1.KADER

1.3K 13 1
                                    


Hoşgeldin hikayeme :)
Öncelikle şunu bilmelisin ki bu hikaye 5 yıl önce yazıldı ve son bölümler ile ilk bölümler arasında bariz bir fark var. Yani demek istediğim yazdıkça satırlarım daha da güzelleşti. Elbet mükemmel bir yazar değilim ama hikayeme şans verip okursan pişman olmayacaksın. Olabildiğince klişelerden uzak bir hikaye yazmaya çalıştım ama tabii ki de hatalarım var. Ve sen sayın okuyucum bu konuda bana yardımcı olacağından eminim. Birlikte bu hikaye daha da güzelleşecek. Yorumlarını önemsediğimi bilmeni isterim.
Tekrardan Hoşgeldin aramıza 🥰

                                     15 Mart 2023..





"Hayal içinde hayal yazmak "

Hayırlısını istemiştim her zaman ve çok şükür istediğim gibide olmuştu.Zorlu sınav süresince çalışmış gerisini Allah'a bırakmıştım. Tevekkülümün yerine gelmesine çok seviniyordum.Inanıyordum ki istediğim ve kazandığım bölüm kolay kolay kimseye nasip olmazdı.O yola adım atarken bile çok farklı hissediyordum. Bir şeyleri başaracağıma inanarak adım attığım bu yolda şimdi de yanlışa tekabül etmeyecek şeylere yönelmek için dua ediyordum.İlahiyat benim için bambaşka anlamlar demekti. Huzur , maneviyat,ruhen iyi hissetmek,aşk gibi bir çok anlamdır.Kazanmakla her şey hallolmaz demişti din hocamız .Bu sözü dün gibi aklımda tutuyordum.Biliyordum bazı zamanlar zorlanacaktım.Bu sadece benim bölümüm için geçerli değildi. Üniversite bambaşka bir dünyaydı.Bu dünyada bazı zamanlar nefes almam zorlaşacak gibi hissediyordum fakat gerçek dünyaya nispeten ne kadar zorlanabilirdim ki ? Yaşadığımız çağın gerçekleri kendimce uydurduğum dünyayı sollardı bile.Fazla düşünmek istemediğim için sağ ayakla adım attım içeri. Etrafı süze süze gidiyordum.Şu an içimdeki duyguları sol tarafıma baskı uygulayan organım sayesinde anlıyordum.Heyecanlıydım.Hem de çok fazla.Fakülteler birbirine çok yakındı.Bu ilk geldiğim gün zorlanacağımı işaret ediyordu.Ve nitekim de öyle oldu. Burası gerçekten çok karışıktı. Acaba hangi fakülte benimdi? İnsan şuraya bir tabela koymaz mıydı ? Gözüm kolumdaki saate ilişti. Beş dakika kalmıştı.Başımı kaldırıp etrafı derince mercekledikten sonra sonunda aradığımı bulmuştum. Dün bu kapıdan girmiştim görmek amaçlı. Istikamete dogru yürüdüm. Içeri girmeden önce cam kapıya asılı olan notu okudum.
"Kız ev arkadaşı aranıyor 0534..."
Aslında bunu kaydetsem iyi olurdu.Tatilden geç döndüğümüz için yurt bulamamıştım.Universiteme de her gün üç otobüs değiştirerek gelemezdim.Telefonuma numarayı kaydettikten sonra içeri girdim.Sınıfımı iyi tanıyordum.Dün üç defa kontrol etmiştim. Hızlıca sınıf kapısına ilerledim fakat kapalı kapıyı görünce panikledim.'Sakin ol ve kapıyı açıp özür dile ardından sırana geç ' Içimdeki konuşmayı yaptıktan sonra besmele çekip kapıyı tıklattım ve kapıyı açtım. Şu an heyecandan kalbimin sesini bile duymak üzereydim.En büyük korkum ise saçmalamamdı .Ben heyecanlanınca saçmalayan biriydim !
Görüş alanıma orta yaşlarda erkek bir hoca girmişti. Kapıyı ardımdan kapatıp içeri geçtim. Sınıfa bakınca küçük çaplı şok geçirdim.Demekki ilahiyat fakültesine açık insanlar da geliyormuş.Etraftan duyduğum kadarıyla bu olasılık sıfırdı ama benim sınıfımda tek bir kapalı bile yoktu benim dışımda.
-Evet kızım. " Sesi sert çıkan hocayla irkilip sınıfı incelemeyi kestim.
