The Words That Explain My Life

CHAPTER VII

 

"Her gün sadece seni düşünüyorum. Gözlerimi kapasam bile gene sadece seni düşünüyorum. Seni gördüğüm her an, kalbim hızlanıyor, nefes alamıyorum." –FTISLAND, I Wish

 

 

Yuri, Yoona'ya kahverengi gözleriyle bakıyordu. Bakakalmıştı. Az önce duyduklarına inanmak istemiyordu. KY'nin kendisi olduğuna inanmak istemiyordu.

Yoona, başını Yuri'ye bakmamak için başka taraflara çevirdi. Bunu söylememesi gerekiyordu. Bu kadar erken açıklamaması gerekiyordu.

Yuri sakinleşmeye çalışıyordu. Yoona'dan bir açıklama bekliyordu. Ama o konuşmayacak gibiydi. Sormak istiyordu, ama kelimeler boğazına yapışmış gibiydi. Çıkmıyorlardı.

"KY, sensin. Ne kadar şey gördün bilmiyorum ama... O sensin." Yoona ona bakmadan söyledi. Yuri yutkunup Yoona'ya yaklaştı.

"Be-Beni... Ne zamandan beri tanıyorsun?" Yoona başını indirip ellerine baktı.

"Okula ilk başladığım gün. Orada oturmuş, ağlıyordun." Yuri, Yoona'nın okula geldiği ilk günü hatırlıyordu. Çünkü okulda en çok ses çıkaran günlerden biri olmuştu. Yoona'ya bakmaya devam etti.

"O günden sonra başkalarının sana ne dediklerini duydum. Bu beni sinir ediyordu... Bazen kendimi tutamıyordum." Yoona'nın gözlerinden bir damla gözyaşı düştüğünde Yuri endişelenmeye başlamıştı.

"Sana attıkları laflar, beni acıtıyordu. Seni onlardan korumak istedim." Yaşlar gözlerinden akmaya devam ederken Yuri, Yoona'nın yanaklarından tutup kendisine bakmasını sağladı.

"Ağlama... Lütfen." Yuri'nin parmakları, Yoona'nın yaşlarını silerken Yoona tekrardan konuştu.

"Ailen hakkında laf atıyorlardı, ba-baban yok diye... A-Ama bunun ne kadar acıtabileceğini bilmiyorlar..." Yoona'nın gözleri git gide ıslanıyordu. Yuri'nin parmakları silmek için yeterli değildi artık.

"Başarılı bir öğrenci olduğun için laf atıyorlardı... Bu kötü bir şey değil ki... Sen annen için, kendin için yapıyordun bunu..." Yoona başını kaldırdığında gözleri tekrar birbirini bulmuştu. Yoona'nın gözlerinde ki acı, Yuri'yi de acıtmaya başlamıştı. Farkında olmadan Yuri de ağlamaya başlamıştı.

"Görünüşüne laf atıyorlardı... Ama sen, sen... Çok güzelsin." Yuri'nin kalbi hızlıca atmaya başladığında gözlerinden yaşlar daha çok akıyordu. Annesi dışında ilk defa biri ona bu kelimeyi söylemişti. Annesi dışında ilk defa biri onu korumak istemişti. Annesi dışında ilk defa biri onun acılarını anlamıştı.

"Senin üzülmeni istemiyorum, bu yüzden söz veriyorum Yuri, onlar seni kırmak için, seni acıtmak için geldiklerinde karşılarında beni bulacaklar." Yoona kendi gözyaşlarını umursamayıp başparmaklarını Yuri'nin yaşlarını silmek için kullandı.

"Ağlama... Ağlaman bana daha çok acı veriyor."  Yuri, Yoona'nın dokunuşuyla birlikte gözlerini kapayıp kendini onun kollarına bıraktı.

*İKİ GÜN SONRA*

 

Jessica arabasının etrafını dolaşıp duruyordu. Kolunda ki saate baktı. Geç kalmıştı. Kim Jessica Jung'u bekletme gibi bir saçmalık yapardı? Ve Jessica neden bu saçmalığa sinirlenmiyordu?

"Jessi, üzgünüm geç kaldım." Tiffany evinden çıkıp Jessica'nın arabasına doğru koştu.

"Sorun değil, çabuk bin." Tiffany arabaya bindikten sonra Jessica da hemen diğer tarafa oturdu.