Mark
Uçuşa sadece 15 dakika kalmıştı. Elimde telefon ile bekliyordum.Nedensizce birşey bekliyor gibiydim ama ne olduğu bilmiyordum.
Uçuşa 5 dakika kala uçaktaki yerimi almıştım.
Jackson
Havaalanına gelir gelmez arabayı ulu orta bırakmış ve içeri koşmuştum.Muhtemelen uçağa yetişemeyecektim ve havaalanının içinde deliler gibi koşuyordum.
İnsanları ittirerek görevlinin yanıns ulaştım.
"Amerikaya uçacak olan uçak kalktı mı?"
"Hayır, henüz değil."
İçeri dalarak görevlileri geride bıraktım ve uçağın içerisinde Mark'ı aramaya başladım.
İşte orda ,camdan dışarıyı izliyordu.
Hızla yanına giderek minik bavulunu çıkardım ve Mark'ın kolundan tutarak onu kaldırdım.
"Ne yapıyorsun ya!"
"Yürü gidiyoruz.".
"Ben gelmiyorum."
"Gidiyoruz dedim Mark ,zorluk çıkarma?"
"İSTEMİYORUM ZORLA MI GÖTÜRECEKSİN?"
Uçaktaki herkes bizi izlerken etrafa göz gezdirip tek elimr bavulu aldım ve diğer elimle ise biraz eğilik Markı tek hamşede omuzuma alarak uçaktan inerken Mark tepiniyordu.
"YA BUNR ZORLA BU RESMEN!"
"EVET ZORLA.Sonra konuşucaz az rahat dur!"
Havaalanının önündeki araybım yanında giderek Markı yere bıraktım ve ön koltuğa bindirdim.
Bavulunu bagaja koyarken o inmişti.
"Grk buraya! Bin şuna Mark."
"Binmicem.Naptığını sanıyorsun uçağım kaçtı? Ailem geceleğimi zannediyor.!"
"Senin ailen benim.Şimdi bin hadi.."
Sinirli bir nefes alatak bindiğinde bende bindim ve evime sürdüm.
Aradaban inip ,bavulu da çıkarttığımda önden içeri girdim ve Mark da peşimden girdi.
"Evime neden götürmedin!?"
"Artık burda kal."
"Hayır?"
"Otur önce konuşalım...hadi sevgilim."
"Sevgilim he ? Milletle öpüşüp koklaştıktan sonra birde sevgilim diyebiliyor musun sen bana.? Yüzsüz."
İç çekerek onu koltuğa oturttum ve karşısına geçtim.
"Mark ,özür dilerim.Ben senin yaptığını sandığım için öyle delirdim...A-ayrıca kızı kim söyledi.?"
"Jinyoung! Hemen birine koşmuşsun aferin sana.Git o kıza tamam mı ? İstemiyorum seni.Hem bana vurup hem de kız bulmuşsun! BEN SENİ NASIL AFFEDEYİMM BE?!"
Başımı eğdim.Diyecek birşeyim yoktu.Ama kızla ileriye gitmeyecektim.Bir anlık öfkemden di hepsi.
Yüzünü avuçladım ve mırıldandım.
"Özür dilerim.Anla beni lütfen.Bir anlık öfke ileydi..."
"Kemerle vurduğun yerler hala acıyor Jackson! Nasıl yapabildin? Nasıl vurursun bana sen?! Nekadar korktuğumdan haberin var mı? Seni affetmek gelmiyor içimden.."
Mark
Sinirle yanaklarıma yerleştirdiği ellerini itekleyerek kalkıp çıkış kapısına gittim ve kapıyı açtığım gibi Jackson kapıyı kapatıp beni kapıya yasladı.
YOU ARE READING
~YOU'RE MY BİTCH ~
FanfictionMark sevildiğini sanıyordu.Oysa herşey ona oynanan bir oyundu.Onca zaman oyunu farketmediği gibi , o gece olanları kaydeden kamerayı da farkedememişti.
