Belirsiz Takipçi

(4) Sinyal

     Umut ve Çağla hiç vakit kaybetmeden İbrahim'in yanına gitmek için yola koyuldular. Hızlı adımlarla yürüyorlardı. İbrahim'in abarttığını düşünmek istiyorlardı ikisi de. Ama böyle önemli bir sınava girmeyecek kadar başına ne gelmiş olabilirdi ki? 

- Aşkım İbrahim kesin kuruntu yapıyor Hasan'ı biliyoruz umursamaz çocuğun teki. Kesin bir arkadaşında kalmıştır sınav saatine de uyanamamıştır eminim.

- Umarım öyledir aşkım.

    15 dakika yürüme mesafesinin ardından Hasan'ın yurdunun önündeki bankta oturan İbrahim'i gördüler ve oturdular yanına. İbrahim korku içinde bakan gözleriyle karşıladı arkadaşlarını.

-Birkaç gündür gelmiyormuş yurda. Telefonuna da ulaşamıyorum. Çalıyor ama açmıyor. Hiç böyle yapmazdı. Sınava da gelmedi. Ailesini aramaya çekiniyorum, eğer onların da haberi yoksa korkutmak istemem kimseyi ama ters giden bir şeyler var.

-İbo bence ailesinin yanına gitmiştir. Ailesi 2 saatlik uzaklıkta yaşıyor. Belki seninle konuştuktan sonra gitmek istedi söyleme ihtiyacı hissetmedi. Emin olmak için tek yolumuz maalesef ailesini aramak olacak.

-Ben arayamam abi deli misin. Ne diyeceğim insanlara. Oğlunuza ulaşamıyoruz birkaç gündür kimse de görmemiş. Acaba yanınız da mı bir sormak istedik mi diyeceğiz?

-Aklında başka fikir varsa söyle kardeşim benim elimden bu kadarı geliyor.

    Biraz daha düşündükten sonra İbrahim kendisini toparlayıp Hasan'ın babası Ekrem'in numarasını çevirdi.

-Alo.

-Merhaba Ekrem amca, nasılsın?

-İyiyim oğlum sen nasılsın?

-Bende iyiyim teşekkür ederim.

-Oğlum Hasan'ın telefonu mu bozuldu? Arıyoruz birkaç gündür açmıyor. Sınav dönemi genelde böyle yapardı zaten çok konuşamazdık ama biraz telaşlandık açıkçası. Bugün oraya gelmeyi düşünüyorduk bizde.

-Amcacım aslında bende sizi Hasan'ı sormak için aramıştım. Bugün sınavlar başladı biliyorsunuz. Memleketten sabah geldim. Hasan sınava bile girmedi. Yurttan birkaç gün önce ayrılmış kimse görmemiş. Sınıftakiler de bilmiyor nerede olduğunu. Bende yanınızda olabileceğini düşündüm. Aklıma başka bir şey gelmedi.

-Offf Allahım nerede bu çocuk. Tamam yavrum kapat telefonu biz arabaya atlayıp geliyoruz yanına.

    İbrahim daha da korkmaya başladı elleri buz kesti adeta. Üçü birlikte yakınlardaki bir cafeye gidip Ekrem amcalarını beklemeye koyuldular. Kimse konuşmuyordu. Hepsinin kafasında bin bir soru cevabını bulmak için bekliyordu sabırsızlıkla. Yaklaşık üç saat sonra Ekrem ve eşi Mine geldiler. Çok korkmuş ve telaşlı görünüyorlardı. İbrahim'den olayı tekrar anlatmasını istediler ve yapacak bir şeyleri olmadığı için polise gitmekten başka çare göremediler. Hep birlikte en yakındaki karakola gidip kayıp başvurusunda bulundular. Hasan'ın telefonunun çaldığını ama açılmadığını söylediler ve polisler sinyalden telefonun yerinin tespit edilebileceğini söyleyince hepsi birden rahatlayıverdi. 2 saat süren çalışmanın ardından Hasan'ın telefonunun yeri tespit edildi. Herkes bilgisayarın başına geçti ve yazan adrese bakınca Umut adeta şok oldu. Çünkü yazan adres Umut'un ev adresiydi..