Kıskançlık

11.7K 503 48
                                    

Medya:Savaş

💗💗💗💗💗💗💗💗💗💗💗💗💗

Girişte bir topluluk vardı ve ortada da tanıdık bir yüz. BUSE.

Yere oturmuş ağlıyordu ve Savaş da etraftakilere bağırıp çağırıyor du.

Arabadan indim ve hemen Busenin yanına gittim.

Ona sarıldığımda o da bana sarıldı. Onu yerden kaldırdım ve kalabalığı geçerek Çağanın arabasına doğru götürdüm .

Çağan şaşkın gözlerle hala olay yerine bakıyordu . Sonra gözü yavaşça bize kaydı .

Gözlerimden anlamış olacak ki soruşturmadan hemen arka kapıyı açtı .

O sırada arkamızdan bir bağırtı koptu . Arkamı döndüğümde Savaş hızlı adımlarla bize doğru geliyordu .

"Sen ne hakla bana söylemeden Buse yi alıp götürmeye çalışırsın " diye birden bağırınca irkildim ve bir adım geriye gittim .

Çağan bana bağırdığı için öylece durmadı ve Savaşın üstüne yürüdü .

" Sen kimsin lan . Nasıl bağırırsın Denize "

Müdahale etmem gerektiğini düşünerek araya girdim ve bende bağırdım .

"Ya siz napıyorsunuz. Buse bu haldeykende mi kavga ediyorsunuz . Buseyi sakin bir yere götürelim dedik abartıyorsun Savaş "

Hiç bir şey demeden Buseyi Çağan ın arabasından indirip kendi arabasına doğru götürdü ve bindirdi .

Bende Buse yi yalnız bırakmamak için Çağana dönüp " Bende gidebilir miyim? Lütfen . Buseyi yalnız bırakmak istemiyorum ."

Çağan dikkat et diyip Savaş a bağırdı .

" Saçının teline zarar gelirse senden bilirim KARA."

Bende arkalarından gidip Busenin yanına arkaya bindim .

Birlikte gözüme tanıdık gelen bir eve geldik . Nerden tanıdık geldiğini düşünürken kafama dank etti .

Tabi ya bu Savaş la benim kaldığımız evdi .

Buse ağlamaya devam ediyordu . Ne olduğunu deli gibi merak ediyordum ama anlatacak durumda olmadığı için sormadım .

Savaş arabadan inip arka kapıyı açıp Buseyi çıkardı . Bende diğer kapıdan inip hala ağlamaya devam eden Buseye destek olurcasına koluna girdim ve Savaşın evine doğru yürüdük .

Eve girdik ve Savaş Buseyi daha önce görmediğim bir odaya götürdü ve yatırdı .

Sonra odanın kapısını kapatıp bana döndü ve salonu işaret etti .

Söylediğine uyarak salona geçtim .

Savaş tekli koltuğa otururken bende çaprazında ki ikili koltuğa oturdum ve merak ettiğim şeyleri söylemeye hazırlandığım sırada Savaş benden önce davrandı ve " Busenin anne ve babası o daha çok küçükken öldüler ve Busenin ailesiyle benim ailem çok yakın olduğu için Buse benimle beraber büyüdü . Tabi bunları bilen çok az olduğu için benimle Buseyi birlikte bu eve girerken görenler dedikodu yapmışlar . Neymiş arkadaş ayağına herkesi kandırıp birlikte oluyormuşuz . İşte böyle şeyler . Sonra gelip bunu Buseye söylemişler. Buse de yıkılmış . Okula geldiğimde ağlıyordu bende dayanamadım . Bu yani Buseyi sık boğaz etme ."

Duyduğum şeylerle donakaldım . "Ta-tamam" diyebildim.

O sırada kapı çaldı ve Savaş kapıya bakmak için ayağa kalktı .

Kimin geldiğini merak ederek ayağa kalktım ve kapıya doğru yürüdüm .

Kapıda güzel hatta çok çok güzel bir kadın vardı . Ayrıca çok da sexydi.

Kızın sarı saçları etkileyici bir biçimde parlıyordu . Üstünde deri bir şort , şortun altında file çorap , üstünde ise siyah bir atlet vardı . Tabi yine siyah deri ceketini ve siyah topuklu ayakkabılarını unutmamak lazım .

Savaş kızın karşısına geçmiş bir şeyler söylüyordu . Duyabilmek için biraz daha yaklaştım .

"Bugün müsait değilim . Buse burda ve onuda gönderemem çok kötü durumda . O yüzden bugün olmaz . Ama yarın ben sana adresi atarım ."

Bunları duymamala bir adım geri gittim o sırada arkamdaki sehpanın üzerindeki vazo yere düştü ve bakışlar bana döndü .

Utanarak ve sinirle başımı yere eğdim ve " Ö-özür dilerim " kahretsin kekelemiştim.

Sonra ceketimi ve çantamı alarak yanlarından sıyrılarak hışımla evden dışarı çıktım ve sinirle yürümeye başladım .

Yüzümdeki sıcaklıkla ağladığımı anladım . Kahretsin neden ağlıyordum ki . Savaş benim neyimdi de onu kıskanıyordum . O sırada yanımda bir araba durdu .

Savaş olduğunu sanmıştım ama Tunç güneş gözlükleriyle bana bakarak sırıtıyordu . Yüzümü görünce sırıtması yavaşça soldu.

" Deniz . Noldu sana ? Ne bu halin . " Diyerek arabadan indi ve yanıma geldi . Ağlamam şiddetlenirken o anlık refleksle Tunç a sarıldım . Oda bana sarıldı ve arabanın ön kapısını açıp beni bindirdi . Sonra kapıyı kapatıp kendi tarafına bindi .

Yolculuk boyunca ben ağladım o da anlayışla bana bir soru bile sormadı .

Evimi sordu bende tarif ettim ve beni evimin önüne getirdi . Tam ineceğim sırada kolumdan tuttu ve yanağımdan hissedemeyeceğim kadar hafif bir şekilde öptü .

" Kendine iyi bak . Yat ve dinlen "

"Teşekkürler Tunç ."

Eve girdim ve doğruca odama çıktım . Görünüşe göre evde kimse yoktu .

Ağlayarak yatağıma yattım ve kendimi uykunun güzel kollarına bıraktım .

💗💗💗💗💗💗💗💗💗💗💗💗💗💗

Umarım beğenirsiniz. Uzun zamandır bölüm yayınlamıyordum ve yorumlarınız sayesinde yayınladım .

Sizi seviyorum .
Bir de kitabıma kapak yapabilecek varmı . Varsa lütfen bana yazsın

Yorumlarda saçmalamak serbest😁

Oylarınızı ve yorumlarınızı esirgemeyin . 😍❤️

DEMİR KOLEJİ Where stories live. Discover now