Vine Love

14.1K 254 15
                                    

Lanet olası alarm...

Tamam,tamam. Biliyorum tur toplantısı için erken kalkmam gerek ama 5 dakika daha uyusam ne olur ?!

Düşünceme yenik düştüm ve yataktan kalktım.

Ben Ashley Anderson. Vine fenomeni,yaklaşık 1 yıldır. Tur dediğim şey ise "Viner's Coming" adlı bir dünya turu. En iyi Viner'lar toplanır ve çektiğimiz Vine'lara göre tur'a dahil oluruz.

Hemen bir kot şort ve üstüne beyaz bir t-shirt giydim. T-shirt beyaz olmasına karşın üstünde 'Do It For The Vine !' yazıyordu. Saçlarımın uçlarına maşa yaptım. Göz kalemi çektim,parlatıcı sürdüm. Siyah Vans giydim ve çantamı alıp evden çıktım. Hemen taksi çevirdim.

"Nereye gidiyoruz bayan ?"

Adresi hatırladım ve unutmadan söylemeye çalıştım.

"Los Angeles Bulvarı,Bowner Stüdyoları."

"Pekala."

Yol boyunca konuşmamak istedim aslında. Taksici buna engel oldu.

"Siz... Ashley Anderson değil misiniz?"

Beni tanımasına sevinmiştim.

"Evet."

"Benim kızım sizi ve Magcon'ları çok seviyor. Nash Grier,Cameron Dallas ya da Matthew Espinosa'yı tanıyor musunuz ?"

"Evet..."

Evet,çocuklar. Onları tanıyorum,hepsiyle gerçekten iyi anlaşırım. Tabi ki Nash Grier dışında.

"Geldik."

Taksiciye parasını verdim. Hemen taksiden indim ve yürümeye başladım.

"Ashley !"

Kafamı çevirip arkaya baktığımda bunun Sofia Olivera olduğunu gördüm. Yakın arkadaşız tıpkı Nash,Cameron ve Matt gibi..

"Sofia,ben de seni arayacaktım."

"Hey,hey,hey ! Konuyu değiştirme Ash ! Geçen aydan kalan bir Vine iddiamız var."

"Ama Sofia-"

"Bugün 6 haziran. Bu demek oluyor ki son gün."

"Pekala."

"Şimdi değil yaklaşık 10 dakika sonra. Çünkü Andrew gelecek."

Arkadaşlar Andrew Bachelor - KingBach biliyorsunuzdur. Hatta Nash ile Vine çekiyorlar...

"Tanrım ! King'e rezil olmak istemiyorum."

"Neden ona 'King' diyorsun ki ?"

"O benim abim gibi. Bu aramızda kullandığımız takma isim."

"Peki,o sana ne diyor ?"

"Ashty."

"Pekala. Ashty (!) birazdan burada olacak. Andrew sebi Vine'a çekerken, ben üstüne atlayacağın kişiyi seçeceğim."

"Ne ?! üstüne atlamak mı ?"

"Evet. SmackCam yapacaksın. Sırtına atla ve eline sıktığın malzemeyi suratına geçir."

"Bu delilik."

"Tanrı aşkına Ash. Kendi Vine'larını nasıl çekiyorsun ? 2 gün önce paylaştığın Vine'da polise yumurta attın."

"Ugh,pekala. Yapacağım."

"Andrew geldi !"

Andrew koşarak yanımıza geldi.

"Pekala. Ashty şu işi yapalım."

"Sofia... Seç, Andrew sen benim telefonumdan çek, Sofia bir de yedeği olsun sende kendi telefonundan çek. Ayrıca kaçarken adamın suratını da çekin."

"Anlaştık."

Andrew telefonumu aldı ve çekmek için ayarlamalar yaptı. Sofia ellerini çırptı ve yanımızdan geçip giden çocuğu gösterdi. Çocuk siyah Vansları,t-shirt'ü,şortu ve kumral saçları ile mükemmeldi.

"Mhm,Ashley..."

"Evet ?"

"Yapma.."

"Dostum yapmam gerek. Biz ciddiye alıyoruz iddiaları biliyorsun. Hatta en çok sen dikkate alırsın."

"Bak Ashley sadece yapma-"

"Üzgünüm King yapmam gerek."

Sofia çantasından krem şanti çıkardı.

"Cidden mi ?"

"Ugh,Ash... Lazım oluyor."

Andrew kahkaha attı. Çocuk gitmeden krem şantiyi elime sıktı. Derin bir nefes aldım ve koşmaya başladım. Sırtına atladım,refleks olarak bacaklarımı tuttu. İşte o an suratına geçirdim. İnsanlar durmuş bizi izliyor,video çekiyor,resim çekiyor ve bağırıyorlardı.

Sırtından atlayıp koşarken belimden yakaladı ve beni kucakladı. Ben çırpınırken gözlerim,gözlerine kaydı. Mas mavi gözleri beni sarhoş etmişti. Yüzünü biraz daha inceledim ve 'Gerizekalı Ashley ! Andrew'u dinlemen gerekirdi.'

"Nash ?!"

Sinirli gibiydi ve bir anda kendimi kollarından aşağı düşerken buldum. Bilin bakalım nereye. Süs havuzuna.

"Nash Grier ! Sen öldün !"

"Ashley Anderson ! Daha bitmedi !"

Nash uzaklaşırken,adım kadar eminim ki bütün videolar Youtube'a yüklenmişti bile hatta Vine'a bile olabilir.

Andrew yanıma geldi. Herkes hala fotoğraf çekiyordu.

"Yapma dedim."

Havuzdan çıktım ve silkelendim.

"Tanrım ! Nash Grier olduğunu söylememiştin..."

"16 yaşındasın,seni yıllardır tanıyorum ve hep uyarıyorum. Bu sefer eğlenmem gerek diye düşündüm."

Kahkaha attı. Elimle ileride ki mağazayı gösterdim.

"Sofia,Andrew gidip kuru bir şeyler almam gerek zaten saçlarım ıslanmadı,sorun olmaz."

"Kızlar siz gidin. Ben toplantı yerine gidip Nash nasıl bakmam gerek."

"Selam söyle."

dedim ve gülmeye başladık. Andrew el salladı ve gitti. Hemen Sofia ve ben mağazaya girdik. Açık pembe bir şort ve t-shirt aldım. Üstümü değiştirdim,parayı ödedim.

"Lanet olsun Sofia. Bok var gittin Nash Grier'ı seçtin."

"Mhm,üzgünüm..."

"Neyse geldik. Nash'le karşılaşmak istemiyorum..."

Vine LoveHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin