1.4

541 88 22
                                    

    Hata varsa kusura bakmayın ^^ Oy ve yorum bırakmayı da unutmayın, iyi okumalar~ Geçen bölüm sadece bir (1) yorum geldiği için yazmayacaktım ama ok duckndnwbxuhv

    Jeno, arkadaşının gönderdiği adrese geldiğinden son defa emin olunca telefonunu cebine attı ve çevresinde Jaemin'i aramaya başladı. Jeno açısından oldukça tehlikeli bir durumdaydı Jaemin, ya Renjun'le aralarında yanlış bir şey olursa?

    Öyle bir şey olmaz, olamazdı, biliyordu işte. Zihninden bu saçma düşünceyi kovdu ve bütün dikkatini çok sevdiği Jaemin'i aramaya odakladı.

"Jaemin-ah? Nerdesin?"

Arkasındaki çalıdan bir kıkırtı duyunca hemen döndü ve çalının arkasındakine baktı, Jaemin kendisine sevgi dolu gözlerle bakıyor, gülümsüyordu.

"P-peki Renjun nerede?" doğru, sesi titremişti. Tehlikeli gelmişti kendisine öyle bakması.

Daha fazla soru soracaktı ki Jaemin'in eliyle yanına oturmasını işaret etmesiyle vazgeçti ve yere oturdu. Jaemin, yanındaki şişeden bir yudum daha aldı:"Babam bu akşam bir iş görüşmesinde. Bu yemeklerden ne kadar nefret etsem de zaman içinde bunun dışarı çıkmama yardım eden bir şey olduğunu anladım."

    Son yudumu alıp şişeyi sonradan atmak üzere bir kenara bıraktı:"Gecelerde özgürüm Jeno, inanabiliyor musun?" dedikten sonra gülmeye başladı kendi kendine.

   Jeno o zaman anladı ki, Jaemin sarhoş oluyordu. "Yoksa sen içiyor musun Jaemin-ah?"

    "Son zamanlarda edindiğim kötü bir alışkanlık, merak etme çok içmem." gözlerini tekrardan Jeno'ya odaklarken Jeno ürktü,"Sen de denemek ister misin?"

   Ne kadar kötü olabilirdi? Hem daha önce abisi Doyoung, sevgilisi Jaehyun'la içerken biraz şarap içmeye fırsatı olmuştu. Başını olumlu anlamda salladı ve Jaemin'in ona uzattığı şişeyi açıp içmeye başladı.

Beraber kafayı bulana kadar içtiler, ne dediklerini kontrol etmeyi bırakana kadar.

"Jaemin-ah, söylemem gereken bir şey var." dedi Jeno sevdiği çocuğun kucağında yatarken.

"Hm?"

Söylemek yerine kendi kendine güldü ve elleriyle yüzünü kapattı. Jaemin, Jeno'nun ellerini çekti,"Hadi ama söylesene, insanı merakta bırakma."

"Ben sanırım sana aşık oldum Jaemin."

Jaemin tekrardan gülümsedi, sıcacık bir gülümsemeydi bu. Kendisine yöneltilen bu bakışlarla Jeno neye uğradığını şaşırdı, hava ne ara bu kadar ısınmıştı?

Kucağından ayrıldı ve Jaemin'e yaklaşıp ona sarıldı. Ayrıldıklarında Jaemin'in de ona yaklaştığını görünce kıkırdadı ve elini karşısındakinin ensesine yerleştirerek ensesindeki saçlarla oynamaya başladı.

   Jaemin bir eliyle Jeno'yu belinden kavradı ve bedenlerini aralarında bir boşluk olmayacak şekilde birleştirdi. Yüzleri arasındaki o ufacık boşluğu ise Jeno'nun karşısındaki çocuğunkilerle buluşan dudakları kapattı.

   Sızana kadar birbirlerine sarılıp öpüştüler, hava sabaha karşın soğumuş, böylece birbirlerine daha da sokulmuşlardı.

    "İşte bu kısımda devreye sen giriyorsun Mark." Donghyuck'un sevecen sesini duymasıyla ayağa kalktı Mark.

    "Cidden bütün bir akşamı seninle geçirip bu ikisini taşımana yardım ederek geçirdiğime inanamıyorum." her ne kadar bunu söylenerek geçirse de içten içe mutluydu, bir kez daha eski günlerindeki gibi Donghyuck'la vakit geçirebildiği için.

    "Fena mı oldu? Beraber vakit geçirdik işte!"

   "Başka koşullar altında olsaydı daha iyi olabilirdi aslında."

   "İstersen başka bir gün bunu tekrar yapabiliriz Mark."

    "Bu ikisini taşımayı mı?" dedi onu sinir edeceğini bilerek.

     Donghyuck gözlerini devirdi ve arkadaşı Jaemin'i sırtına aldı:"Tabi ki hayır, buluşmayı diyorum."

     "Neden olmasın?"

     Mark'tan bu cevabın gelmesini beklemediğinden ne diyeceğini bilemedi:"Güzel. O-o zaman ha-haftaya beni okuldan alırsın, oradan da bir yerlere gideriz. Umarım okulun ne zaman bittiğini unutmamışsındır."

     "Normalde akşam dörtte bitiyor fakat bizi arkadaşlarının görmesini istemediğinden büyük ihtimalle Cuma akşamı kurs çıkışı seni almamı isteyeceksin, doğru mudur?"

     Donghyuck'un kendisine şaşkınlıkla bakmasıyla Mark güldü:"Ben senin ciğerini biliyorum. Ah neyse şunları arabaya götürelim, ne ara bu kadar ağırlardı?"

   
••••••

      Bugünkü bölüm bu kadardı, umarım hoşunuza gitmiştir! Sonraki hikayelerde görüşmek üzere~


   

scintilla||nomin [askıda]Where stories live. Discover now