sectumsempra | drarry texting

sectumsempra | nine

Harry gergindi. Çok gergindi.

İlk defa insan içine el ele çıkacaklardı ve nasıl bir tepkiyle karşılaşacaklarından hiç emin değildi.

Gerçi kendisine nasıl davranılacağı umrunda değildi, ama Draco'ya kötü davranılmasına dayanamazdı.

Harry ne durumdaysa, Draco da aynı durumdaydı. Harry'ye kötü davranılırsa katil olmaktan çekinmezdi.

Büyük Salon'un önünde buluştular. Harry Draco'ya göz kırptı, Draco ise kıkırdadı. Harry için tapılası göründüğünün farkında değildi.

Draco Harry'ye elini uzatıp gözleriyle Salon'un kapısını gösterdi. Harry derin bir nefes aldı, Draco'nun elini tuttu. Beraber yürümeye başladılar.

Kapıyı açıp içeri girdiklerinde herkes arkadaşlarıyla gevezelik edip kahvaltısını yapıyordu. Harry'nin ısrarları üzerine Gryffindor masasında oturacaklardı.

"Hey! HARRY VE MALFOY EL ELE!"

Gryffindorlu ve siyahi bir çocuk olan Dean Thomas onları fark eden ilk kişi olmuştu.

"Buraya doğru geliyorlar!"

"Draco?!"

Slytherin masasından Pansy ağzı bir karış açık onlara bakıyordu. Sadece o değildi aslında, hemen hemen herkes öyle bakıyordu onlara.

Draco ona sırıttı ve yürümeye devam etti. Hermione ve Ron gülerek bakıyorlardı ikisine de. Draco ve Harry de onlara gülümsediler. Hemen yanlarına gittiler.

Hermione Harry'ye sarıldı hemen, tebrik üstüne tebrik yağdırdı. Draco'ya da sarıldı ancak yaklaşık 3 saniyelik bir sarılış oldu. Bu her ne kadar Draco'nun canını yaksa da belli etmedi, gülümsedi. O sırada sırtına inen bir elle bir anlığına nefesi kesildi. Ron onu tebrik etmek amacıyla sırtına vurmuş, ancak bu vuruş biraz fazla sert olmuştu. Kahkahalarla gülmeye başladılar.

Dean Thomas, Draco'ya alayla "Eee Malfoy, Harry iksirin etkisinden ne zaman kurtuluyor?" diye sordu. Draco da gülerek "Siktir git Thomas." dedi. Harry de ona "Seamus'la nasıl gidiyor Dean?" dedi. Dean kolunu Seamus'ın omzuna attı. "Mükemmel." dedi. Bir yandan da işaret parmağıyla baş parmağının ucunu birleştirmişti. Yine güldüler.

Harry Draco'ya çaktırmamaya çalışıyordu ancak bir şey dikkatini fazlasıyla çekmişti. Crabbe ve Goyle onlara doğru bakarak birbirleriyle fısıldaşıp duruyorlardı. İyi bir şey konuşuyor gibi gözükmüyorlardı. Harry Draco'yu yalnız başına bırakmamaya özen göstermeliydi. O iki goril de manyaktı çünkü, Draco'ya zarar verebilirlerdi.

Harry Draco'yu korumayı düşünüyordu, ancak Draco'nun da aynı şeyi düşündüğünü bilmiyordu tabii. Harry'ye çaktırmamaya çalışıyordu ancak Crabbe ve Goyle onlara fazla kötü bakıyorlardı. Harry'yi yalnız bırakmamayı aklına not etti.

Ancak aklına gelen şeyle gülümsedi. Crabbe ve Goyle gibi iki mankafa onlara ne yapabilirdi ki? Onların aşklarından daha büyük tek şey Tanrı'ydı.

Rahatlamalıydı.

Yemeğini yemeliydi.

Harry'nin de aynı şeyi düşünüp gülümsediğini bilmeden.

×

helloo.

naber fksjcmvnmc

ben de iyiyim tşk

öperim çok xoxo

behlül kaçar bebeğim mucks~