Bölüm 1- Damla

28 6 2
                                    

Her bindiğimde aynı korkuyu hissederek Mert'in elini sımsıkı tutmaya başladım. Mert yine aynı teselliyi verirken hostes kemerlerimizi takmamız gerektiğini söyledi. Mert korktuğum için kemerimi takarken bir kez daha ona deliler gibi aşık olduğumu anladım. Uçak kalkarken gözlerimi kapattım ve Mert'e sarıldım. 10 dk geçtikten sonra biraz daha rahatlayıp elinden tuttum. İçimde kötü bir his vardı. Çocukları Öykü teyzesine emanet etmiştim. Doğumdan sonra bu kısa tatil ikimize de iyi gelecekti. Mert İtalya'daki işlerini hallederken bende alışverişimi yapacaktım. Şanslıydım Milano moda haftasına denk gelmiştim ve bizimkilere -Öykü, Burak, Hilal, Yağmur, Zeynep, İlayda- özel tasarımlar alacaktım. Burak'ın o çok sevdiği ceketi nihayet bulmuştum. Alışverişimi tamamladıktan sonra kiraladığım arabama binip otele gittim. Kapıda Mert'le karşılaştık. "2 valizle gelip 4 valizle geri döneceğiz herhalde" dedi. Gülümseyip dudağından öptüm "Bunlar hediye aşkım" dedim. Odaya geçer geçmez Öykücüğümü görüntülü aradım. Çocuklar uyumuştu, burakla ikisi de dedikodu seansına geçmişlerdi. Aldıklarımı göstermedim sürpriz yapacaktım. İkisini de öpüp kapattım. Bugün aşırı yorulmuştum. Yatağa girip uzandım. Telefondan resimlerimize bakıyordum.
Gözlerimi açtığımda sabah olmuştu ve Mert uyuyordu. Valizlerimizi hazırladım ve Mert'i uyandırıp kahvaltıya gittik. Mert kahvaltıda "İşlerimi daha halledemedim 1 gün daha kalalım mı hem sen de gezmediğin yerleri gezersin" dedi. Ah şaşkın kocam üniversiteyi İtalya da okuduğumu unuttu herhalde. "Aşkım zaten her yerini biliyorum buranın hem ben çocukları çok özledim ben akşam döneyim sen yarın işlerini bitirince gelirsin" dedim. Akşama kadar birlikte güzel vakit geçirdik havaalanına gittik ve Mert'e sanki son sarılışım gibi sımsıkı sarılmıştım. "Seni seviyorum bitanem" dedim ve valizimi alıp gittim. Uçağa bindiğimde sarılacak ve elini tutacak kimse yoktu. O yüzden çok tedirgindim. Mert olsa "İyi şeyler düşünki iyi şeyler olsun karıcım" derdi. Neyse çocuklarıma kavuşacağımı düşünmeliydim. Aradan yarım saat dalan geçmişti. Her şey normaldi. Uçak 1-2 kere sallanmaya başladı. Zaten tedirgindim bir de üstüne böyle sallanınca iyice korkmaya başlamıştım. Hostesler açıklama falan yaptılar ama pek inandırıcı değildi. Altımda bir ıslaklık hissettim ve lavaboya gittim. Lavaboya giderken tarihi hatırladım bugün regl günümdü. Lavabodan dönerken hosteslerin arasında konuştuklarını duydum. Yardım gelmezse uçak düşecekti. Yerime giderken gözyaşlarımı tutamadım. Hostes arkamdan "Hanımefendi lütfen yerinize geçin" demesiyle yerime geçip telefonu elime aldım. Tam öyküye mesaj atacakken bu sefer daha şiddetli bir sarsıntı oldu. Korkudan ne yapacağımı bilmiyordum. Pilot anons da yapmıyordu. İyice endişelenmeye başladım. Aklıma direkt çocuklarım geldi. Ya ölürsem çocuklarıma kim bakardı. Ellerim titrediği için yazamıyordum bu yüzden hemen Öyküye sesli mesaj attım. "Öykü uçak düşecek eğer bana bir şey olursa çocuklarıma bakacağına söz v..."

Geride KalanHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin