sectumsempra | drarry texting

sectumsempra | thirteen

Harry gördüklerine inanamıyordu.

Ya da inanmak istemiyordu.

Draco yıllarca bunlarla mı mücadele etmişti? Baba dediği bu adam, ona bu eziyetleri mi yaşatmıştı? Ve Harry bütün bunları yeni mi öğreniyordu?!

Lucius Draco'ya vurduğu zaman kalbinin bir parçasını öylece kesip atmışlar gibi geldi Harry'ye. Nefes almakta zorlanıyordu, kalbi ağrıyordu.

Draco'su düşmemişti. Duruşundan yine ödün vermemişti. Yine her zaman olduğu gibi güçlüydü. Kendini sıkıyordu yine. Gözlerini sımsıkı yummuştu. Yumulu gözünden bir gözyaşının aktığını gördü Harry.

Draco gözlerini yavaşça açtı, onu gördü. Harry kocaman olmuş, dolu gözleriyle ona bakıyordu. Draco burukça gülümsedi ona, ben iyiyim diyordu sanki. Gözünden bir damla yaşın aktığını hissetti Harry.

Lucius Malfoy şimdi de Draco'nun saçlarını tutmuş çekiyordu. Harry öfkeyle yumruklarını sıktı. Çek pis ellerini onun üzerinden!

Draco'nun kulağına bir şeyler fısıldadı. Draco hala tepkisizdi.

En sonunda Lucius asasını çekti, bu da Harry için son damla oldu.

"Avada-!"

Hoop, Küçük Lucius asasız kalmış.

"SAKIN!"

Harry tüm gücüyle haykırdı, sinirden gözü dönmüştü. Bu bok torbası kılıklı şey, onun Draco'sunu öldürecekti, öyle mi?! Patlar-Uçlu Kelekerler ile Cincüceler'in evlenmesi bile böyle bir şeyden daha olasıydı!

Lucius şaşkınlıkla kocaman olmuş gözlerini Harry'ye çevirdi, nefret bürüdü gözlerini.

"Potter!" diye tısladı. "Yine sen demek, öyle mi? Nasıl boyadın oğlumun gözünü?"

"Oğlum deme bana."

Harry bir an Lucius kalp krizi geçirecek sandı. İyi de olurdu aslında, kurtulurlardı. Ama malesef olmadı. (Bak sen şu yazarın işine)

"Bana sakın bir daha oğlum deme."

Draco gözleri yerdeyken konuştu. Gözleri hafifçe kızarıktı.

"Ne dedin sen?" Lucius öfkeyle tısladı.

"Beni öldürmeye çalıştın." dedi Draco sesini yükselterek. "Yıllarca seni memnun etmeye çalıştım, beni biraz olsun sev istedim. Ama sen beni hiç sevmedin." Şimdi Lucius'a bakıyordu. Sakin bir yüz ifadesiyle konuştu, sesinde kararlılık vardı. "Ama artık yeter. Ben daha fazla sana katlanmayacağım. Sevdiğim kişiyi sen seçmeyeceksin.  Ben Harry'yi seviyorum, onunla birlikte olmama engel olamayacaksın. Sen kendini ne sanıyorsun ki? Sana hayatım boyunca bağlı kalacağım sanıyorsun değil mi, sana hiç karşı çıkmayacağımı falan? Söylüyorum işte; bundan sonra sana baba dememi bekleme. Değerli vaktini boşa harcama." Draco Lucius'a son kez baktı, gözlerinde şimdi korku değil saf nefret vardı. Daha sonra yere, Lucius'un ayağının tam dibine tükürdü. Geri dönüp şatoya doğru yürümeye başladı.

Harry de son kez Lucius'a nefret dolu bir bakış fırlattı, Draco'nun arkasından yürümeye başladı.

••••

"Draco?"

Harry erkekler tuvaletine girerken gördü Draco'yu. Aynaya bakıyordu. Gözleri şimdi daha da kızarmıştı, ağlamamak için kendini hala sıktığı belli oluyordu. Harry yine gözlerinin dolduğunu hissetti.

Draco hızla arkasına döndü, Harry'ye doğru yürüyüp ona sımsıkı sarıldı. Harry de hemen kollarını ona sardı, kokusunu içine çekti. Şimdi boş tuvalette Draco'nun hıçkırıkları duyuluyordu.

"H-Harry ben öz-özür diler-im. Be-beni b-böyle görmeni is-is-istemezdim."

"Sorun değil Draco. Ben her zaman yanındayım." Harry geri çekilip Draco'nun yanaklarına ellerini koydu, doğrudan gözlerinin içine baktı.

"Sen benim için her zaman mükemmel birisin Draco, o adam buna engel olamayacak. Sana karşı hissettiklerim hiçbir zaman değişmeyecek. Sen her zaman benim Draco'm olacaksın. Sadece benim Draco'm."

Draco gülümsedi, yüzünü tekrar Harry'nin boynuna gömdü.

"Hep senin olacağım."

Harry de gülümsedi. "Hep senin olacağım."

••••

tam şu an final yapasım geldi ya ndmajfksjfösnmcd tam finallik bölüm olmadı mı *-*

ama.. size iki bölüm sonra demiştim, yani önümüzdeki bölüm final dlsjdkfksmcmc

neyse öperim çok xx