AŞKIN İZMİR HALİ

-6- ASLA!

Uyandığımda direk saate baktım. İlk defa bu kadar erken uyanmıştım. Saat 11e geliyordu. Banyoya gidip yüzümü yıkadım ve saçlarımı terleyen ensemden çekerek ev topuzu yaptım. Merdivenlerden seke seke inerken sağ ayağım sızladı. Daha sonra açık televizyonun karşısına oturarak sabah programı izledim. Annemler evde değildi.

Çok geçmeden telefonum çaldı. Sena arıyordu "Efendim Sena'cım."

Sena hıçkırarak ağlıyordu. Erkan piçi bu kızı üzdüyse gurupça dövücektim. "Merve, Erkan ve ben ayrıldık!"

"Ah birtanem, söyle nerdesin! "

"Spor aletlerinin olduğu yerdeyim."

"Hemen geliyorum canım."

Telefonu kapattım. Açlıktan ağzım kokarken Sena'nın yanına gidemezdim. Bir de koku ile onun gözlerini yaşartmaya merak değildim. Mutfakta hemen birşeyler atıştırıp altıma etek üstüme body giydim. Saçlarım çok güzeldi bozmaya kıyamamıştım. Telefonumu alıp dışarı çıkarken anahtarı almayı ihmal etmedim. Kapıyı kitleyip spor aletlerinin nerede olduğunu düşünmeye çalıştım.

Sanırım spor aletleri derken koşu bandından bahsetmiyordu çünkü 20 metre yürüyünce birkaç teyzenin Ankara'dakilere benzer park aletleriyle spor yaptığını gördüm. Sena ise kenarda banka oturup ağlıyordu. Yanına gittim. "Erkan'a yumruk atmak istiyorum. Tanıdığım en güçlü kızı ne hale getirdi.Bana bir zamanlar erkekler için ağlama diyen kızı ne hale getirdi."

"Suç Erkan'da değil bende. Erkeklerin bağlanmaktan korktuğunu bilirsin. Bense ona gelecekten bahsettim. Onunla evlenme hayallerimi paylaştım. Tam bir aptalım. Kaç çocuk doğrucağımıza bile karar verdim. O ise bağlanmaktan korktuğunu söyledi ve ara vermek istedi. "

"Şuanda o yumruğu sana atmak istiyorum."

"Ben de kendime atmak istiyorum."

"Hayır, sen böyle bir olayda nasıl kendini suçlarsın. Alo? Farkında mısın? Bunu daha kibar nasıl söylerim bilmiyorum ama ERKAN SENİ APTALLAŞTIRIYOR."

Hala ağlıyordu. Sanırım lafa daha yavaş başlamalıydım. Derin bir nefes alarak sözlerime devam ettim "Okan beni bıraktığında onu delilercesine seviyordum. Seninle o gece konuştuktan sonra bir kez daha ağlamadım. Sen bana ilham oldun ağlamam için. Şimdi de ben sana ilham olacağım. Erkekler ağlanacak kadar değerli değildir Sena. Ya da ağlanacak değerli erkeğini bulamamışsındır. Seni kolayca ağlatan bir erkeğin peşini bırakıp biraz etrafına bak. Bir erkek uğruna, ilk alkolünü rezil olmamak için içme. İlk sigaranı,ilk öpücüğünü, ilk beraberliğini. Bunları ilk evleneceğin erkekle paylaş. Seçici ol. Sırf senden büyük ve havalı diye bir erkeğe hayran olma. Sana ilgi duyanlara bak. At  gözlüğü takma. O zaman etrafını göremezsin. Ne zaman o gözlüğü takmalısın biliyor musun? Doğru insanı bulunca."

"Kolaymış, doğru insanı nasıl bulacağım?"

"O seni bulur. Senin ayağına gelir. İlk adım erkekten beklenir her zaman. Anca seni çok seven bir erkek ilk adımı atar. Eğer seni her gördüğünde kalbi maraton koşmuş gibi atıyorsa, seni inanılmaz bir aşkla inceliyorsa, kıskandığı halde senin mutluluğunu seyrediyorsa senin gerçek aşkın budur."

Sena gözünde biriken yaşları tek kırpışta akıtırken bana sarılmıştı "Sen iyi bir dostsun Merve... Çok iyi bir dost."

Şu duygusal anda iki lezbiyen çift gibi gözüksek de Sena kısa sürede bağlamıştı beni kendine. Yanlış kararlar alsa da mükemmel bir arkadaştı. Sarılmamızı bitirdiğimde omzuna düşen saçlarını ellerimle kulağının arkasına sıkıştırdım. "Hadi şimdi eve git dinlen biraz, uyandığında yepyeni bir Sena istiyorum. Okan'ı aşmamda en iyi yardımcı uyumaktı."