Baby Lux

7.4K 297 58
                                    

Selam, yine ben! İlginiz için çok teşekkür ederiim! 'Hikayeme ilgi var mı?' diye kendime sormaktan gerçekten çok yoruldum. Hepinizi çok seviyorum! Size iyi okumalar güzellikler!

~~~~

~ 5. Bölüm ~

"Ben acıktım ya. Bir şeyler yesek mi?" dedi, Harry bir restorantın önünden geçtikten hemen sonra. "Ya ben daha dün Gemma ile McDonalds yedim. Evde yemeyi düşünüyor-" "Tamam o zaman bana sür. Yemek yaparım." Onu başımla onayladığımda ukala ve pis bir şekilde sırıttığını biliyordum. Gerçekten güzel yemek yapıyordu ve bununla övünüyordu da. Harry'nin evine yaklaşmıştık fakat çok trafik olduğu için en az yarım saate eve ulaşabiliriz gibi gözüküyordu. Sıkıntıyla iç çektim ve radyoyu açtım. The Neighbourhood-Sweater Weather çalıyordu. Bu şarkıyı çok severdim. Sesini açtığım sırada aynı anda "Bu şarkıyı çok severim." dediğimizde sıcak bir şekilde gülümsedim.

Cause it's too cold, for you here and now so let me hold both your hands in the holes of my sweater.

Şarkıya eşlik etmeye başladığımda o da başlamıştı. Bir süre sonra bağırarak şarkıyı söylemeye başlamıştık. Aslına bakarsanız şarkının sözlerine göre bunu yapmamız fazlasıyla garipti. Şarkı bittiğinde bana baktı ve gülümsedi. Ben de ona baktım ve önüme geri döndüm. O sırada cebimdeki telefonum titredi. Gemma arıyordu.

"Hey, siz ikiniz bu soğukta sahilde ne yapıyorsunuz!" diye cığırdığında telefonu kulağımdan uzaklaştırdım. Harry Gemma olduğunu hemen anlamıştı.

"Biraz konuştuk işte. Sen nerdesin şimdi?" dedim, normal bir ses tonuyla.

"Lou ile birlikteyiz. Biraz daha kalsaydınız onu da görebilirdiniz. Lux da bizimle birlikte. Siz nerdesiniz?"

"Ahh! Luxy Pooo! Biz mi? Harry'e geçiyorduk." Gemma pis bir şekilde güldüğünde yine onu boğazlamak istediğimi düşündüm. Telefondan bana fısıldadı: "Bir de ona aşık değilim dersin." "Hey! Hiç komik değil!" diye cığırdığımda Harry neye tepki verdiğimi anlamaya çalışıyordu. Ona kafamla yok bir şey dediğim sırada nihayet trafikten çıkabilmiş ve eve yaklaşmıştık. "Siz de gelsenize. Harry de Lux'ı özlemiştir." Harry heyecanla başını salladığında ona kısa bir bakış attım ve kıkırdadım. "Tamam ama biz gelene kadar söyle o marul kafaya yemekleri hazırlasın. Yoksa mutfağına girer ve her yeri mahvederim. Şanslı ki trafik var." dediğinde gülmemek için kendimi zor tuttum ve telefonu kapattım. Arabayı garaja park ettik ve arabadan çıktık. Eve girdiğimizde gerçekten de üşüdüğümü fark ettim. Montlarımızı çıkartırken Harry öksürdü. Kaşlarımı çatarak ona baktım.

"İç şu ilacını. Mutfaktayım ben.". Gözlerini devirerek üst kata çıktı. Odasına çıkıyordu herhalde. Mutfağa girdim ve direkt buz dolabına yöneldim. Buzlukta bir tavuk vardı. Onu yapabilirdik. Yanına da salata iyi giderdi. Ve belki biraz da makarna. Harry için bir bardağa su koydum. Suyu koyduğumda o da aşağı inmişti elinde hapları ile. Hapı ağzına attı ve ona uzattığım suyu tek dikişte bitirdi.

"Eee ne yapıyoruz? Sen belirle ben yapacağım." "Imm buzlukta bir tavuk vardı. Onu çıkardım. Mikrodalgaya koydum. Buzu çözülsün gerisini sana bırakıyorum. Salatayı birlikte yaparız. Bende makarna ile ilgilenirim?" "Mutfağımı ne kadar çabuk karıştırmışsın öyle?" dediğinde güldüm ve boynuma doladığı bandanasını çıkartıp başıma bağladım. Önümdeki tüm saçları alabilmiştim bu şekilde. O da odasına çıktığında başına bandana bağlamış. Bu çocuğun gerçekten de bandanalar ve saçlarıyla sorunu var. Bana sorarsanız saçları ile çok uğraşıyor. Saçlarını bir kere sallasa bile gerçekten de çok şirin oluyor. Yalan söylemek istemiyorum. Gördüğüm en şirin varlık oluyor. Agh. Başımı iki yana sallayıp düşüncelerimden kurtuldum ve makarnalarını koyduğu yerden bir paket çubuk makarna çıkardım. Harry çoktan tavuğu poşede koyup kenarları için havuç ve patatesleri çıkarmıştı bile. Musluktan termosa makarnaya yetecek kadar su koydum. Su ısınırken makarna için tencere çıkartmaya çalıştım. Ama sadece çalıştım. Boyum yetmiyordu. Arkamda bir beden hissettiğimde irkildim ve bir an da arkamı döndüm.

Friendship And Love (Harry Styles Fanfiction)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin