Belirsiz Takipçi

Gün Yüzü

Çağla eline aldığı sandıkla Umut'un yanına koştu.
-"Umut çabuk uyan!"
-"Immm"
Çağla Umut'u silkeleyerek uyanmasına yardımcı oldu ve elinde zar zor tuttuğu çamurlu sandığı Umut'un kafasına fırlattı.
-"Sen ne yapıyorsun Umut? Bu sandığın senin evinde ne işi var? Polis alıp götürmemiş miydi onu karakola, sen hangi ara alıp eve getirdin? Ve niye?"
-"Çağla önce bir sakin olur musun anlatacağım geç otur lütfen."
Çağla karşı koltuğa geçip oturmuştu ama Umut anlattıklarıyla Çağla'yı inandırabileceğine hiçte emin değildi.
-"Canım bak anlaması zor biliyorum ama bu sandığı az önce birisi bana getirdi. Kapı çaldı ve açtığımda sandık kapının önündeydi. Bu sandık orada bulduğumuz sandık değil. Onu polisler karakola götürdü zaten. Bu işin altında her kim varsa benimle oyun oynuyor, buna eminim. Neden yapıyor bilmiyorum ama kesinlikle benimle oyun oynuyor."
-"E peki yatağının altındaki kazma ve küreğe ne demeli? Görünce onu bahçeye sen gömdün zannettim doğal olarak."
-"Aşkım ne alakası var bir insanın evinde kazma kürek olamaz mı yani."
-"Bilmiyorum Umut uzun zamandır normal değilsin. Hâla yerine oturmayan şeyler var kafamda. Benden birşeyler saklıyorsun."
-"Sana ne biliyorsam başından beri anlatacağım tamam mı? Bir süre önce beni bilinmeyen bir numara aradı ve bahçenin orada birşey gömdüğünü, bana tahmin etmemi söyledi. Sarı montlu bir adamdı ama yüzünü kapüşonla kapatmıştı göremedim. Aradan biraz zaman sonra kapım çaldı ve açtığımda kapının önünde kazma ve küreği buldum. Korku ve telaşla ne yapacağımı şaşırdım. Alıp yatağımın altına koydum hemen. Bildiklerimin tamamı bu. Sana yemin ederim başka hiçbir şey bilmiyorum aşkım bana inan."
-"Sana inanmıyorum tabikide Umut. Biri sana niye böyle birşey yapsın ki. Ne alaka. Hiçbir anlamı yok."
-"Tamam o zaman benim o günkü telefon kayıtlarımı isteyelim oreratörden, sende görmüş olursun arama kayıtlarını belki bir nebze olsun için rahat eder benim anlattıklarımın üzerine.
-"Peki arama kayıtlarına ulaşınca bana WhatsApptan atarsın fotoğrafını. Benim eve gidip dinlenmem lazım." Deyip çıktı yüzünde sert bir ifadeyle.
Umut hemen vakit kaybetmeden operatör şirketini arayıp o güne dair telefon kayıtlarını mail yoluyla atmalarını istedi müşteri hizmetlerinden. Yarım saate kadar elinize ulaşır yanıtını aldıktan sonra derin bir nefes alıp uzandı koltuğa. Yaklaşık bir saat sonra gelen maille açtı gözlerini. Hızlıca mailin fotoğrafını çekip Çağla'ya gönderecekti ki arama kayıtları arasında gizli numaranın olmadığını fark etti. Yani kayıtlara göre Umut'u o gün gizli numaradan arayan falan olmamıştı. Nasıl yani şaka mı bu deyip bakakaldı Umut.