8-Aferin

110 12 3
                                    

Bir kapıyı şifre girerek açtı ve içeri girdik. İçeride bizi bekleyen birkaç kişi varmış gibiydi. Ajan C olduğunu tahmin ettiğim kişi yaklaştı.

"Merhaba Eunkyung. Ben Ajan C." Diyip elini uzattı ona karşılık verdim. "Eunkyung biraz zor zaman geçirdin ama artık her şey değişecek. Güvendesin." Dedi ve gülümsedi.

Bende küçük bir tebessüm ettim ve etrafa bakmaya devam ettim. Bu sırada Ajan C konuşmaya devam etti.

"Bayan Kim, aklınızda dönüp dolaşan birçok soru olmalı. Lütfen çekinmeyin bunun için buradayım."

"Neden beni buraya getirdiniz ve kimliğinizi açığa çıkardınız?" Dedim gözlerimi etraftan çekmeden.

"Çünkü kyung sen seçildin." Dedi Ajan J. Bu sefer göz temasını onunla kurdum. "Ne demek bu? Ne için seçildim ben?"

"Bayan Kim, birliğimiz paranormal olaylar yaşayan kişileri korumak için var. Biz bu kişilerin arasından zeki, çevik, elverişli ve yetenekli olanlarını seçip onları eğitiyoruz."

"Pekala hiç öyle olduğumu düşünmüyorum ama neyse." Diyip elimi salladım havada ve devam ettim, "peki ne için eğitiyorsunuz?"

"Ajan olmak için Bayan Kim." Dedi net bir şekilde ve şekerimin düştüğünü falan zannettim bir an.

Tabii bayılmam bunu kanıtlamış olsa gerek.

|2 gün sonra|

Bu sabah normal insanlar gibi  normal bir sabaha değil yeni hayatıma uyanıyordum.

Her şey çok hızlı olmuştu.

İlk önce zamanı eski haline döndürüp ardından akıl sağlığım iyi olmadığı için önce psikoloğumu öldürüp sonra kendimi öldürdüğüm haberini ortaya atmışlardı.

Eski Eunkyung yoktu, ölmüştü o.

Arkadaşlarım elbette üzülmüştü. Gizlice cenaze törenimi izlemiştim. Hemen olsun bitsin dermiş gibi erkenden cenazeyi yapmışlardı.

Hana çökmüştü, Chinmae de Eunji kadar beni tanımasa da kötü gözüküyordu. Jane ise o gün ameliyatı olduğu için gelememişti. Ailem daha beterdi...

Düşüncelerimi silip yataktan ayağa kalktım. Gerindim ve banyoma gidip elimi yüzümü yıkadım.

Saçlarımı örüp yüzüme BB krem sürdüm. Odaya geri dönüp dolabı açtım. Siyah tayt ve üzerime iyice yapışan kısa kollu bir tişört aldım.

Pijamalarımı çıkarıp iç çamaşırlarımı değiştirip kıyafetleri giydim. Yeni kol saatimi koluma taktım.

Blutoothlu kulaklığımı kulağıma taktım.
Bu aramızda haberleşmemiz içindi.

Spor ayakkabılarımı giydikten sonra odadan çıktım. Beni kapıda bekleyen görevliler ve  Ajan J ile eğitim göreceğim yere ilerledik.

|2 saat|

Eğitimin ilk yarısı tamamlanmıştı. Bu kısımda daha çok zihinsel şeyler üzerine bir eğitim gördüm.

Nasıl daha hızlı hareket eder, daha hızlı karar veririm gibi. Kararlı, mantıklı ve hızlı hareket etmeliydim.

Yarım saatlik aramı Ajan J 45 dakikaya çıkarttı. Sanırım başımın ağrısını sezmişti veya ilk eğitime başladığında o da böyle hissetmişti.

Kendini görmüştü bende belki de...

Bu 45 dakika arada çimenlerin üzerine yattım ve gözlerimi yumdum. Meditasyon yaparmış gibi bir şey düşünmemeye ve kafamı boşaltmaya çalıştım.

Beynimi dinlendirmem gerekti.

Bu sırada yanıma gelen ayak sesleri ile gözlerimi açtım ve yavaşça kafamı kaldırdım.

"Yat lütfen." Dedi ve yanıma uzandı.

Ajan J tanıştığımız güne göre değişmişti. Bana daha çok ilgiyle yaklaşıyor, rahatımla çok ilgileniyordu. Babam gibiydi.

Aynı zamanda zihinsel eğitimimde öğretmenim olacaktı.

"Neden yanıma geldin?"

"Yalnız gözüküyordun ve canım sıkıldı sanırım." Dediğinde merakla başımı yana çevirdim.

"Yapacak işin yok mu? Yani... sadece benim öğretme-

"Sadece senin öğretmeninim ve şuan paranormal olaylar yok. Bir olay olmadığında ya birilerini eğitiriz ya da boşuzdur." Dedi sözümü keserek ve o da bana döndü.

"Kendini geliştir o zaman." Dediğimde kaşlarını çattı.

"Yanında olmam bu kadar rahatsız ettirdiyse gidebilirim." Dedi ve ayağa kalkacakken bileğinden hızlıca tuttum.

"Yanlış anladın. Kalabilirsin." Dediğimde bana sırıtarak bakınca hemen elimi çektim.

"Çok ısrar ettin diye." Dedikten sonra göz kırptı.

Bu bana hiç var olmayan Shin'i hatırlatmıştı.

|1 saat sonra|

"Daha dikkatli ol bunları kullanırken. İleriyi nişan alıcaksın ve mavi düğmeye bastığında onu bir kutunun içine hapsedeceksin Ajan L." Dedi yeni hocam.

Adı Ajan S'di ve çok güzel yabancı bir kadındı.

Kafamı salladım ve dediği gibi yaptım. Önümüzde duran hedef, yani kısmen gaz ve dumanlar, kutunun içine hapsoldu. Ardından onun öğrettiği gibi kutuyu yine elimdeki aletle mor düğmeye basarak yok ettim.

"Aferin Ajan L. İlkinden %60 daha iyiydi. Senden daha hızlısını istiyorum."

Aynı şeyi tekrar tekrar hızımı arttırarak yaptım. Son hedefte kurulmuş oyuncak gibiydim.

Hızlı ve kararlı...

toujours -lee jongsuk✔Where stories live. Discover now