanki bütün yorgunluğum geçmiş, acım hafiflemişti. "Yemeğe çıkalım mı?" diye sordu Ömer. Bende kafamı iki yana sallayarak "Olmaz çocuklar var" dedim. Ömer yanaklarımı sıkarak "Merak etme Burak'ı çağırdım, yolda geliyor. Hem ikimize de iyi gelir, kafan dağılmış olur biraz" dedi. Ömer'le lise'de tanışmıştık aynı servisteydik ve Burak'a her gün onu anlatıyordum. En sonunda sevgili olduk ve 9 senedir beraberiz. Ömer yanaklarımla oynarken Burak geldi. Bu çocuk hiçbir zaman kapıdan girmezdi içeriye. Her zaman bahçeye girer pencereden el sallardı. Artık bu duruma alıştığımız için bir şey demezdik. Burak içeriye girer girmez "Nehir nasıl?" diye sordu. "İyi. Bizde kalacağını söyledim ama nedenini daha söyleyemedim, sende ağzından bir şey kaçırma. Sütlerini içirmeden uyutma" dedim ve giyinme odasına çıkıp hazırlandım. Ömer'le Burak sohbet ederken "Hadi hayatım ben hazırım, Burak çocuklara dikkat et Dora'yla Görkem uyuyor. Ediz'le Nehir'de oyun oynuyor 1 saat sonra uyuyacaklar" diye tembih edip çıkmıştık. Burak'a güveniyordum ama yine de içim rahat değildi. Ömer sahilde arabayı park edip tekneye bindi. Merak etmiştim ama o benden önce "Soru sormak yok" demişti. Merakla giderken Kız Kulesi'ne geldik etrafta hiç kimse yoktu. Yukarı çıktığımızda her yer mum ve güllerle kaplıydı. 

 Masaya geçtiğimizde küçük bir takvim gördüm ve üzerinde kasım ayının 9'unda kalp vardı

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

 Masaya geçtiğimizde küçük bir takvim gördüm ve üzerinde kasım ayının 9'unda kalp vardı. Tabi ya bugün bizim sevgili olma günümüzdü. Ömer elimi tuttu ve "10. yılımız kutlu olsun karıcım" dedi. Gözyaşlarımı tutamadım. Normalde asla unutmazdım. Üzgün bir şekilde "Unuttum" dedim. Ömer gözyaşlarımı silerken "Biliyorum birtanem zaten çok kötü zamanlar yaşıyoruz. Unutman çok normal. Sıkma canını" dedi. Ömer'e bakarken ona bir kez daha aşık olduğumu anladım...

Geride KalanWhere stories live. Discover now