-Hocam geç kaldım...Özür dilerim. " Kafasıyla geç işareti veren hocaya uyup boş bir sıra aradım.Çoğu kişinin gözleri üzerimdeydi.Huzursuz hissetmeye başlamıştım. En arkada boş sıraya geçtim. Çantamı masaya bırakıp derin bir nefes aldım.
-Evet arkadaşlar öncelikle birbirimizi tanıyalım değil mi?"
Herkesten onaylayan mırıltılar çıkmıştı.Ön sıradan başlayan sırayı bende dinlemeye başladım.Çok geçmeden sıra bana gelmişti. Sakince ayağı kalktım. Herkesin gözü üstümdeyken kasılmıştım.
-Helya Doğan , Sakaryalı'yım." Dedikten sonra oturdum. Heyecanım yavaş yavaş geçmişti.Ama başıma bir ağrı girmesine engel olamamıştı. Tanışma faslı bitmişti. Şimdi herkes hocayı izliyordu.
-Mühendislik fakültesinde bu yıl baya yakışıklı genç ve güzel bayan varmış. Hepiniz hoşgeldiniz. "
Mü-mühendislik fakültesi mi?
-Mühendislik fakültesi mi?!"
Ağzımdan kaçan cümleye engel olamamıştım .Herkesin gözü bana dönmüştü.Yanlış fakülteye gelmiştim.Ah ,Helya aklın neredeydi senin ? Fakülteye girerken başımı kaldırıp fakültenin üzerine asılı tabelayı okusaydım böyle olmayacaktı .
-Evet bir sorun mu var kızım? "
Önümdeki çantayı koluma takıp yavaştan ayağı kalktım. Sanırım bazı kişiler yanlış fakülteye geldiğimi anlamıştı.Aralarında geçen bariz konuşmalarını duyabiliyordum.
- Kusura bakmayın hocam ben yanlış fakülteye gelmişim. " Dedim utanç içinde.Bazı kişilerin kıkırtısını duyunca daha da utanmıştım.Sıcaktan patlamak üzereydim ve burdan kaçıp gitmek istiyordum.
-Peki sen hangi fakültedesin ?"
-Ilahiyat fakültesi hocam."
Kaşları çatılan hocaya anlam verememiştim.
-Tamam çıkabilirsin ."Lafını duyduktan sonra nasıl çıktığımı anlamadan koşar adımlarla çıkmıştım.
.
Nihayetinde kendi fakülteme girmiştim.Fazlasıyla geç kalmıştım ama bunu umursamadan girip derse katılmıştım. Üniversite rahat bir ortam diyorlardı.Bunu kafaya takmamam gerek.Ben girdiğimde tanışma faslını bitirip derse geçtikleri için kendimi tanıtamamıştım.Omuz silkip derse odaklanmaya çalıştım fakat nafile.Arap hocanın dudağından dökülen hiçbir kelimeyi anlamıyordum.Etrafımı inceledim anlayan var mı diye. Gördüğüm kadarıyla çoğu kişi benim gibiydi.Ama aralarında bazıları anlıyor gibi duruyordu. Zamanla dedim içimden.Bir anda arapça öğrenemezdim zaten.Ki anadolu çıkışlı olmam pek avantajlı olmasa da bunu atlatabilirdim.Kendime güvenim sonsuzdu şüphesiz. Yapardım.
Molaya girmiştik.Bende kafeye inip kahve içiyordum şu an. Etrafımı izliyordum birazda.Buraları tanımaya çalışıyordum.Neredeyse beş yılımı burada geçirecektim artık. Ailemden ayrılacak olmam kötü olsada kendi ayaklarım üzerinde durma vaktim gelmişti anlaşılan. Üniversite böyle bir şeydi. Yavaş yavaş kendimi tanımaya başlayacaktım.Kendimi pek çözmüş değilim ama bu vesileyle çözerdim herhalde .
'İnşallah bu beş yılı sorunsuz geçiririm 'Diye geçirdim içimden. Ardından aklıma gelen düşünceyle telefona ilişti gözüm. Aldım ve bu sabah kaydettiğim numarayı aradım. Umarım bir oyun yoktur altında. Ablamın anlattığı kadarıyla çoğu erkek öğrenci kızları avlayabilmek için bu yöntemi kullanıyormuş.Ev arkadaşı arıyoruz yalanıyla kızları rahatsız ediyorlarmış.Öyle bir şey olsada polis bir eniştem vardı çok şükür. Ailem duymadan da halledebileceğim meselelerim olsa bile rahattım o açıdan.
-Alo ?" Dedi karşı taraftan gelen ince bir ses .Nefesimi üfleyip konuştum.
-Selamun Aleykum." Bir müddet cevap gelmeyince şaşırdım. Allah ın selamını almak bu kadar zor muydu?
-Evet siz kimsiniz ?" Yüz ifadem aynen bu şekildeydi😨
Ne günlerdeydik Ya Rabbi .Selamını bile almayan bir toplumda yaşıyorduk.Neyse , dedim içimden. Belki düşündüğüm gibi biri değildir. Hemen önyargılı davranmamalıydım.
-Ben ev arkadaşı ilanınızı görmüştüm. Onun için aradım."
Arkadan gelen ses yüzünden sesimi duymamıştır diye tekrar edecektim ki konuştu.
-Tamam bugün... adresine uğrayabilir misin? " Orayı pek bilmesem de ,
-Tamam , iyi günler. "Dedim. Bulurdum bir şekilde .
Telefonu koyu yeşil çantama koymadan önce verilen adresi navigasyona yazdım. Yirmi dakikalık bir mesafe gözüküyordu.Ardından çantama koyduğum telefonumla birlikte ayağa kalktım.Plastik kahve bardağını yanımda duran çöp kovasına attım.Geri kalan iki derse girmeme kararı aldım. Önce şu ev işini halletmeliydim ardından üç saatlik kendi ev yolculuğum vardı. Akşama kalmak istemediğim için derse girmeyecektim.
Verilen adrese yakın bir yerde indiren otobüse binip uzun mesafeyi çekmiştim bu sıcak havada. Otobüs tıka basa doluydu şansıma.Yüzümdeki şal sıcaktan yüzüme daha fazla yapışmıştı.Ayakta geçen yolculuğumun sonuna gelip otobüsten indim.Beş dakika yürümeniz gerekiyor demişti şoför. Elimdeki navigasyonla birlikte gideceğim yeri arıyordum. Birbirine çok yakın olan dönemeçler kafamı karıştırsada şükür bulunmam gereken konuma gelmiştim.
Geldiğim yer siteydi.Adreste yazan siteye girecektim ki önünde duran bekçi sorgu dolu bakışlarla bana bakmaya başlayınca ne diyeceğimi bilemedim.Önümdeki kapıya şifreyi yazıp girmem gerekiyordu sanırım fakat ben şifreyi bilmiyordum.Ve bana ciddiyetle bakan bekçinin bakışları altında utana sıkıla tekrardan aynı numarayı aradım.
-Ben geldim fakat kapıdayım yani şifre yazmam gerekiyor ."
-Sen ?" La havle dedim içimden. Sonra neden sinirleniyordum ki? Belliki kızı tek arayan ben değildim.
-Ev için bir saat önce aramıştım. " Onaylayan mırıltılardan sonra telefonu Osman abi dediği bekçiye vermemi söyledi.Hemen şifreyi vermesini beklemiyordum tabi ama ağrıma gitmedi değil.
Osman abi anladım kızım dedikten sonra kapıyı kendisi açmıştı. Telefonumu geri alıp tuniğimin cep kısmına yerleştirdim. Ardından siteye giriş yaptım. Hoş ve bol yeşillikli bir siteydi.Okula çok uzakta değildi.Otobüs indir bindir yaptığı için yirmi dakikalık yol bir saate dönsede sorun değildi.
Adresi tekrardan kontrol edip girmem gereken binaya giriş yaptım.Üçüncü kata gelince asansörden indim ve on iki yazan numaraya ilerledim.
Besmele çekip parmaklarımı zile değdirdim.Çok geçmeden kapı açılmıştı.Karşımdaki kız beni görünce şaşırdı. Sanırım tasvir ettiği kişi ben değildim.
-Merhaba ." Dedim konuşmayı başlatmak için.
-Merhaba ." Diyince şaşkınlığının geçtiğini anladım.Yurtlarda boş yer olsaydı ev aramama hiç gerek kalmayacaktı lakin nasip ışte. Ötesi yoktu.
-Buyrun içerde konuşalım. " Sporlarımı çıkarıp içeri girdim.
Eliyle gösterdiği oturma odasına girerken evinin çok hoş olduğunu gördüm. Oturma odasına geçiş yapıp oturacağım sırada içeride bir kız daha vardı. Başımla selam verip odanın ortasında bekledim.Hemen oturmak olmazdı öyle.
-Otursana."Onayını aldıktan sonra tekli bir koltuğa oturdum.
-İlayda bize kahve yapar mısın? "
İlayda dediği kız onayladıktan sonra mutfağa gitmek için ayaklandı.Bense bana soracağı soruları beklemeye başladım.
-Adın ne ?"
-Helya ."
-Değişik bir isim anlamı ne demek? "Diye bir soru yöneltti bu sefer .
-Güneş anlamına geliyor ." Babam koymuş ismimi. Beni heyecanla beklerlerken doğduktan iki saniye sonra güneş doğmuş ve pencereden sızan güneş yüzümü aydınlatmış.Babamda ismim konusunda köken olarak farsçayı seçmiş. Farklı dillere ayrı bir sempatisi olan bir babam vardı. Dalıp gitmişken sorulan soruyla kendime geldim. Lakin soruyu duyamamıştım.
-Efendim?"Dedim duymadığımı dile getirerek.
-Aslında beni arayan ikinci kişisin hemen bugün yerleşsen olur mu ?" Şaşmıştım .Ben beni kapıdaki şaşkınlığından itibaren nasıl nazikçe kovabileceğini aklımca hesap etmişken kurduğu cümleyle afalladım.
Önyargılı olmamam gerektiğini bir kez daha anlamıştım.
-Peki .Fiyat konusu-"
-Fiyat konusu falan olmayacak. Burası benim evim yani kira falan ödemiyorum."
-Hayır ben bunu kabul edemem."
O sırada içeri üç fincan kahveyle giren İlayda'ya döndü bakışlarım.Kahveyi önümüzdeki sehpaya koyup bize döndü.
-Bak kira yok eğer için rahat edecekse ben yemek yapmayı bilmiyorum. O zaman arada bir yemek yaparak kira vermiş sayarım seni.Uyar mı?" Hala şaşkındım. Öncelikle beni hemen kabul etmesine şaşırmışken şimdi de kira vermemi istemiyordu. Tereddüte düşmüştüm.Zarar veren bir tipe de benzemiyordu.Önüme konulan kahveye teşekkür ettim nezaketen beklenti dolu gözlerle bana bakan hala adını öğrenemediğim ev sahibine baktım.
-Ben aileme de danışmalıyım."
-Tamam o zaman en geç yarın taşınırsın ." Bu kadar ısrarcı olmasını anlamamıştım.
-Ay Gülsu kızı korkutup kaçıracaksın." Ortada dönen şeyi anlayamamıştım.Neden korkup kaçmam gerekiyordu? Bir sebebi olmalı diye düşündüm.
-Bilmediğim bir şey mi var ?"Diye sordum. Gülsu üzgünce kafasını eğdi.
-Ben tek başıma bir evde kalamıyorum."Şimdi anlamıştım alelacele tavırlarını.Ona hak verdim.Bende şu ana kadar tek başıma bir evde yaşamamıştım ve düşüncesi bile iyi gözükmüyordu.Korku filmi izledikten sonra zorla ablamın yanında yatma çabalarımı göz önünde bulundurunca Gülsu'ya hak verdim.Fakat kafama takılan bir soru vardı.
-Siz birlikte yaşamıyor musunuz?"Dedim merakıma yenik düşerek.
-Hayır.İlayda ikiziyle üst katımızda yaşıyor ."Anlıyorum dercesine kafa sallayıp konuşmama devam ettim.
-Iı o zaman ben ailemle konuştuktan sonra seni arasam sorun olmaz umarım."Şimdi biraz daha rahattım.Iyiki sebebini söylemişti çünkü aklıma olur olmadık senaryolar gelebilirdi.Saate baktım. Gitme vaktim geldiği için yerimden kalktım. Ayaklandığımı gören İlayda konuştu.
-Kahveni içseydin."
-Üç otobüs değiştirerek gelip gidiyorum ve akşama kalmak istemiyorum. " Ardından Gülsu atladı söze.
-Haber bekliyorum senden."
Ilayda ve Gülsu'ya içim çok ısınmıştı.Tebessüm eşliğinde başımı salladım ve dış kapıya onlarla birlikte ilerledim.
.
Üç saat geçen eziyetin ardından eve gelir gelmez annemin sorularına kısa cevaplar vererek kendimi duşa atmıştım.Ardından akşam yemeğinde detaylarıyla birlikte olan şeyleri anne ve babama anlattım.Gülsu ile yaşamama izin vermişlerdi. Mutluydum , Elhamdülillah.
Yorgun vücudumu yatağıma bıraktıktan sonra başka bir boyuta daldığımı hissettim.

Hikayeme hayat verdiğiniz için teşekkürler.

KALBİN NEFESİ Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin