[°_°]

23 3 2
                                        

  

1...2...3
Denildiğinde aldığım derin nefesi verdim. Verilen komutla son gaz ilerledim.Odak noktam sadece bitiş çizgisiydi.Kafamı çevirip rakibime bile bakmıyordum.Rakibim şu ana kadar yarıştıklarımdan bayağa iyiydi.Her an beni geçme ihtimali vardı.Bu ihtimali göz önünde bulundurarak daha da hızlandım.

Ben hızlandıkça o da hızlanıyordu.Biraz daha hızlanmasıyla aynı hizaya gelmiştik.Hızlı ilerlediğim için mesafe kısalıyordu.Bu beni daha da hırslandırıyordu.Yerimde sabitleştim.Ama ileriden gelen kırmızı kamyonla bedenimi tedirginlik kaplamıştı.Avuç içlerim terlemeye başlamıştı.Hızla gelen kamyon yan tarafımdaki motosikletle çarpıştığında şaşkınlıkla manzarayı izlemiştim.Hiçte iç açıcı olmayan görüntüyü reflex olarak açtığım gözlerimle istemsizce izliyordum.

Çarpışmayla aldığı darbe yüzünden havayla buluşan ,ardından savrularak soğuk zeminle bütünleşen bedene baktım.Ömrüm boyunca benim için kabus olacak bir görüntüyle karşı karşıyaydım.Patlama sesiyle irkildim.Olayın şokundan çıkıp önüme döndüm ama dönmemle sert bir engele çarpmıştım.Motosikletten fırlayan bedenim uzun sürmeden sert zeminle buluşmuştu.Aydınlık, bir anda korkunç karanlığa dönüşmüştü.Kaybolan görüntüyle ve kapanan bilincimle var olduğum dünyadan kopmuştum.İstemsizce korkunç karanlığın kollarına teslim olmuştum...

...

Açmak istememe karşı tüm ağırlığını verip bunu engelleyen göz kapaklarım açma diye emir veriyordu  adeta.Ama ben direnip zorla da olsa inatçı göz kapaklarımı açmıştım.Uzun zamandır karanlığa mahkum kalan gözlerim bir anda aydınlıkla kavuştuğunda yeniden kapatma hissi duymamı sağlamıştı.

Bulanık görüntünün netleşmesi için bir kaç kere gözlerimi kırpmtım.Netleşdiğinde etrafa göz gezdirdim.

Göz hizama önce beyaz bir tavan girmişti.Ardından burnuma dolan garip koku bir az miğdemi bulandırmıştı.Biraz daha gözlemledim odayı ,hastane odasına benziyordu.Galiba hastanedeydim.Yatakta doğrulmaya çalıştım.Ama kolumdaki serum ve başka kablolar buna izin vermiyordu.Bir daha kalkmaya yeltendiğimde kapının açılmasıyla duraksadım.

Tae:Hey!Dur ne yapıyorsun?Yorma kendini!

Minsoo:Tae?

Dedim kısık sesimle.
Hızlı bir şekilde kapıyı kapatıp yanıma geldi.Yatağın boş tarafına oturdu.Ani bir şekilde sarıldığında büyük bir acı hissetmiştim."Ahgg"diye  inledim.Kaburgalarımı kıracak şekilde sarılan Tae acıyla inlediğimde  sırtımda olan kollarını gevşetmiş ve bir çırpıda ayrılmıştı.Telaşlı bir şekilde yüzüme bakıp

Tae:MinMin b...ben...ö-özür dilerim.Çokmu yandı canın?
Dedi.

Acıdan buruşturduğum yüzümü eski haline getirip gülümsedim.Benim için endişelenmesi önemli hissettirmişti.Elimi yanağına koyup

Minsoo:Ben iyiyim Tae.Merak etme.Özür dilemene de gerek yok.

Dedim.

Tae:B...Ben ç...çok korktum sana bir şey olacak diye.

MinMin:Korkmana gerek yok.Bak bir şey olmadı işte.

Dolan gözleriyle bana baktığında gözlerindeki endişeyle bana hissettirdiği önemseme içimde duygu hissini uyandırmıştı.Ve benden habersiz gözümden bir damla mutluluk belirtisi olan göz yaşı akmıştı.Göz kırpmadan birbirimizi izliyorduk,taki odanın kapısı hayvancasına açılana kadar.

^^SUÇLAMA^^[J.J.K]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin