11¦yanlışların içerisindeki doğrular

4.1K 470 177
                                    

Kaoslu bir bölümle karşınızdayım, umarım beğenirsiniz. İyi okumalar
°°°°°°°

Lisede diğer yıllara nazaran daha hareketli zamanlarımız olsa da genelde kavgayla uğraşan kişiler değildik. Evet, belki okulda popülerdik veya gözdeydik ancak hiçbir zaman 'kötü çocuk' havalarında olmamıştık. Ufak tefek kavgalar ve laf dalaşları dışında pek bir olayımız olmamıştı, bizim için böylesi daha iyiydi. Ama bir gün Jimin'lerdeyken sırtında fark ettiğim morluklar bazı şeylerin başlangıç noktası olmuştu.

Yeni çıkan oyunu büyük bir heyecanla oynarken anın heyecanıyla üzerindeki kolsuz tişörtü çıkarmıştı. Oyun bittikten sonra yatağa yüz üstü uzandığında ben de yanına yatmıştım ama gözüme takılan izlerle doğrulup yavaşça dokundum.

"Jimin, bu izler ne böyle?"

Yastığa gömdüğü başını hafifçe kaldırıp ellerimin olduğu yere bakmaya çalıştı.

"Önemli bir şey değil. Ver hadi şuradan tişörtümü de giyeyim."

Parmaklarımla gördüğüm izlere dokunurken bir yandan da endişeyle yüzüne bakıyordum.

"Ne demek önemli bir şey değil. Morluklar var burada. Ne oldu çabuk söyle."

"Bir şey yok dedim Taehyung. Geçen atıştım biraz birileriyle orada oldu sanırım."

Sinirle ve endişeyle ellerimi çektim sırtından. Konu kendisi olduğunda bu kadar umursamaz davranması beni deli ediyordu. Eh basitinden uyku düzenine dikkat etmiyordu, bazen öğünleri atladığı oluyordu. Kendini sürekli öne atıyordu, ben ısrar etmedikçe izin vermiyordu, Jimin bazen gerçekten yoruyordu beni.

"Benim neden haberim yok bundan? Ne zaman oldu? Çabuk anlat her şeyi."

Ciddi olduğumun farkına varmış olacak ki kendisi de karşıma oturup derin bir nefes aldı. Yüzünden anladığım kadarıyla pek de gurur duyulacak bir şey değildi.

"Geçen gün, sen okuldan erken çıkmıştın ya. Bir yere gidecektiniz annenle, o gün oldu."

Devam etmesini söylercesine ona baktığımda sıkıntıyla nefes verip yandaki tişörtünü üzerine geçirdi bir çırpıda.

"Sen gittikten sonra birkaç kişi geldi yanıma. Saçmalayıp durdular. Aslında bulaşmayacaktım ama içlerinden biri senin hakkında saçma sapan şeyler söyleyince de dayanamadım indirdim yumruğu."

"Jimin sana kaç defa dedim tek başına kavgaya girme diye. Söyleseydin bana birlikte hallederdik."

Suçlu bir çocuk gibi boş bakışlarla baktı yüzüme birkaç saniye boyunca, ben de ona kızgınlıkla baktıktan sonra tişörtünü sıyırıp yatağa yatırdım.

"Krem var mı sürelim, daha çok morarmasın."

Başıyla yan taraftaki çekmeceyi işaret edip üzerindeki kumaşı tamamen çıkardı. Elime aldığım kremi morluklara sürdükten sonra yavaş yavaş ovmaya başladım.

"Acıyor mu?"

"Acımıyor, çok büyük bir şey değil. Krem yeterli olur."

Onaylamaz bakışlarla ona baktığımı fark ettiğinde küçük bir kıkırtıyla saçlarını dağıtıp başını tekrar yastığa koydu.

Ertesi gün okul çıkışında eve giderken bize gelmekte olan birkaç kişiyle kulağıma eğilip fısıldadı.

"Bunlardı işte sataşanlar."

Üzerlerinde okul kıyafetleri olmayan ama hemen hemen bizim yaşlarımızda gözüken üç kişi yanımıza geldiğinde ister istemez gerilmiştim. İçlerinden biri bir adım öne çıkarak yüzündeki iğrenç sırıtış ile Jimin'e baktı.

b(oy)est friends forever | vminHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin