23. GÜLSU

258 5 20
                                    

Herkese Merhabalar ....
Bekleyişinize değecek bir bölüm olduğuna emin olabilirsiniz.Iyi Okumalar...🌸🌸🌸

Bu bölümü bana desteğini hissettiren güzel okuyucum guzelkemanci 'ya ithaf ediyorum...


.......

Sabah uyanırken dünkü gerginlik tekrar üzerime yapışmıştı. Yine erken bir vakitte kalktım. Amacım güzel bir kahvaltı hazırlamaktı. Gülsu ile gerçekleştirmeyi düşündüğüm konuşmanın ayrıntılarını kafamda tartıp biçmiştim. Umarım bana hak verirdi. Çünkü onunla belli bir zamana kadar aynı evin içinde yaşadık ve belli bir hukukumuz olmuştu. Onun kalkmasına yakın sofrayı acele etmeden yavaş bir şekilde hazırlamaya başladım. Patates ve sosiste kızartmıştım. Gülsu severdi...
Bardakları masaya koymaktayken kapı açılma sesi gelmişti. Kafamı sağa doğru uzatınca uykulu bir şekilde odasından çıkıp lavaboya ilerlediğini gördüm.
Çayı da bardağa dökünce her şey tamamdı. Şimdi onu beklemeye başladım. Ve kapıdan çıktığını gördüm. Odasına gitmek üzereyken hızla yanına gittim.

-Gülsu..."

Hafifçe kafasını bana çevirdi. Gözleriyle kalbimi acıttı. Bana bakışı ve gözlerindeki şişlik dudaklarımı titretti. O ,çok kötü gözüküyordu. Vakit kaybetmeden elini tuttum. Geri çekmedi ancak hissiz bakışlarına alışık değildim. Onunla birlikte bende acı çekiyordum.

-Konuşalım." Sesim titremişti.Beklentiyle yüzüne baktım. Bir şey demeden elimi bırakıp mutfağa ilerledi. Kafamı iki yana sallayıp gözümden damlayan yaşı sildim hızlıca .Arkasından gittim. Sessizdi. O çok neşeli kız gitmiş bomboş gözlerle bakan kız gelmişti. Bunun suçlusu bendim. Kendimi ağır bir yükün altında hissediyordum. Bunu taşımak çok zordu. Karşısındaki sandalyeye oturdum. Çayını önüne doğru uzattım. Gözleri boşluğa takılmış öylece duruyordu. Sofraya kısaca bakış attığını gördüm göz ucuyla. Yemeyecek gibi durunca patatesi ve sosisi önüne doğru ittim.
-Neden?"

Tek kelime çıktı dudaklarından. Kırgın ve merak dolu bir sesle.
Evet bir yerden başlamalıydım.

-Sana anlatıcam .Her şeyi en başından."
Bir cevap vermedi. Veya suskunluğu bir cevaptı.
-Babamı hastaneye yatırdıkları günü hatırlıyor musun?"Yine tepki olmayınca derin bir nefes alıp anlatmaya devam ettim.
-O gün babam benimle konuşmak istemişti. Sende gelmiştin biliyorsun zaten. O gün babamın hastaneye yatırılma sebebi amcamdı. Sana amcamı anlatmıştım. Bizden nefret ediyor ve bize zarar vermeye teşebbüs dahi etti. Bir keresinde biz küçüktük. Ben on altı, ablamda yirmi yaşındaydı. Babam ,ben ve annem pazara gitmiştik. Ben onlarla pazara gitmeyi çok seviyordum."
Ufak bir tebessüm yer edindi dudaklarımda. Ailemle olan güzel anılarım düşmüştü aklıma.

-Pazara gidip geri döndük ama bir yerde yangın vardı. Yaklaştıkça bizim evin yandığını gördük. Ablam içerideydi. O bizimle gelmemişti. Evimiz gözlerimizin önünde yanıyordu. Herkes seferber olup yardıma koşmuştu. O gün çok kötü bir gündü ama çok şükür ablam kurtulmuştu. Ama o yangının sebebi amcam denen zalimmiş."

Sesim sinirden titremişti.
-Geçen ay annemin karşısına çıktı. Artık bu son raddeydi. Hala anneme saplantılı. Çünkü annemi aynı zamanda o da seviyormuş ama annem ,babamı seviyormuş. Babam ve annem amcamdan kaçarak evlendi. Neden çünkü o adam yüzünden. Henüz annem ve babam evlenmeden önce ,annemi kaçıracağını söylüyormuş. Babamda buna fırsat vermemek için annemi alıp kaçmışlar. Dedem bile araya girmemiş. Bazen çok sinirleniyorum neden dedem bir şey yapmamış ama babam ,dedemin amcamdan çekindiğini söyledi. "

KALBİN NEFESİ Where stories live. Discover now