[1]

1K 74 38
                                    

Ben, Jeongguk ve 2 kişi daha bir odaya geçmiş birbirimize bakıyorduk. Bu okula geleli 2 saatten fazla olmuştu ve hâlâ neler yapacağımızı bilmiyorduk. Sadece bir bahçede toplanmış ve buraya gelme amacımızı anlatmışlardı. Ve pek anlayan olduğunu düşünmüyordum, çoğu şey fazlasıyla karışıktı çünkü.

Aynı sınıfta olanları aynı katta ki odalara 4'erli şekilde dağıtmışlardı. Her sınıfta 24 kişi olduğu için bir katta sadece 6 oda vardı, bir de ihtiyaçlarımız için banyo yerleri. Ayriyeten ise odalarda da birer tane banyo bulunuyordu. Okul fazlasıyla büyük gözüküyordu dışarıdan, bir kısmı sadece bizim ve hocaların olduğunu tahmin ettiğim odalardan oluşuyordu, diğer bir kısmı ise gerekli olan derslerden ve yapabileceğimiz aktiviteler için ayrılmıştı. Güçlerimizi öğrenmek için olan ders yerlerini daha görmemiştik, oraya yarın ineceğimizi bu yüzden de bugün tanışmamızı istedikleri için serbest bırakmışlardı.

Okulda 4 düzey vardı. İlk düzey bizim gibi çaylak olanlardan oluşuyordu. İkinci düzey ise güçlerinin yarısını kontrol edenlerden oluşuyordu, üçüncü düzey ise tüm güçlerini kontrol edenlerden oluşuyordu. Son düzey olan dördüncü düzey hakkında sadece herkesin o düzeyde olmadığını biliyordum. Biraz merak uyandırıcı olduğu açıktı fakat soru sorma hakkımız o konu hakkında yoktu.

"O zaman tanışalım?" dedi esmer teni olan çocuk hepimize bakarak. Çantamı kalacağım yatağın oraya koyup onlara döndüm. "Ben Jimin." ne diyeceğimi bilemediğim için sadece adımı söylemiştim. Jeongguk bu halime gülüp diğer çocuklara döndü.

"Ben de Jeongguk." dedi aynı benim gibi. Esmer olan Jeongguk'a bakmış daha sonra ise bana bakmıştı. "Ben Taehyung." bu sefer ise hepimizden uzun olan çocuk konuşmuştu. "Bende Yugyeom." herkesin hali bi' garip olduğu için gülmeden edememiştim, Jeongguk'ta anlamış benimle güldüğü zaman Taehyung ve Yugyeom da gülmüştü.

"Ee kaç yaşındasınız?" diye sordu Yugyeom masanın orada ki sandalyeye oturup.
"19 oldum bu ay." Jeongguk yatağa oturup beni de yanına çekti. Kafamı son anda üst ranzaya çatpmaktan kurtarmıştım. Aptal velet, biraz daha dikkatli olsa ne olacaktı

"Bir ay sonra 20 oluyorum." diye homurdandım Jeongguk'a tip tip baktıktan sonra. "Bende iki ay sonra 20 oluyorum." dedi Taehyung bize bakıp gülerek.

"Ne yani en küçüğünüz ben miyim?" Yugyeom fark ettiği şeyle homurdandu. Ay olarak Jeongguk'tan küçüktü, ve de o boyla hepimizden küçüktü.

Birden bire çalan zil ile birbirimize baktık. Bu da neyin nesiydi?

"Zil için başka ses bulamamışlar mı ya?" Yugyeom çocuk gibi mızmızlandığında elimde olmadan gülüp kapıya ilerlemiştim. Kapıyı açmamla bizim gibi koridorda olan öğrencilere baktım. Birini durdurup ne olduğunu sorduğuma durup zilin ne olduğunu söylemiş ve gitmişti, bizimkilere dönüp yemek zili olduğunu söylememle kapıya yöneldiler. Hep beraber çoğunluğun olduğu tarafa ilerledik. 

"Jiminiee.." koluma girerek sırnaşmaya çalışan Jeongguk'u itmeye çalışıyordum fakat tabi ki de itemiyordum. "En büyüğümüz sensin ama en kısa da sensin. Nasıl bir his hyung?" tam ona döndüğümde hızla ve gülerek Taehyung'un arkasına saklandı ve Taehyung şaşkınca bize bakmıştı, haline gülmüştüm çünkü şaşkın hali hem komik ve hem de tatlıydı.

"Sen kime gülüyorsun ya? Bak hâlâ gülüyor." mızmız bir çocuk gibi koluma asılan Jeongguk gülmemi daha da çoğaltıyordu, hep olduğu gibi yine beni başkasından kıskanmıştı. "Tamam, sakin ol kurabiyem."

Yemek faslı sesli bir şekilde geçmişti çünkü herkes hâlâ tanışma derdindeydi. Çoğu kişi şimdiden arkadaş bile olmuştu, Taehyung ve benim gibi. Ah bir de, Jeongguk Yugyeom ile konuşup beni satmıştı ve aynı ranzada kalmak istemişti. Bunun için ona trip atacaktım.

Stronger | YoonminHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin