Positive Morning

509 26 2
                                    

Wattpad'e burdan taslak olarak her aldığımda hikayeyi sildiği için bol teşekkür ediyorum.(!) Yorum ve votelarınızı esirgemeyin❤️

Sabah uyandığımda fazla enerjiktim. Kızlara da bu enerjimi geçirmek için elimden geleni yapmıştım ama pek işe yaramamıştı ve bir yığın homurdanma yemiştim. Ben de erken uyanmayı sevdiğini bildiğim kişinin odasına gittim, yani sevgilimin. Kapısını tıklarken ağırlığımı bir ayağımdan diğer ayağıma veriyordum. Kapıyı açtığında gülümsedim.

"Günaydın!" Benim gibi enerjik duruyordu, gerçi o zaten geç kalktıysa bu işte genelde bir terslik oluyordu.

"İnanamıyorum dünya tersine falan mı döndü de benle aynı anda kalktın sen? Günaydın." Gülmüştü ve saçlarını el yordamıyla toplarken odaya geçmem için kapıyı açmıştı bana.

"Sanırım konseri düşünmekten sabahına bu kadar enerjik kalktım. Harika olacak, iyi ki böyle bir şeyi düşünmüşsün!" Hala cıvıldıyordum ve enerjim çoktan ona geçmişti.

"Hımm, yani enerjinin tek sebebi bugün seni konsere götürmem mi?" Bana mutluluğumun sebebini bilircesine baktı ve sırıttı.

"Tabii, başka hiçbir şey yok ya." Ses tonumu değiştirerek normalmiş gibi konuşmaya çalıştığımda gülüşümü tutamadım. "Bir ay oldu, inanabiliyor musun?" Ben gülerken o da gülüyordu. Önümdeki saçları geriye doğru ittirdi ve bana baktı gülümseyerek. "İyi ki hayatımda bu konumdasın artık. Yani her zaman olmanı istediğim konumda." Dudaklarını alnıma bastırdığında ben de kollarımı onun boynuna doladım. Birlikte enerjik, mutlu ve güzel bir sarılma paylaştık. Bunu bölen de otel odasının kapısının çalınması oldu.

"Kahvaltı mı?" Meraklı bir şekilde bakmıştım. Harry kapıyı çok aralamadı ama biriyle kısaca konuştu. Elinde bir buket gül ile döndüğünde yüzümde bir gülümseme oluştu. "Sabah seni bunlarla uyandırmayı düşünüyordum ama onlar sana gelemeden sen onlara geldin. Sanırım romantiklik sınırlarını dün gece fazla zorladık." Alt dudağımı ısırdım sevinçten. Güle bayılırdım, en sevdiğim çiçekti ve bunlar harika duruyordu. Harry önüme gelip buketi ellerime tutuşturduğunda kokladım ve kokusuna da içim ayrı gitti. "Ama bunlar fazla güzeller." Dudak büktüm ve gülleri bir daha kokladım.

"Beğendin mi?" Harry meraklı bir şekilde o kadar tatlı bakıyordu ki. Demeti yatağın üstüne bıraktım ve tek hamleyle onu ensesinden tutup dudaklarından öptüm.

"Sence?" Başımı yana eğip konuştum kısa öpücüğümün ardından. Az önce yaptığım fazla hoşuna gitmiş gibiydi. Ellerini belime doladı ve çapkınca sırıttı.

"Sanırım en kolay bu hallerine alışıyorum. Çünkü fazla seviyorum." Dudaklarını hizama indirdi ve yanağımı suluca öptü. Gözlerime birkaç saniye baktı, sanki bir şey söyleyecekti ama sonra vazgeçti.

"Kahvaltı ettin mi? Az önce kahvaltıyı sorarken bile sesinden açlık akıyordu." "Hayır, çok açım." Dudak büküp sızlandığımda güldü ve ellerini karnıma götürdü. "O zaman hemen senin şu kara delik olan mideni dolduralım." Dediği şeye gözlerimi devirdim. Ne var yani, alt tarafı bazen Niall kadar yiyorum o kadar.

Birlikte otelin balkonunda manzaraya karşı mükemmel bir kahvaltı ettik. Otelin yemekleri gerçekten harikaydı. Her seferinde tıka basa doyurmuştum karnımı geldiğimizden beri. Harry önündeki çikolataya çileği batırırken gülümsedi ve dudaklarıma uzattı. "Umutsuz derecede romantiksin." Kıkırdadım ve dudaklarımı aralayıp uzattığı çileği ısırdım. Dudaklarıma bakarken dudaklarını yaladı ve çileğin diğer kısmını da dudaklarına götürüp kendisi yedi. Ona gülümsedim ve peçeteye uzanıp dudağının kenarını sildim.

Friendship And Love (Harry Styles Fanfiction)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin