O gece sokakta sadece yürürken bir kadın görmüştü. Güzel, zengin ve her erkeğin isteyebileceği türden bir kadındı bu. Küçük adımlarla yolun kenarında yürürken ona yetişmiş ve "İyi geceler." demişti tatlı bir sesle.
Esmeralda, daha önce hiç böylesine güzel bir şeytanla karşılaşmamış ve bir gün onun kendisini de ziyaret edeceğini düşünmemişti. Ama işte buradaydı. Onun için burada, karşısında duruyordu. Herkes onun kimseyi sevemediğini söylese de Esmeralda diğerlerinin kaderini yaşamayacağına inancı tamdı. Kader onları burada karşılaştırdıysa Esmeralda doğru kişiydi.
"İyi geceler."
"Adın ne?" diye fısıldadı bir adım daha yaklaşarak. Öyle zarifti ki, Esmeralda bayılacağını düşündü. Başı dönüyor, her yanı yaşlı bir insan gibi titriyordu.
"Esmeralda."
"Evine kadar sana eşlik edebilir miyim Esmeralda?"
Genç kadın kendisine uzatılan kolu hevesle tuttu ve yürümeye başladılar. Onun kokusunu buradan bile hissedebiliyordu. Bir erkeğin temiz ve hoş bir kokuya sahip olması da çevresindeki adamlara göre oldukça şaşırtıcıydı.
"Kaç yaşındasın?" diye sordu Esmeralda. Ona yapılan lanetten haberi vardı elbette. Cadı, kalbini aldığında aynı zamanda sonsuz bir yaşamı da ellerine vermişti. Ve lanet bozulana kadar tek bir yaş bile yaşlanmayacaktı. Esmeralda her zaman genç kalmak isterdi doğrusu. Eğer o da bu lanete kapılsaydı kalbini asla aramaz ve hayatın keyfini çıkarırdı.
"Yirmi üç."
"Kaç yıldır yirmi üç yaşındasın?"
"İnsan bir süre sonra saymayı bırakıyor."
"Ama yaşlanmamak güzel değil mi? Genç ve güzel olmak, sonsuza kadar."
Zayn gülümsedi. Gülücüğü keder doluydu. Bu aptal kız, duygulardan arındırılmış boş ve ızdırap dolu sonsuz bir yaşam hakkında ne bilebilirdi ki? İnsan doğmalı, büyümeli ve hayatı dolu bir şekilde geçirdikten sonra ölmeliydi. Ölüm eşsiz bir deneyimdi şüphesiz. Fakat belki de Zayn bu eşsizliği asla yaşayamayacaktı.
Esmeralda' nın o kişi olmadığını anında anlamıştı. Buna rağmen evine kadar ona eşlik etti ve sonra genç kızı yatağına yatırdı, elbiselerini üzerinden çıkardı. Kadının güzel bir vücudu vardı ancak bu bile Zayn' i heyecanlandırmıyordu.
Kadının bacakları arasındaki yerini aldı ve ona hayatı boyunca unutamayacağı bir gece verdi. Yapması gerekeni yaptığında ise kızın yüzüne baktı ve dudaklarına son bir aşk öpücüğü kondurdu.
"Kalbini bana ver." diye fısıldamıştı Zayn.
"Her şeyim senin."
Elini kızın göğsüne soktu ve efsunlu kalbini söküp aldı. Acı dolu bir nefes bırakmıştı kız. Ama bu yine de Zayn' in umrunda değildi. Avcunda ışıldayan kalbi hiçbir beklentisi olmadan kendi göğsüne yerleştirmeye çalıştı. Tıpkı diğer yüzlerce kalpte olduğu gibi bu kalp de göğsünü aşamadı, içeri giremiyordu.
Bunu gören Esmeralda ağlamaya başlamıştı. Hayal ettiği bu değildi. O doğru kişi olmalıydı!
"Seni ilk gördüğümde," dedi Zayn acıyla. "O olduğundan emindim... Kalbini alamam Esmeralda."
Kızın kalbini tekrar göğsüne yerleştirdi ve sonra üzerinden kalktı. Yere saçılmış kıyafetlerini üzerine giyerken Esmeralda da yatağı terk etmişti.
"Lütfen, bir kez daha dene. Kalbim sana ait! Sana ait olmalı!"
"Hiçbir zaman bana ait olmayacak."
YOU ARE READING
the curse of the stolen heart • malik
Fanfiction"Sonsuz yaşamın acı bir arayış içinde geçecek. Duygularını kaybedeceksin. Kırlardaki solgun bir ot tanesi kadar hissiz olduğunda yediklerin ağzında sadece çamur tadı bırakacak." Zayn göğsüne dokundu. "Acıyor." "Aşk acıtır." dedi kız. "Yazık ki, sen...
