Görüldü☽ ☾ -texting-

00.26

  ☽ ☾ 

Uyandığımda saat gece üçtü ve Aleyna'ya çoktan bilmem kaçıncı rüyasına geçmiştir. 

Kutay ile olan o şey sadece bir rüyadan ibaretti. Fakat o kadar gerçekti ki. Kalkıp kapalı olan ışığı kapatmaya gittiğimi bile hissettim. Ona dokunuşunu, göz yaşımı her şeyi hissetmiştim oysa ki.

Ama aslında olan tek şey Aleyna'yı yanağından öpüp uyumamdı, başka hiç bir şey olmamıştı. Şimdi ise yatağın başlığına sırtımı dayamış oturuyordum. 

Bir süre daha öyle kaldıktan sonra tekrardan uyumaya karar verdim. Belki yeniden görürdüm o rüyayı, belki yeniden gerçek olduğunu hissederdim. Kafamı yastığa koyduktan sonra uykunun yoğun baskısıyla gözlerim kapandı.

Uyandığım da Aleyna çoktan kalkmıştı. Islak saçlarından duş aldığı belliydi. Ben yataktan kalkarken o aynanın karşısında saçını tarıyordu.

"Günaydın Aley." dediğimde aynadan bana bakıp gülümseyerek,

"Sana da günaydın bir tanem." dedi ve saçını taramayı bırakıp makyaj çantasına uzandığında ben banyoya giriyordum. Banyoda ki işlerimi hallettikten sonra çıktım. Aleyna ise çoktan hazırlanmıştı ve yatakta oturmuş telefona giriyordu. 

Ben dolaptan giyeceğim şortu ve tişörtü alıp banyoya girdim. Çıktığımda Aleyna ayakta telefonla konuşuyordu.

"Tamam geliyoruz biz." dediğinde bana baktı ve gülümsedi ardından telefona dönerek,

"Tamam biz çıkarken sizi de alırız." dedi ve telefonu kulağından çekip kapattı.  

"Kimdi? Naz mı?" siye sorduğumda başını hayır anlamında salladı.

"Dilem'di, çıkarken bizi de alın diyor." dedi ve oda kartını alıp kapıyı açtı.

Ben de masanın üstünde duran telefonumu aldıktan sonra odadan çıktık. Telefonun ekranı aydınlandığında hızlıca Kutay'ın mesaj atıp atmadığına bakmak için mesajlar bölümüne girdim. Fakat atmamıştı. Elbette atmazdı, rüyaydı sonuçta.

Biz Dilemlerin kapısının önüne geldiğimizde Aleyna'ya kapıya vurmaya başladı. Bir kaç vuruştan sonra kapı açıldığında önde Naz arkada Dilem olmak üzere kapıdan çıktılar.

Naz gülerek, "Günaydın benim acı pamuk şekerlerim." dedi ve Aleyna ile bana sarıldı. 

"Günaydın." dedi Aleyna'da gülümseyerek.

"Günaydın da, Naz pamuk şekerler tatlı olur."

"Umurumda değil Sudeciğim." dedi ve önden yürümeye başladığında Aleyna'da arkasından onu takip etti.

Ben ise Dilem'le, Naz'a göz devirdik ve arkalarından yürümeye başladık.

Aşağı kahvaltıya indiğimizde çoğu kişi yoktu, tabi ki kim erken kalkmak isterdi ki. Antalya gezisinin bitmesine iki gün kalmıştı. Bu gezi de gezmeyecekmişiz sadece otel de kalacak ve denize gidip gelecekmişiz. 

Aşağı yemek yemeye indik. Dört kişilik masa bulduktan sonra telefonlarımızı ve Dilem'i masa da bırakıp yemek almaya gittik. Dilem biz aldıktan sonra almayı tercih etmişti. 

Ben tabağa yiyeceğim şeyleri koyarken Naz ise her şeyi koyuyordu. Aleyna mı? O sadece mısır gevreği yemeği tercih etti. Aleyna gidip masaya oturduğunda Dilem kalkıp yanımıza geldi ve o da bizler gibi tabağına yemek koymaya başladı.