-''Sen...Beni kandırdınız! Medhat bunu öğrenince hepinizi öldürecek.''

Adam bana iyice yaklaşıp:

-''Önce biz onu öldürmeyelim de!''

-''Ne yaptınız ona nerde o?!''

-''Ona bir şey yapmadık ama sana her an herşeyi yapabilirz.''

-''Bırakın beni!''

-''Duydum ki seni kaçıranlara aşık oluyormuşsun? Ee artık bende bir aşk bekliyorum tatlım.''

Bana iyice yaklaşıp elini yüzümde gezdirdi.Gezdirdiği eline vurdum.Önce şaşırarak bana baktı ardından tek kaşını kaldırıp bana tokat attı.Attığı tokatla yere düştüm ve daha fazla tutamadığım gözyaşlarımı boşaltıverdim:

-''Götür şu küçük zilliyi.Onun icabına akşam bakacağım.''

Parker beni birden olduğum yerden kaldırdı ve sürüklereyek merdivenlerden çıkardı:

-''Bırak beni canımı yakıyorsun!''

-''Eğer sesini kesmessen daha çok yanacak canın!''

-''Aşağılık pislikler!''

İşte bir tokatta ondan yedim.O tokat beni bir odaya savurdu.

-''Kes sesini şıllık yoksa patrondan önce ben işimi halledeceğim seninle.''

Kapıyı hızlıca çarpıp kilitledi.Ağladım.Medhat'in beni kurtarması için dua ettim.Bir an önce beni bulması için dua ettim.

Odanın içinde deli gibi bağırıyordum.Kapıya duvara yumruk atıyordum.Birden aklıma çantam geldi.Telefonumu alıp Medhat'i arayabilirdim.Çantam yatağın üzerindeydi onu araba bırakmadığım için Allah'a şükrettim.Hemen içinden telefonumu alıp Medhat'i aradım.Uzun uzun çaldı fakat cevap vermiyordu.Bir sürü sesli mesaj bıraktım.En sonunda açtı:

-''Zehra?''

-''Medhat beni kaçırdılar acele et bir çiflikteyim Seattle'ın çıkışında bu adamları tanımıyorum kurtar beni lütfen çok korkuyorum.''

-''Ben... ben seni kurtaramam.''

Birden başımdan aşağı kaynar sular döküldü.Sanki nefesim kesildi.Boğuk bir sesle:

-''Ne demek kurtaramam.Beni kaçırdılar... Bana... bana tecavüz edecekler...''

-''Benim önemli bir toplantım var beni bir daha arama.''

-"Ne dediğinin farkında mısın?''

-"Sen benim için sadece bir eğlenceydin Zehra.Şimdi ufak bir eğlence için işlerimi bozup bu adamlara bulaşamam bir daha beni aramasan iyi olur çünkü sana yardım etmeyeceğim''

Kekeliyordum:

-"Me...Medhat..."

-"Senin gibi küçük bir kıza aşık olacağımı mı sandın?Bitti anlıyor musun?Seni sevmedim,sevmiyorum,sevmeyeceğim..."

Telefonu birden kapattım.Kalbim daha fazlasını kaldıramazdı.Bunları söyleyen adam Medhat olamazdı.Ben onu sevmiştim, güvenmiştim.O beni yarı yolda bırakmazdı.Ben şimdi ne yapacağım?Kalbim o kadar kırık ki parçaları kayboldu sanki bedenimde.Kalbim sıkışıyor.Duvarlar üzerime geliyor.Kriz geçirecektim.Hayır buna izin veremezdim dayanmalıydım.İlacım yanımda yoktu.Ellerim titremeye başlamıştı bile.Uyumalıydım.Yatağa attım kendimi ama faydası yoktu.Ya burada kriz geçirip gerçekten ölecektim ya da kurtulmaya çalışıp ruhumun ölmesine şahit olacaktım.Bu kadar erken pes edemezdim.Uyumalıydım.Yatağın baş ucunda duran gümüş takı kutusuna zorla uzandım.Ensemin hizasına getirdim.Bunu yapabilirdim.1,2,3...

Buldum SeniHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin