Bölüm 2- Öykü

31 6 4
                                    

Telefonuma gelen bildirim sesiyle telefonumu aradım. Çocuklar telefonumu yine bir yerlere saklamıştı en sonunda yastıkları altında bulmuştum. Damlişkodan  mesaj gelmiş bu kız çocuklarını görmeden yapamıyordu. Attığı sesli mesajı dinleyecekken görkem - damlanın 7 aylık erkek çocuğu- ağlamaya başladı. Sonra dinlerim deyip odaya koştum acıkmıştı kuzucum Damlanın sağdığı sütlerden biraz ısıtıp verdim yavaş yavaş uyumaya başlamıştı o sırada benim oğlum Ediz ve Damla'nın kızı Nehir oyun oynuyorlardı. "Hadi çocuklar yatağa geçin bakalım masal vaktiiii" diyerek ellerimi çırptım. Ediz ve Nehir çok iyi anlaşıyorlardı yatağa geçip beni beklediler. Onlara masal anlatırken Ömer gelmişti -kocam- onlar yavaş yavaş uykuya dalarken üstlerini örtüp ikisininde bal yanaklarından öptüm odadan çıktığımda Ömer kapıda beni bekliyordu. Ona kocaman sarıldım "Aç mısın bitanem" dedim. Ömer kafasını iki yana sallayarak "Hayır canım yorgunum uyuyalım. " dedi. Tamam deyip yatak odamıza çıktık. O sırada telefonum çalıyordu. Hemen salona inip telefona baktım arayan Mert'ti. Telefonu açtığımda "Öykü Damla nerde?" diye sordu. Şaşkınlıkla "Siz beraber gitmediniz mi?" diye sordum. Mert "Evet ama bugün dönecektik benim işlerim bitmeyince 1 gün daha kalalım dedik ama Damla çocukları özledim diye gitmek istedi. Saatlerdir arıyorum ama ulaşamıyorum gelmedi mi hala?" dedi. "Üzgünüm Mert Damla daha gelmedi. Zaten gelse arardı." dedim aklıma o sırada Damla'nın mesajı geldi. Mert'e mesajı anlatıp telefonu kapattım. Endişelenmeye başlamıştım bu kız kaç saattir neredeydi? Damla'nın sesli mesajını dinlerken o sırada Ömer geldi "Hayatım ne oluyor bi sorun mu var?" dedi. Kafamı sallayıp bir saniye dedim. Damla sesli mesajında "Öykü uçak düşecek eğer bana bişey olursa çocuklarıma bakacağına söz v..." diyordu duyduklarım karşısında ne yapacağımı şaşırdım ellerim ayaklarım tutmuyordu bi anda yere düştüm ve ağlamaya başladım. Damla ölmüş müydü? Ömere anlattım. Ömer Mert'e haber verirken ben de Burak'ı aradım. Burak kızlara haber verirken ben de hazırlanmaya başladım. Karakola gidecektik. Yağmur ve hilal bizde kalıp çocuklara bakacaklardı. Burak'la biz de arabaya binip karakola gidecektik. Uçağın düştüğü haberi gelmişti ama ölen ve yaralılar belli değildi. Kaldırılan hastaneye gittik. Hastane de Zeynep ve ortağı İlayda vardı. Onlara sarılıp ağladım. Damla yoğun bakımdaydı. Kapı açılır açılmaz doktorun yanına koştum. Doktor "Fazla umutlanmayın durumu kritik kendinizi her türlü sonuca hazırlayın. Geçmiş olsun." dedi. O haberle Burak'a sarılıp ağlamaya başladım. Damla ölemezdi çocuklarımızı birlikte büyüteceğimize söz vermiştik...

Geride KalanWhere stories live. Discover now