Eve vardığımızda hemen arabadan indim ve hızlıca evin kapısına doğru ilerledim.Anahtarla kapıyı açtıktan sonra iki haftadır gelmediğim evimi özlediğimi anladım.Kapıyı kapatmadım.Çünkü Tae ve Yunjin arkamdan girmişlerdi.
Onları arkamda bırakıp hemen koltuğa yayıldım.Gözlerimi kapatıp favori koltuğumun rahatlığının tadını çıkarıyordum.Ama Tae sesiyle an'ımın içine etti .
Tae:MinMin hadi kalk yaaa.İki hafta hastanede uyudun!Şimdide mi uyuyacaksın!Yetmedimi?Hadi bir şeyler yapalım!
Beynimi ele geçiren huzursuz edici sesi neredeyse kafamı patlatacak hale getirmişti.Sinirle off'layıp
MinMin:Offf...Ne istiyorsun Tae!Ne kadar istersem o kadar uyurum!Sanane?!Sen kim oluyorsun ki?!
Dediğimde suratı düşmüştü.Ahh Minsoo dilini eşek arısı değil kobra soksun kobra(!). Söylediğine bak.Tam bir gerizekalısın.Yaa şimdi nasıl da kırılmıştır kalbi?Off gidip gönlünü almam gerek.
Hızlıca yukarı kata çıktığında "Tae"diye bağırdım.O sırada Yunjin mutfaktan çıkıyordu."Ne oldu" diye sorduğunda
MinMin:Tae'min kalbini kırdım.Gönlünü almam gerek
Dedim ve bende arkasından merdivenleri çıkıp odasının olduğu yere koşar adımlarla gittim.Kapı kolunu çevirdiğimde açılmıştı.Şükürler olsun ki kilitlememiş kapısını.Hayvan gibi daldım içeriye.Yatakta bağdaş kurmuş şekilde oturup duygusuzca boş duvarı izliyordu.Ama gözlerindeki hüznü görmek mümkündü. Hayvanca odaya daldığımda irkilse de sonradan bakışlarını aynı yere çevirmişti.
Yanına yaklaşıp yatakta ona yakın olacak şekilde boş bir tarafına oturdum.Ve kurumuş dudaklarımı dilimle ıslatıp konuştum.
MinMin:Tae...Ben...Bak gerçekten bilerek söylemedim.Sadece olanlar beni çok yıprattı...Artık düşüncelerimi,duygularımı kontrol edemiyorum.Ve istemsizce sana patladım...Özür dilerim... Affet.
Sözümü bitirdiğimde kafasını bana doğru çevirdi.Bir kaç saniye baktıktan sonra yeniden aynı yöne odaklandı.Pes etmeyip yeniden konuştum.
MinMin:Bak Tae eğer beni aff edersen şu yeni oyunda bilerek kaybederim.Ve sen kazanırsın.Ne dersin?Ya daaa...En sevdiğin çikolatadan bir koli alsam?
Tekliflerime tepki vermediğinde bu sefer başka bir teklifde bulundum.
MinMin:Tamam o zaman hani bana bir şeyler yapalım demiştin ya?Hadi çılgınca birşey yapalım.Mağazaya gidip bir şey bakalım sonrada fiyatını kasiyerle konuşup indirmeye çalışalım.İndirmeyi kabul ettiğinde kasiyere indirdiğimiz parayı değilde aldığımız şeyin satıldığı fiyatın parasını verelim.Ne dersin?
Bu teklifime de tepki vermedi. Düşün Minsoo .Buldum!Son olarak en çılgınca teklifimi sundum.
MinMin:Tamam.Anladım onları yapmak istemiyorsun.Ama bunu mutlaka yapmak isteyeceğinden eminim.Hadi dışardan bir grup insan toplayalım ve hepsine birlikte banyo yapmayı teklif edelim?
Tabikide şu an teklif ettiğim şeyi yapmayacağım.Sadece bir ihtimal benimle konuşmasını sağlamak için söylüyorum.
Umutlu gözlerle ona bakarken bir anda kafasını çevirdi ve yüzündeki ifadeyi değiştirmeden konuştu.
Tae:O lafı söylediğinde...Sanki...Sanki kalbimi yerinden koparmışlar gibi hissettim.Ben sadece...
Dediğinde gözünden bir damla yaş aktı.
Ve sözüne devam etti
Tae:Sadece senin bir kaç gündür girdiğin saçma sapan karamsarlıktan kurtarmak istedim.Geçirdiğin korkunç günleri unutmanı sağlamak istedim...Ama sen...Sen bana sen kimsin dedin...Belki beni ailenden görmüyor ola bilirsin...Ama b...ben seni görüyorum.Beni kıran şey buydu sadece...Rahatsız ettiysem özür dilerim.
Gerçekten kendimden nefret etmiştim.Resmen onu ağlatmıştım.Benim yüzümden üzülmüştü.Kendimi yok etmek istiyorum şu an.Söyledikleri kalbime dokunmuştu...Bu nedenle göz yaşlarımı serbest bırakmıştım.İkimizde ağlıyorduk.
Burnumu çekip konuştum.
MinMin:Ben...Ben gerçekten özür dilerim.Öyle demek istemedim.Biliyorum beni düşündüğünü,benim iyiliğim için söylediğini de biliyorum.Sen benim değerlimsin...Tabi ki seni ailem olarak görüyorum.Özür dilerim...Aff ettinmi?
Tae:Tamam aff ederim ama bir şartla
MinMin:Dinliyorum?
Tae:Şu son teklifin hala geçerlimi?
MinMin:Yagg saçmalama tabi ki hayır!Delirdinmi!Benimle konuşman için söylemiştim.İnsanlara nasıl bizimle birlikte banyo yaparmısınız diye teklif ede biliriz?!
Tae:O zaman aff etmiyorum.
Diyip kollarını göğsünde birleştirdi ve dudağını büzdü.
MinMin:Yaa Tae bak o olmaz.Diğerlerini yapa biliriz.
Dediğimde eski haline gelmişti.
Tae:Tamam onlar da idare eder ama gün sonunda güzel bir restorana götüreceksin beni.
MinMin:Tamam
Tae:Ve de hesabı sen ödeyeceksin!
Bıkkınca nefes verip
MinMin:Tamam!
Dediğimde ellerini birbirine çırpıp sarılmıştı.
Ben de sarılmasına karşılık ellerimi beline dolayıp sarıldım.
Onu çok seviyordum gerçekten.O çok saf,iyi kalpli birisi.Bazen gariplikleri ola biliyor ve hatta Yunjin'le nasıl ikizler diye düşünüyorum.Bir birilerine hiç benzemiyorlar.Yani hem karakter hem de görünüş olarak.Ama ortak yönleri var ikisininde.Nemi?
İkisi de iyi kalpli ve saflar.Belkide onları sırf bu özelikleri için seviyor da ola bilirim.Bilmiyorum.Ama bildiğim tek gerçek o ki, onlara çok değer veriyorum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
^^SUÇLAMA^^[J.J.K]
General Fiction"Birisini tanımadan yapmadığı şeyle suçlamak sizce doğru mu?"
(+_+)
En başından başla
![^^SUÇLAMA^^[J.J.K]](https://img.wattpad.com/cover/185356988-64-k73034.jpg)